Her fırsatta aklı ve bilimi kendine rehber edindiğini öne süren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, meslek odalarının hazırladığı bilimsel raporlara ve tüm uyarılarına kulak tıkayarak deyim yerindeyse yine bildiğini okudu. Gazi Bulvarı'nda İzmir'in adeta simgesi haline gelen, cumhuriyetle yaşıt, asırlık çınar ağaçlarının kökleri yürütülmekte olan tramvay çalışması kapsamında betonla dolduruldu. Peyzaj Mimarları Odası İzmir Şube Başkanı Özay Yerlikaya tedbir alınmaması halinde 10 çınar ağacının en geç 5 yıl içinde kuruma tehlikesi ile karşı karşıya kalacağı uyarısında bulundu. Düzenlemeye bir tepki de İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi'nin AK Partili Grup Başkan Vekili Bilal Doğan'dan geldi. Doğan, söylemlerinde çevreci olmakla övünen Kocaoğlu'nun aslında bir ağaç düşmanı olduğunu öne sürdü. Doğan, asıl amacın önce köklerini betonlayarak kurutmak, ardından da ağaçları kesmek olduğunu öne sürdü. Kamuoyundan gelecek tepkiler nedeniyle Büyükşehir'in ağaçları kesmek yerine böyle bir yöntem izlediğini öne süren Doğan; "Önce ağaçları ölüme terk edecekler sonra da kurudu deyip sonra da kesmek istiyorlar. Böyle bir projeleri var. Ancak biz İzmirlilerin duyarlılığı ile biz bu oyunu bozacağız" dedi. Kocaoğlu'nun 2017 yılı bütçesinde 4 tane şehir ormanı kurulacağına ilişkin açıklamaları olmasına rağmen geride kalan süreçte bunların hiçbirinin hayata geçirilmediğini tam tersine tramvay çalışmaları kapsamında gerek Mustafa Kemal Sahil Bulvarında gerekse Karşıyaka'da çok sayıda ağacın yerinden sökülüp bir daha dikilmediğini belirten Doğan; "Karşıyaka tramvay hattı döşenirken önce rayların üzerinde kalan palmiye ağaçlarını taşıyacaklarını açıkladılar. Sonra kamuoyunda tepkiler artınca güzergahı kaydırıp ağaçları taşımaktan vazgeçtiklerini söylediler. Kamuoyunu da vatandaşın talebi üzerine bu değişikliği yaptık diyerek yanlış bilgilendirdiler. Oysaki palmiyeler tescilli olduğu için projede değişiklik yapmak zorunda kaldılar. Ağaçların tescilli olduğunu bilmeden masa başında proje yapınca ortaya böyle bir durum çıktı" şeklinde konuştu. Gazi Bulvarı'ndaki çınar ağaçlarının cumhuriyet döneminden kalma, simge ağaçlar olduğunu hatırlatan Doğan, şöyle devam etti; "Son tramvay düzenlemesi ile üzülerek bu güzelim ağaçların köklerine beton ve asfalt döküldüğünü görüyoruz. Bu resmen ağaç katliamı demektir. Çünkü siz bu ağaçların köklerine beton dökmekle onların toprak ve yağmur suyu ile ilişkisini kesip varlıklarını sürdürme ve köklerinin büyüme imkanını da ellerinden almış oluyorsunuz. Meslek odaları geçtiğimiz günlerde konuya ilişkin bilimsel açıklamalarda bulundu ve ağaçların korunması için önlem alınmasını istedi. Ancak sayın Kocaoğlu bu uyarıların hiçbirine kulak asmadı. Aksine 'her şeyi ben bilirim, ben yaparım, ben yaptım oldu mantığı ile hareket edip ağaçların kurumasına yok olmasına zemin hazırladı. Buradan kendisine uyarıda bulunuyoruz. Bu ağaçların diplerine kadar gelen beton ve asfaltın bir an önce kaldırmasını ve ağaçların yaşamasını istiyoruz."
YERLİKAYA: 5 YILDA KURUR
Peyzaj Mimarları Odası İzmir Şube Başkanı Özay Yerlikaya da tüm uyarılara rağmen Büyükşehir'in ağaçları kurtarmak için acil önlem almak yerine, çalışmalara olduğu gibi devam ettiğini görmekten büyük üzüntü duyduklarını söyledi. Beton ve ağaç arasında kalan alana, küçük boşluklara cüruf doldurulduğunu hatırlatan Yerlikaya; "Cüruf ağaçların hava almasını sağlamak için konulmuş. Ancak ağaçların derdi de bizim de derdimiz genişleme alanının kalmamış olması. Genişlemesini mümkün kılacak herhangi bir tedbir hala yok. Tedbir alınmadan beton dökümü hala sürüyor. Her vejetasyon büyüme döneminde ağaçların gövde kalınlıkları genişleyecek. En fazla beş yıl içerisinde o ağaçların yaşam riski artacak. Hatta canlılığını kaybedecek. Tarihi çınarlar büyüyecek yer bulamayınca gövde betonu içine almaya ya da kırmaya çalışacak. Ama bunu başaramayacak. Dolayısı ile ya dallarda kurumalar ya da hastalık başlayacak. Ardından da ağaçlar kaybedilecek. Yani o ağaçlar ölecek" dedi.
ÇÖZÜM PORTATİF İSTASYON
"Yapılabilecek tek şey, betonun kesilerek ağaçlara denk gelen yerdeki betonun ağaca zarar vermeden alandan çıkarılması" diyen Yerlikaya, "Ya o ağaçları kaybetmeyi göze alacaklar ya da betonu çıkaracaklar. Betonun çıkarılması durağı kesintiye uğratır deniyor. Başka bir durak çözümü düşünülebilir. İlla bir metre yükseklikteki platformdan trene binmek gerekmiyor? Kapıları belki ona göre ayarlamışlardır ama daha iskelemsi- portatif duraklar yapılarak ağaçlara zarar verilmeyebilir. Bu hala mümkün" diye konuştu.