Çin'de başlayıp tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüsünün yayılmaması için ülkemizde bir dizi tedbirler alındı. Hükümetin aldığı tedbirler arasında 65 yaş üzeri ve 20 yaş altı insanların sokaklara çıkması yasaklanırken, restoran, kafe, alışveriş merkezleri de kapatıldı. 40 gündür devam eden önlemlere bir de hafta sonları sokağa çıkma yasağı eklenince, vatandaşlar sağlıkları için evlerinden dışarı çıkamaz hale geldi. Virüs günlerinde sokağın nabzını tutmaya devam eden Egeli SABAH, evinde kalarak kendini izole eden İzmirlilerin sesine kulak verdi. Kimi yaşlı vatandaş torununu olan özlemi dile getirirken kimi sağlık çalışanı da bu zorlu dönemde evladından ayrı kalmanın üzüntüsünü yaşıyor. Bu zor dönemin vatandaşın sağduyusu ile biteceğini dile getiren İzmirliler, "Her şeyin başı sağlık" diyor.
ANNEDEN OĞLUNA MASAL
BOZKAYA Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde Acil Servis Hemşire Sorumlusu Nurcan Doğan, koronavirüs yüzünden eşinden ve oğlundan ayrı bir dönem yaşıyor. Kendisi mesai bitimi Bornova'daki evine giderken, eşi Erkan Doğan ve oğlu Kerem da Kemalpaşa'daki köy evlerinde kalıyor. Sağlık için evleri ayırdıklarını ifade eden Erkan Doğan, "Olağanüstü bir dönemden geçiyoruz. Eşim hastanede çalıştığı için ayrı kalıyoruz. Tabi özlem duyuyoruz ama sağlık her şeyin başında geliyor. Eşim, oğlum Kerem ile telefonla görüşüyor. Ona yatmadan masal okuyor. Ailecek virüsün bitmesini bekliyoruz" diye konuştu.
TORUN HASRETİ BİR BAŞKA
DEVLETIN korona virüs tedbirlerine uyduklarını ve güzel günleri beklediklerini belirten 65 yaşındaki Mustafa Uygun ve eşi Aliye Uygun, "Belki bir aydan fazla oldu. Evimizden dışarı çıkmıyoruz. Devletimiz korona virüsün yayılmaması için tüm tedbirleri aldığını biliyoruz. Biz de üzerimize düşeni yapıyoruz. Ama havalar ısındıkça bu zor oluyor. Sağlık her şeyden önce geldiğinin de farkındayız. En zor olan ise torun sevgisi. Torunumuz Beren'i öpmeyi ona sarılmayı ve onunla dışarıda gezmeyi özledik. Sık sık telefonla görüntülü konuşuyoruz. İnşallah en kısa sürede bu virüs biter ve eski hayatımıza devam ederiz" dedi.
AYRI EVLERDE AYNI ÖZLEM
BORNOVA'DA oturan Hasan Delibaşer, "Ailecek zaman geçirmeyi özledik. Eşim Yeşilyurt Devlet Hastanesi'nde yoğun bakım hemşiresi. Korona virüs salgını başladığından beri neredeyse evleri ayırdık. Zaten 5 yaşındaki oğlumuz anneannesinde kalıyor. Onu korumak için ayrı kalıyoruz. Biz de evimizde sosyal mesafeyi koruyarak yaşıyoruz. Ben de esnaf olduğum için çalışıyorum. Devletimizin koymuş olduğu tedbirleri yerine getiriyoruz. Şu kötü günler geçsin de yine ailece piknik yapalım ve birlikte olalım" dedi.
BU EVDE BOŞ DURMAK YOK
SARNIÇ'TA oturan Pakize-Müminali Gürses çifti de, karantina günlerini torunları İnci, Ece ve Eda ile daha çok vakit harcayarak geçiriyor. Evde kal çağrısında bulunan Pakize Gürses, "Okulların kapalı olmasıyla torunlarla daha çok vakit geçiriyoruz. Kimi zaman kitap okuyor, kimi zaman çiçekleri suluyor kimi zaman da oyunlar oynuyoruz. Virüsün bitmesiyle hep birlikte pikniğe gideceğiz" diyor.
'OKULU ÖZLEDİM'
11 yaşındaki beşinci sınıf öğrencisi Eylül Yüksel, "En çok okulumu, öğretmenlerimi ve tabi ki arkadaşlarımı özledim. Evde bu kadar uzun kalınca okulun kıymetini daha iyi anladım. Okulda arkadaşlarımla vakit geçirmeyi özledim" ifadesini kullandı.