Efes Uluslararası Opera ve Bale Günleri muhteşem bir açılışa imza attı. Kültür Bakanı yardımcısı Hüseyin Yayman'ın da katıldığı muhteşem gala gecesine İtalyan Tenor Gianluca Terranova ve Soprano Daniella Cappiello'ya eşlik eden İzmir Opera ve Bale Müdürlüğü Orkestrası damga vurdu. Yarın Mozart'ın ünlü operası "Saraydan Kız Kaçırma" ile devam edecek olan İzmir Efes Opera ve Bale Günleri 22 Eylül Cuma günü ise sahnelenecek "Romeo ile Jülyet" balesi ile son bulacak. Festival ile ilgili olarak göreve getirildiği tarihten itibaren ülkemize sanat alanında pek çok yeni proje ve festival kazandıran Kültür Bakanlığı Devlet Opera ve Bale Genel Müdürü Selman Ada ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.
Efes'te festival düzenlemek fikri nasıl oluştu?
-Ülkemizde Efes gibi kültürel mirasların sanat ile taçlandırılması konusu kafamda her dönem olmuştu. Türkiye, kültürel miraslar konusunda müthiş bir merkez. Bu merkezlerin içinde en önemli bulduğum yerlerden biri de hep Efes olmuştur. Müthiş bir akustiği var.
Ayrıca Efes, Meryem Ana'nın da burada olmasından ötürü inanç turizminde oldukça önemli bir nokta. Bu yıl ilkini düzenlediğimiz Efes Opera ve Bale Günleri, henüz küçük bir festival. Efes Opera ve Bale Günleri'ni dünyada ses getirecek bir festivale dönüştürmek amacındayız.
Son üç yılda 4 olan festival sayısı 10'a yükselttiniz. Türkiye, opera ve bale festivalleri konusunda iddialı mı?
-Biz, 2015 yılında Uluslararası Dünya Festivaller Birliği'nden, en büyük ödül olan "En iyi Festivaller Yönetimi Ödülü" aldık. Dünya starlarını Efes'e getirmek gibi bir düşüncemiz var. Efes Antik Tiyatrosu'nun değerinin üstüne sanatı da katmayı hedefliyoruz.
Deniz ve kum turizmi dışında sanat turizmi yapmayı hedefliyoruz. Bunun yanı sıra, bir çocuk festivalimiz var. 3 yıldır Ankara'da bir çocuk balesi festivali yapıyoruz. Ankara'daki çocuk festivali çok önemli buluyor ve gelecekteki insanımıza önemli bir alt yapı oluşturduğunu düşünüyorum.
Festivalde, binlerce insan Efes Antik Kenti'ne akın ediyor. Tiyatronun zarar görmemesi için ne gibi tedbirler aldınız?
-Hiçbir şekilde ses sistemi kullanmadık. Doğal akustikten yararlanıyoruz. Efes gibi antik yerlerde akustik mükemmel. Hatta Efes'in akustiği Aspendos'unkinden de iyi. Ayrıca 25 bin kişilik olan anfi-tiyatroya giriş sayısını müzenin izin verdiği sayı ile yani 2 bin 500 kişi ile sınırladık.
O yüzden ne seyirci ile ne de ses sistemi ile anfitiyatroya zarar verecek hiçbir şey yapılmıyor. Ayrıca sahnenin yerleştirilmesi konusunda Selçuk Müzesi ve arkeologlarla çalışmamız oldu. Buna özellikle dikkat ettik.
Sadece sahnenin konumu ve yerleştirilmesi için bir ay çalışıldı.
Ankara'dan da bakanlık düzeyinde katılım oldu. Festivalin turizme katkısı olacak mı?
-Evet, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcımız Hüseyin Yayman Beyler bizimle birlikte oldular. Sayın Kültür ve Turizm Bakanımız da, Efes festivaline katılmayı çok istedi. Ancak Çin seyahatinde bulunduğu için gelemedi. Biliyorsunuz günümüzde sanat ve turizm birbirine çok yaklaşmış durumda. Birçok ülkede de buna benzer festivaller yapılıyor.
Almanya, Fransa, İngiltere, İspanya, Güney Amerika gibi... Biz daha iyisini yapabiliriz. Türkiye'deki Efes Antik Tiyatrosu ve çevresi ziyaret edilmesi gereken önemli yerlerden biri. Bu yerler evrensel sanatlarla buluşturulduğunda daha ziyaret açısından cazip olacaktır diye düşünüyoruz. Kaldı ki sanılan aksine nereye gitsek umduğumuzdan daha fazla seyirci ile karşılaşıyoruz.
Bunu samimiyetle mi söylüyorsunuz?
-Doğru söylüyorum. Şehir ismi vermeyeyim ama "Orada bu müziği anlamazlar" denilen yerlere gittiğimizde salonlar doldu taştı ve tekrar gelin diye çok çok ricacı oldu halkımız.
İyi yapılan işleri halkımız gayet de güzel görmektedir. Tabi ki aşinalık diye bir şey var. Sineması olmayan illerimiz var. Biz oralara kadar opera götürüyoruz.
Önümüzdeki sene hiç gitmediğimiz yerlere de gitmeyi planlıyoruz.
Salon olmayan yerlere podyum götürüp açık havada konserler, temsiller yapmayı planlıyoruz.
Festivale canla başla hazırlanan İzmir Opera ve Balesi için neler söylemek istersiniz?
- Başta İzmir Devlet Opera ve Balesi Sanat Yönetmeni ve Müdür vekilimiz Haldun Özörten ve ekibine teşekkür ediyorum. Gerçekten canlarını dişlerine takarak çalıştılar. İzmir ekibimize güvendik ve bu işin altından başarı ile kalktılar. İlkini gerçekleştirdiğimiz Efes Opera ve Bale Günleri'nin devamının da onların katkıları ile çok daha iyi olacağını düşünüyorum. Bunun yanı sıra Selçuk Belediye Başkanı Dr. Dahi Zeynel Bakıcı, Efes Arkeoloji Müzesi Müdür Cengiz Topal, Sahne Sanatları Koruma ve Geliştirme Derneği Başkanı Birgül Yeşiltepe, MaviBahçe AVM Genel Müdürü Vedat Özeren, Türkerler Holding Genel Müdürü Atilla Sezgin'e katkılarından dolayı teşekkür ediyorum.