Rus emekli general ve askeri uzman Aleksandr Vladimirov, "Rusya ve Türkiye sağlıklı diyalog kurarak, yeni dünya düzenini beraber inşa ediyor." dedi.
Ankara Rusya Araştırmaları Enstitüsü (RUSEN), Rusya'nın Ankara Büyükelçiliği, Türk-Rus Toplumsal Forumu, Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi ve AK Parti Dışilişkiler Başkanlığının iş birliği ile "Türkiye-Rusya İlişkileri: Geleceği Şekillendirmek" başlıklı forum düzenlendi.
Forumdaki "Güvenlik ve askeri iş birliği" oturumunda konuşan Vladimirov, TürkAkım projesine ilişkin, "Rusya ve Türkiye'nin cumhurbaşkanları, strateji açısından yeni bir dünya mimarisinin inşasına temel attı." ifadesini kullandı.
Türkiye-Rusya ilişkilerinin geleceğinin şekillendirilmesi gerektiğini vurgulayan Vladimirov, "Rusya ve Türkiye sağlıklı diyalog kurarak, yeni dünya düzenini beraber inşa ediyor. Sadece diyalog aracılığıyla dünyadaki sorunlar çözülebilir. Bütün ülkelerin bunu anlaması gerekiyor." diye konuştu.
"TÜRK SAVUNMA SANAYİSİ ÜRÜNLERİ DE RUSYA'NIN İLGİSİNİ ÇEKEBİLİR"
Rusya Uluslararası İlişkiler Konseyi (RIAC) Savunma ve Güvenlik Uzmanı İlya Kramnik, Rusya ile Türkiye arasında askeri alanda 2015 yılından sonra yeni gelişmeler yaşanmaya başladığını belirterek, "S-400 anlaşması imzalandı. Bu anlaşmanın önemi 2,5 milyar tutarındadır. Daha önce bu boyutta bir iş birliği anlaşması olmamıştır. Askeri ortaklık gelecekte devam eder." diye konuştu.
Türkiye'nin savunma sanayi alanında önemli başarılara imza attığının altını çizen Kramnik, her iki ülkenin de askeri ürün konusunda hem ithalatçı hem de ihracatçı olabileceğini dile getirdi.
Kramnik, Türkiye'nin ürettiği savunma sanayi ürünlerinin de Rusya'nın ilgisini çekeceğini ifade ederek, "İnsansız hava araçları konusunda Türkiye büyük başarılar elde etti. Bu alanda seri üretime de geçildi. İki ülke arasında insansız hava araçları konusunda iş birliği olabilir. Rusya, Türk üretimi araçlara ilgi gösterebilir." değerlendirmesinde bulundu.
Emekli Albay ve Güvenlik Uzmanı Yusuf Alabarda ise Türkiye'nin Rusya ile ilişkilerinde denge sağlandığını, son yıllarda Türkiye'deki savunma sanayi alanında ciddi adımların atıldığını anlattı.
Türkiye ile Rusya arasında askeri iş birliğinin ivme kazandığını ifade eden Alabarda, "Suriye krizinin ortaya çıkması ve 15 Temmuz'daki hain kalkışmanın akabinde Rusya ile olan ilişkiler birçok sınamaya rağmen ilerledi." ifadesini kullandı.
Emekli Büyükelçi Kurtuluş Taşkent de Türkiye'nin, 2000'li yıllarda güven veren bir dış politika izlediğini belirterek, iki ülke arasındaki ekonomik iş birliğinin karşılıklı çıkarlar çerçevesinde geliştiğini söyledi.
Suudi Arabistan'daki Vehhabilik
Emekli Büyükelçi İgor Melikhov da "kendine özgü İslam anlayışı olan Vehhabiliğin pratikte erozyona uğradığını", Suudi Arabistan'ın dünyaya açılmaya başladığını dile getirdi.
Hac ve umre ibadetine atıfta bulunan ve Suudi Arabistan'ın bugün bütün Müslümanlara kapılarını açtığını belirten Melikhov, geçen yıl Mekke'yi ziyaret eden Müslüman sayısının 20 milyon 350 bin olduğunu ve bu kişilerin arasında 23 bin 500 Rusya vatandaşı da bulunduğunu kaydetti.
Melikhov, sözlerine şöyle devam etti:
"Suudi Arabistan'da dini mekanizmalar, kendi misyonunu hayata geçirmek için devletin gücünü kullanır, devlet yapıları da kendi fonksiyonlarını başarılı bir şekilde yapabilmek için dini kullanır. Dini adamlar ülkenin yönetiminden uzaklaştırılsa da devletin yöneticilerinin Vehhabilik'ten uzak olduğunu söyleyemiyoruz."