Almanya Federal Meclisi'nin, 1915'te yaşanan Ermeni tehcirini 'soykırım' olarak tanımlama girişimine tepki gösteren Almanya'daki Türkler, Berlin'de bir protesto gösterisi düzenledi. Berlin Türk Cemaati, Avrupalı Türk Demokratlar Birliği ve Avrupa Atatürkçü Düşünce Dernekleri'nin de aralarında bulunduğu 20 sivil toplum kuruluşunun öncülüğünde düzenlenen gösteriye Hamburg, Hannnover, Frankfurt ve Köln'den gelen Türkler de katıldı.
Almanya merkezli yayın organı Deutsche Welle'ye konuşan Berlin Türk Cemaati Başkanı Bekir Yılmaz "Almanya'da yaşayan Türkler uzun yıllardır Alman toplumunun bir parçası olmasına rağmen tutarsız ve bir yere varmayan uyum tartışmalarıyla zaten incitildiler. Şimdi de tarihin ele alması gereken bir konuda siyaset yargıya varmaya çalışıyor. Bu, Almanya'daki Türkler açısından ciddi bir duygusal kırılma yaratacak ve Alman toplumuna duyulan güveni sarsacak" dedi.
'TARİHÇİLER KARAR VERSİN'
Yürüyüşe katılanlardan Şehitlik Camisi Dernek Başkanı Ender Çetin ise "Tek taraflı ve eksik bilgiler meseleyi haksız bir noktaya taşıyabilir. Siyasetçilerin yaklaşımını tehlikeli buluyorum, en doğru kararı tarihçiler verecektir" dedi.
Almanya Göç ve Uyumdan Sorumlu Devlet Bakanı Aydan Özoğuz "Bu oylama ile kapılar kapatılmış olacak ve hatta Türkiye ile Ermenistan arasında bu konudaki tarihsel çalışmanın tamamlanması engellenecek" ifadeleriyle tepki gösterdi. Öte yandan Yeşiller Partisi'nin Eşbaşkanı Cem Özdemir, 'soykırım' tabirine verdiği destek dolayısıyla sosyal medyadan ciddi tepki gördü.
ANKARA-BERLİN HATTINDA KRİTİK HAFTA
Almanya'daki Türklerin ve Türkiye hükümetinin uyarılarına rağmen 2 Haziran Perşembe günü Almanya Federal Meclisi "101 yıl önce Ermeni ve diğer Hıristiyan azınlıklara yönelik soykırımı anma ve hatırlama" tasarısını oylayacak. Hıristiyan Demokratlar, Sosyal Demokrat Parti ve Yeşiller Partisi'nin desteğini alan kararın geçmesine kesin gözüyle bakılıyor. Tasarı kabul edilirse Almanya, ilk kez 1915 olayları için 'soykırım' ifadesini kullanacak. Türk hükümeti bu konuda Almanya'yı uyarmış "Tarih hakkında hüküm vermenin, ulusal parlamentoların görevi olmadığı" yönünde görüş belirtmişti.
