Afganistan'da on yıllardır devam eden savaş yüzünden bugüne kadar yüzbinlerce kişi anavatanından ayrılmak zorunda kaldı. Bundan 39 yıl önce de Sovyetler Birliği'nin Afganistan'ı işgal etmesinin ardından başlayan büyük savaş yüzünden evlerini bırakıp yollara düşen Özbek kökenli Türkler, Türkiye'nin devreye girmesiyle Hatay'ın Ovakent Mahallesi'ne yerleştirildi. Anne kucağında Türkiye'ye gelen Özbekler, kendi içlerinde geleneksel kıyafetleri, düğünleri, konuşmaları, yemekleri ile halen kültürlerini yaşatıyorlar. Bugün nüfusları 10 bini bulan Ovakent'te geçimlerini çiftçilik, terzilik ve pazarcılık yaparak sağlayan Özbekler, 39 yıl önce kendilerine sahip çıkan ve bugüne kadar, kendilerini öz milletinden ayırmayan Türk halkına teşekkür ediyor. Afganistan'daki gelişmeleri de yakından takip eden Ovakentli Özbekler, ülkelerine bir an önce istikrar ve güven gelmesini istiyor.
KÜÇÜK AFGANİSTAN
Ovakent'te yaşayan Özbekler, artık Hatay'ın ayrılmaz bir parçası haline gelmiş durumda. Yaklaşık 40 yıldır Türkiye'de yaşamalarına rağmen kendi kültürlerinden hiç kopmamışlar. Hafta sonunda denk geldiğimiz bir düğün bile halen Taliban öncesi Afganistan'daki düğünler gibi. Geleneksel kıyafetlerini giymeye devam eden Özbekler, fırınlarında meşhur susamlı Afgan ekmeği pişiriyor, düğün ve cenazelerinde de büyük kazanlarda Özbek pilavı pişirip dağıtıyor. Marketlerde Afganistan ve Pakistan'dan gelen pirinç ve çaylar satılıyor. Kent meydanında toplanan büyükler hala doğdukları Afganistan ve ülkede yaşanan gelişmeleri tartışıyor. Mezarı Şerif, Bağlan, Kunduz gibi şehirlerinden Türkiye'ye göçen ilk jenerasyonun ardından Türkiye'de doğup büyüyen yeni nesil bugün Türkiye'yi kendi vatanları gibi görüyor. Büyükler ata ve dede mesleklerine devam ederken küçükler devlet eve özel sektörün hemen hemen her kademesinde çalışarak ülkeye hizmet ediyor.
"HER ŞEYİMİZİ TÜRKİYE'YE BORÇLUYUZ"
Ovakent'te bir dönem belediye başkanlığı yaptıktan sonra şimdi Merkez Antakya Belediyesi'nde çalışmaya devam eden Abdulşükür Mert, Türkiye'yi kendi vatanları gibi gördüklerini söylüyor. Mert, "Afganistan'dan çıktıktan sonra 1982'de Türkiye'ye geldik ve o günden beri burada yaşamaktayız. Burada evlenip, burada çocuklarımız oldu. Çocuklarımız burada okudu, askere gitti, meslek sahibi oldu. Biz Türkiye'yi kendi vatanımız gibi görüyoruz. Her şeyimizi bu ülkeye, Türkiye'ye borçluyuz" dedi. Afganistan'daki gelişmeleri de yakından takip ettiklerini söyleyen Mert, "Bundan 49 yıl önce biz Afganistan'dan çıktığımızda büyük bir savaş vardı, bugün halen savaş devam ediyor. Afganistan istikrara kavuşmadı. Biz buradayız ama halen bazı akrabalarımız orada, doğduğum ev orada her gün televizyondan bakıyorum. Umarım bir gün Afganistan'da düzelir çocuklarımız Ata yurtlarını görür" diye konuştu.
"TEŞEKKÜRLER TÜRKİYE"
Ovakent'te Yahya Rahim ile Nesrin Mert'in düğün törenine denk geliyoruz. Büyük kazanlarda meşher Özbek pilavı pişiriliyor. Gelen misafirlere dağıtılıyor. Kadın ve erkek eğlenceleri ayrı ayrı yapılıyor. Düğün için İstanbul başta olmak üzere başka şehirlerden gelen misafirler ağırlanıyor. Erkekler Özbek şarkıları içinde geleneksel oyunlarını oynuyor. Düğüne katılan isimlerden biri olan Yunus Özbek, "Afganistan'dayken bir geleneğimiz vardı, burada da aynı şekilde yaşamaya çalışıyoruz. Düğünlerimiz de geleneksel şekilde devam ediyor. Biz burada kardeş gibi yaşıyoruz. Biz Afganistan'da tarım ile ilgileniyorduk. O yüzden bu bölgeye yerleştirildik. Tarlalarımızı sürmeye devam ediyoruz. Geleneksel mesleğimiz dericilik artık bitti ama her evde atölyeler var halen tekstil işleri yapılıyor. Türk devletine ve Türk halkına çok şey borçluyuz" dedi.