Kadın masonlar 100 yıldan uzun bir süredir faal. Tıpkı erkek masonlar gibi toplantıları, seremonileri ve ritüelleri var. BBC'nin Victoria Derbyshire programı, bu gizli topluluğu daha önce kimseye verilmeyen bir izin sayesinde görüntüledi.
"Masonluk nedir?" diye soruyor Antik Masonluk Yüce Kardeşliği Üstadı.
"Alegorilere gizlenmiş ve simgelerle resmedilen özel bir ahlak sistemidir" diye yanıtlıyor Dialazaza Nkela.
Nkela, "ikinci seviyeye" geçişini sağlayan seremoniye katılıyor.
Bu seremoni, topluluk içindeki konumunun yükselişini kutluyor.
"İlk seviyenin" töreni üyeliğe kabul töreniydi. Bu törende boynuna bir kement geçirilirken "sağ kolu, göğsünün sonu ve diz kapağını" açması gerekiyordu.
Bu öğelerden her birinin sembolik anlamları olduğu söylense de bu anlamların ne olduğu bizimle paylaşılmıyor.
"Üçüncü seviyede" ise "ölümü ve yeniden doğuşu deneyimleyecek". Bu "bir hayatın sonlanıp yeni bir hayatın başlamasını" temsil edecek.
Bunun ne anlama geldiği de bizimle paylaşılmadı.
Bu ritüeller, bu gizli topluluğun nasıl işlediğine yönelik izlenim edinmemizi sağlıyor.
Çoğu insan kadın masonların varlığından bile habersiz.
İngiltere'de 300 yıllık geçmişleri var
İngiltere'de erkek masonlar 300 yıl önce resmi toplantılara başladı ve her zaman daha fazla ilgi çekti. İngiltere'deki erkek masonların başında Kent Dükü Prens Edward bulunuyor.
İngiltere'deki kadın masonların locası ise 20. yüzyıl başında ikiye bölündü. Bugün Antik Masonluk Yüce Kardeşliği ve Kadın Masonlar Locası adlı iki ayrı örgüt bulunuyor.
Kadın Masonlar Locası genelde ülke çapındaki localarda veya tapınaklarda buluşuyor.
Seremoniler sırasında kadınlar beyaz bir cübbe giyiyor ve boyunlarına rütbelerini gösteren farmasonluk simgeleri takıyorlar.
Tören odanın merkezindeki koridordan geçerek başlıyor. Örgüt üyeleri birbirlerine eğilerek selam verirken Üstad-ı Muhterem Zuzanka Penn tahta benzeyen büyük bir sandalyede oturuyor.
Seremoniler sırasında dua da ediliyor ve zaman zaman grubun dini bir grup olduğu izlenimi uyandırıyor. Fakat Penn, durumun böyle olmadığını vurguluyor:
"Mason olmak için üstün bir varlığa inanmanız gerekiyor. Ama bu herhangi bir inancın varlığı olabilir.
"Bazı üyelerimiz çok dindardır, bazılarıysa inandıkları dini o kadar ön planda tutmaz. Ama her dinden ve ırktan insanlar bizim üyemiz olabilir."
Kadınların çoğu 50 yaş ve üzerinde. Bu durumu değiştirmek istiyorlar ve bu yüzden genç üyeler kazanmak için üniversite öğrencilerini kazanmayı hedefliyorlar.
Antik Masonluk Yüce Kardeşliği bu tür localarda buluşuyor.
Optisyen Roshni Patel, üstat mason seviyesine ulaşmasını sağlayan bir seremoniye dahil oluyor.
Masonlara 7 yıl önce katılmıştı.
Seremoniyi izlememize izin verilmiyor fakat kendisine tahtımsı sandalyeye oturma "onuru" verildiğini öğreniyoruz.
Salondan çıkarken "Sandalyeye oturtulma sürecim çok duygusaldı" diyor:
"Özellikle çok değer verdiğim loca üyeleri yanımdayken."
Üstat mason olmanın nasıl bir his olduğunu sorulduğunda "Hâlâ şok içindeyim" diyebiliyor yalnızca.
Fakat masonların örgütlenmesinin önündeki en büyük engel gizlilikleri ve yolsuzluğun yanı sıra üyelerinin birbirlerinin arkasını kolladığı, kariyer basamaklarını hızla çıkmalarını sağladığı adam kayırmacılık gibi özelliklerle ilişkilendirilmeleri.
Penn, böyle bir şey olmadığını söylüyor:
"40 yıllık masonum böyle bir şey görmedim. Ne biri bana torpil yapmayı teklif etti ne de ben başkasını kayırdım.
"Bu tip hikayeler duyarsınız ama ben hiç karşılaşmadım."
1997 yılında İngiltere İçişleri Bakanı Jack Straw mason polisleri ve yargıçları gönüllü olarak üyeliklerini açıklamaya davet etti fakat bu plan masonların dava açma tehdidi sonucu geri çekildi.
Antik Masonluk Yüce Kardeşliği Üstad-ı Muhteremi Christine Chapman, "Bazı polis üyelerimiz var ama kimseyi kayırdıklarını görmedim" diyor.
Fakat polis ve yargıda yolsuzluklarına yönelik uzun zamandır suçlamalar sürüyor.
Masonluk kuralları üyelerinin birbirlerini kollamalarını ve yasalara uygun olduğu sürece sırlarını saklamayı şart koşuyor. Bu kural nedeniyle yolsuzluğa bulaşmış kliklerin oluşabileceğinden endişeleniliyor.
İngiltere'de 4 bin 700 kadın mason ve 200 bin erkek mason bulunuyor
Masonlar loca dedikleri tapınaklarda buluşuyor. Bu geleneğin eskiden duvar ustalarının (mason duvar yapıcı, taş örücü demektir) inşa etmekte oldukları kilise veya katedrallerde buluşmalarından geldiği düşünülüyor.
Giydikleri mason kıyafetlerinin mason örgütlerinin duvar ustalarının örgütlerinden ayrışmaya başladığı döneme dayandığı, kıyafetlerin taş parçalarının sıçramasına karşı giyildiği tahmin ediliyor.
Bir kişinin tam mason olabilmesi için "üçüncü seviyeyi" de aşması gerekiyor. Bu seremonide yoğun bir sorgulama yapılıyor.
Ünlü masonlar arasında Sir Winston Churchill, Sir Arthur Conan Doyle, Rudyard Kipling, Robert Burns, Oscar Wilde ve Peter Sellers da bulunuyor.
Chapman, masonların gizliliğinin amacının gizem uyandırmak ve cazibe yaratmak olduğunu, arkasında şeytani bir plan olmadığını söylüyor:
"İnternetteki tüm teorilere rağmen dünyayı ele geçirmeye veya hükümetleri devirmeye çalışmıyoruz.
"Gizliliğe önem veriyoruz çünkü masonluğun olayı bu."
Dünyada 6 milyon masonun 200 bini İngiltere Birleşik Yüce Locası üyesi...
Masonluğun en ünlü özelliği mason el sıkışmasıdır ve kadın örgütleri için de bu geçerli.
"Tabii ki bizim de gizli bir el sıkışma yöntemimiz var" diyor Penn.
Fakat bu yöntemi göstermeyi reddediyor:
"Bu bir sır. Öğrenmek için aramıza girmen lazım."