Türkiye'nin tarım ürünleri ihracatına yıllık 5 milyar dolarlık katkı sağlayan Egeli tarım ihracatçıları, Covid-19 salgını sonrasında tarım sektörünün gündeminin sürdürülebilirlik olması konusunda görüş bildirdi. Ekonomi Muhabirleri Derneği İzmir Şubesi (EMD İzmir Şubesi) ve Tarım Gazetecileri ve Yazarları Derneği (TAGYAD) işbirliğiyle "Türkiye'de Tarım ve Gıda İhracatının Geleceği" isimli toplantı düzenlendi. İnternet üzerinden görüntülü olarak gerçekleştirilen toplantıya Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Birol Celep, Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak, Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Başkanı Davut Er, Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği Başkanı Bedri Girit, Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Mustafa Terci, Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Başkanı Cahit Doğan Yağcı ve Ege Tütün İhracatçıları Birliği Başkanı Ömer Celal Umur katıldı. İhracatçı başkanlar Türkiye'nin tarım ve gıda ihracatının artışı için atılması gereken adımları sıraladılar. EİB Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, tarım ve gıda sektörlerinin Türkiye için stratejik sektörler olduğunu, Türkiye'nin potansiyelinin doğru yönetildiği takdirde tarım ve gıda ürünlerinde ithalat rakamlarının gerileyeceğini, Türkiye'nin kendi kendine yettiği gibi tarım ve gıda ürünleri ihracatında daha üst seviyelere çıkabileceğini ifade etti.
YERLİ ÜRETİM VURGUSU
Türk tarım sektörünün 1970'li yıllarda Türkiye'nin GSMH'sından yüzde 30 pay alırken, günümüzde yüzde 5.8 seviyelerine gerilediğini belirten Birol Celep, Covid -19 sonrasında gıda güvenliğinin her zamankinden daha önemli olduğunun gözlemlediğini, bundan sonraki süreçte ithalat yerine, yerli üretim yapmak mecburiyetinin algılandığını kaydetti. Covid-19 sonrasında yeni düzende Türkiye gibi kendi gıdasını kendi üreten ülkelerin hep bir adım önde olacağının altını çizen Hayrettin Uçak görüşlerini şöyle dile getirdi: "Türkiye gibi 12 ay taze meyve sebze üretimi ve servisini yapabilen ülkeler, tarım politikalarını sürdürebilir ve başarıyla yönettiklerinde bir adım önde olacaklar. Bundan 2 yıl önce hemen hemen hiçbir Uzakdoğu ülkesine ihracatımız yokken, Çin'e, Tayvan'a, Güney Kore'ye kiraz için Tayland'a elma için ihraç izinlerini aldık. Hava kargo ağının da gelişmesi ile birlikte bu ülkelere taze meyve ihracatımızı 20 milyon dolara çıkardık. Ülkemiz için en az 200 milyon dolarlık bir potansiyel olduğunu düşünüyorum. Tüm bu gelişmelere bakıldığında Türkiye'nin tarım ve gıda ihracatının geleceğine olumlu bakabiliyoruz. Katma değerli ürün ihracatımızı arttırarak ihracat rakamlarımızı iki katına çıkarabiliriz."