Bursa Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden Kültür A.Ş. bünyesinde faaliyetlerini sürdüren İbrahim Paşa Kültür Merkezi'nde tarih okumaları devam ediyor. Tarihçi yazar Fahrettin Öztürk'ün moderatörlüğünde gerçekleştirilen 'Tarihte Yolculuk' söyleşi programı, Türkiye'nin yakın tarihine ışık tutuyor.
"MUAVENET" OLAYI 26. YILDÖNÜMÜNDE YENİDEN GÜNDEME TAŞINDI
Tarih meraklılarının ilgiyle takip ettiği programda, 1992 yılında NATO tatbikatı sırasında 5 askerimizin şehit düştüğü 'Muavenet' olayı bir kez daha gündeme taşındı. Yakın tarihe damga vuran elim hadisenin 26. yıl dönümünde olayın canlı tanıkları Emekli Deniz Albaylar Meftun Dirman, Fatih Bakkaloğlu, Emekli Deniz Astsubay Başçavuş Recep Kayacı ve Emekli Deniz Astsubay Murat İlkter'in konuşmacı olarak katıldığı programa kahramanlık türküleri renk kattı.
GEMİMİZ, ABD SAVAŞ GEMİSİNDEN ATILAN 2 FÜZE İLE VURULDU
Program moderatörü Fahrettin Öztürk, Amerikan donanmasına ait USS Saratoga uçak gemisinden atılan iki adet sea sparrow füzesiyle vurulan Muavenet muhribinde 5 askerimizin şehit düşmesi ve 13 askerimizin yaralanmasıyla sonuçlanan 'NATO Kararlılık Gösterisi- 92' tatbikatına dair çarpıcı tespitlerde bulundu.
O OLAYLARDAN SONRA NELER OLDU?
1 Ekim 1992'de TCG Muavenet gemisinin vurulmasının ardından 4 Ekim'de Irak'ta Kürt Federe Devleti'nin kurulduğuna dikkat çeken Öztürk, 17 Ocak 1993'te uçağı düşürülerek şehit edilen Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis tarafından Kuzey Irak'ta terör örgütü PKK'ya karşı kapsamlı bir operasyon yürütüldüğünü ve bu operasyona da Amerika'nın karşı çıktığını söyledi.
ÖLÜM FÜZELERİ NASIL ATEŞLENDİ?
Askerliğini TCG Muavenet gemisinde kısa dönem olarak yapan ve 'DM 357 Muavenet' adını verdiği bir de romanı bulunan Öztürk, "Olay anında tatbikatın ilk safhası tamamlanmış, kahverengi ve yeşil kuvvetler olarak iki gruba ayrılmış olan müttefik devletlerin savaş gemileri 'yeni tatbikat sahası olan' Saroz Körfezi'ne intikal ediyorlardı. Bu safhada hiçbir fiili ya da simülatif tatbikat yapılması söz konusu değildi. Bu intikal sırasında ne olduysa oldu ve Amerikan Deniz Kuvvetleri'ne ait uçak gemisinden fırlatılan iki sea sparrow füzesi, TCG Muavenet gemimizi komuta köprüsünden vurdu. Olay sonucu gemi komutanı Yarbay Levent Kudret Güngör de dâhil olmak üzere 5 askerimiz şehit düştü, 13 askerimiz yaralandı" diye konuştu.
"EN AZ BEŞ KİŞİNİN ORTAK KARARI GEREK"
Tatbikat sırasında normal şartlarda herhangi bir geminin, Amerikan Deniz Kuvvetleri'ne ait bir uçak gemisine 20 milden fazla yaklaşmasının mümkün olmadığının altını çizen Öztürk, "USS Saratoga'daki en az 5 personelin ortak kararı ve fiili çalışması ile fırlatılabilecek olan füzelerin ateşlenmesindeki sebep ne olabilir? Olayda kasıt yoksa, geriye tek ihtimal kalıyor. Askerliğini bu gemide yapmış biri olarak bu olay yüreğimde küllenmeye yüz tutmuş gibi görünse de gerçekte o külün altındaki kor ateş hala yüreğimi yakmaktadır" ifadelerini kullandı.
"OLAYIN KAZA OLMA İHTİMALİ YOK"
TCG Muavenet gemisinin komutanı Yarbay Levent Kudret Güngör'ün füze saldırısında şehit düşmesinin ardından komutayı ele alan emekli Albay Meftun Dırman ise, olay anında yaşadıklarını anlattı. Dırman, "İsabet sonrası çıkan yangına hemen müdahale ettik. 10-15 dakika içinde yangını söndürerek, gemideki 300 personeli kurtardık. Bu sırada çıkan yangının gemimizden kaynaklandığını düşünüyorduk. Parçalanmış çelik levhaları görünce, yabancı bir cisim ile vurulduğumuzu anladık. Olaydan birkaç saat sonra iki Amerikan füze uzmanı gelerek gemimizde inceleme yapacaklarını söylediler. Kendilerinin delil karartmak için geldiklerini düşünüyoruz. Olayın kaza olmadığını gösteren birçok veri var" değerlendirmesinde bulundu.
"ABD SUBAYLARININ TOPLAMAK İSTEDİĞİ FÜZE PARÇALARINI VERMEDİK"
Sea sparrow silah sistemleri konusunda uzman olan Deniz Astsubay Murat İlkter de ateşleme sistematiği gereği füzelerin kazayla fırlatılmış olabileceğine ihtimal vermediğini söyledi. Emekli Albay Fatih Bakkaloğlu ise TCG Muavenet gemisinin kısa tarihçesini ve gemideki silah sistemlerini anlattı. Vurulan gemide görev yapan ve aynı zamanda Kıbrıs gazisi olan Emekli Deniz Astsubay Başçavuş Recep Kayacı da gemiyi vuran füze parçalarının incelenmek üzere Amerikan subayları tarafından toplanmak istendiğine dikkat çekti. Kayacı, Amerikalı subayların ısrarına rağmen parçaları kendilerine teslim etmediklerini söyledi.