Kaliforniya, sosyal medya şirketlerinin nefret söylemi ve dezenformasyon politikalarını şeffaf hale getirmesini zorunlu kılmaya hazırlanıyor. Valinin imzaladığı tasarıya göre sosyal medya şirketleri, bu içeriklerin ne zaman ve nasıl kaldırıldığını ayrıntılarıyla açıklayacak. Tasarı, sosyal medya şirketlerine uygulanan zorunluluklar açısından ilk olma özelliğine sahip. ABD'nin Kaliforniya eyaletindeki yönetim, dijital mecralarda hızla yayılan dezenformasyon ve rahatsız edici içeriklere karşı radikal adımlar atmaya karar verdi. Kaliforniya eyalet yönetimi, sosyal medya şirketlerine, nefret söylemi dahil, rahatsız edici içeriklerin kaldırılmasına yönelik politikalarını, bu içeriğin nasıl ve ne zaman kaldırılacağına ilişkin ayrıntılarla sunmayı zorunlu kılıyor.
"SOSYAL MEDYANIN BİR SİLAH HALİNE GETİRİLMESİNE SEYİRCİ KALMAYACAĞIZ"
Karara ilişkin açıklamalarda bulunan Kaliforniya Valisi Gavin Newsom, "Kaliforniya, sosyal medyanın toplumlarımızı ve temel değerlerimizi tehdit eden nefret ve dezenformasyon yaymak için silah haline getirilmesine seyirci kalmayacak." dedi.
Tasarının karşıtlarından oluşan bir koalisyon, şirketlerin içerik denetleme politikalarını zaten kamuya açıklamak zorunda olduğunu savunarak tasarıya karşı çıkıyor. Koalisyon, tasarının bu şirketlerin hassas bilgilerini ifşa etmesi anlamına geleceğini iddia ediyor.
Tasarı, geçtiğimiz yıl 'ifade özgürlüğü' tartışmaları ve itirazlara rağmen, farklı görüşteki vekillerden de tam destek alarak ilerledi. Tasarının yazarı Demokrat Meclis Üyesi Jesse Gabriel, tedbirin 'meta platformlar'ın şirketleri için, dünyanın en katı şeffaflık gerekliliklerini içerdiğini söyledi.
"PERDEYİ ARALAYACAKLAR: DEZENFORMASYONA NASIL MÜDAHALE ETTİKLERİNİ AÇIKLAYACAKLAR"
Facebook ve Instagram'ın, nefret söylemi, dezenformasyon, aşırılıkçılık, taciz ve dış siyasi müdahale gibi içerikleri nasıl kaldırdığını ayrıntılı olarak açıklaması gerektiğini söyleyen Gabriel, "Sosyal medya inanılmaz fırsatlar yarattı, aynı zamanda çocuklarımıza, savunmasız topluluklara ve bildiğimiz Amerikan demokrasisine yönelik gerçek ve yakın tehditler de yarattı." dedi.
Gabriel, yasanın bu şirketlerin sorunlu içerikleri nasıl ele aldığına ilişkin "perdeyi aralayacağını" vurguladı. Tasarı, İftira ve Karalama ile Mücadele Birliği ve diğer gruplar tarafından da desteklendi ve bu önlemin çevrimiçi nefret söylemiyle mücadelenin anahtarı olduğu belirtildi.