Her fırsatta dünyaya demokrasi ve insan hakları dersi vermeye kalkan Avrupa'nın ikiyüzlülüğü bir kez daha kendini gösterdi. AB ve Belçika'nın ilk başörtülü milletvekili Türk kökenli Mahinur Özdemir, 1915 olaylarını "soykırım" olarak tanımlamadığı için partisinden ihraç edildi. Özdemir, "Bu karar Belçika demokrasi tarihine kara bir leke olarak geçmiştir" dedi. Demokratik Hümanist Merkez (CDH) partisinden Brüksel Milletvekili Mahinur Özdemir, parti yönetiminden gelen Ermeni iddialarını 'soykırım' olarak tanıması baskısını reddetti. Özdemir, medyada yürütülen linç kampanyasına rağmen de tutumunu değiştirmedi. 1915 olaylarıyla ilgili herhangi bir mahkeme kararı bulunmadığını, Belçika hükümetinin ve Avrupa Birliği'nin bu konuda herhangi bir tutum almadığını hatırlattı. CDH lideri Benoit Lutgen, "Eğer partimizde soykırım inkarcısı çıkarsa o saniyede kendisini dışarıda bulur" açıklamasıyla "ihraç" sürecini başlattı. Dün toplanan CDH "etik" komitesi de Mahinur Özdemir'i partiden ihraç etti.
TEHDİTLE İMZA İSTEDİLER
Mahinur Özdemir, ihraç kararıyla ilgili yaptığı açıklamada CDH Genel Sekreteri Eric Poncin'in "Ermeni soykırımını tanıdığı" yönünde bir bildiriye imza atmasını istediğini, aksi takdirde ihraç edileceğini söylediğini, kendisinin buna cevabının ise "Ben bu konudaki fikirlerimin arkasındayım. Dik duruyorum ve ifade özgürlüğünden vazgeçmeyeceğim" şeklinde olduğunu aktardı. Özdemir, şöyle devam etti: "Maalesef CDH partisi kendi adında geçen hümanizm ve demokrasiyle bağdaşmayan bir karar almıştır ve bünyesinde Avrupa'nın temel değerlerinden biri olan ifade özgürlüğünü barındırmadığını ispatlamıştır. Bu karar CDH ve Belçika demokrasi tarihine kara bir leke olarak geçmiştir. İfade özgürlüğünün 1915 olayları için de geçerli olması gerektiği açıktır. 'Hepimiz Charlie'yiz' diyerek ifade özgürlüğünü savunduklarını söyleyenlerin bu kararı utanç vericidir. 100 yıl önce yaşanmış acıların siyasete malzeme edilmesini kınıyorum. Yüzyıllarca barış içinde birlikte yaşamış Türkler ve Ermenilerin, dışarıdan müdahale olmaksızın gerçeklerle yüzleşerek bu acıyı aşabileceklerini düşünüyorum. Bu kapsamda bütün arşivlerin açılması ve ortak tarih komisyonu kurulması teklifini destekliyorum."