İkinci Dünya Savaşı sırasında Avrupa ve Sovyet ülkelerinin en büyük korkusu, Nazilerin onların topraklarını ele geçirmesiydi. Nazilerin en büyük kâbusu ise Nachthexen, yani Gece Cadıları'ydı. Stalin'in özel kadın pilot timi Gece Cadıları iki kanatlı uçaklarıyla Nazi hedeflerini gece vuruyordu. 1941'de Almanların doğuya doğru ilerlemesini durdurmak isteyen Stalin yönetimi, kadınlardan oluşan üç pilot timi oluşturulması emrini verdi. Gönüllülerden biri, 8 Temmuz günü 91 yaşında hayatını kaybeden Nadezha Popova'ydı. Rus ordusunun ilk kadın üyesi, ilk kez 15 yaşında uçan, 16 yaşında paraşütle atlayışını gerçekleştiren Popova oldu. Doğduğu Sovyetler Birliği'nin Şabanovka kenti Almanlar tarafından işgal edilen ve ağabeyi cephede savaşırken ölen cesur kız, 19 yaşında Gece Cadıları'na katılarak Belarus cephesinde Almanlara karşı savaştı.
AMAÇLARI MORAL BOZMAKTI
Onun bağlı olduğu 588'inci Gece Bombardıman Birliği'ndeki uçakların tümü, 1920'li yıllardan kalma Polikarpov PO-2 tipiydi. Ağaç ve kumaştan yapılan uçakların, telsiz ve paraşütü yoktu. Yön bulmak içinse, yaptıkları kronometre ve haritaları kullanıyorlardı. Uçaklar ağaçtan yapıldığı ve düşmana silahla karşı koyamadıkları için gündüz yerine geceleri uçuyorlardı. Görevleri Almanları taciz etmekti. Kamp alanlarını vurmak, malzeme depolarını yakıt hatlarını bombalamaktı. Stalin ve Rus ordusu, onların stratejik bir zayiat vermeyeceklerini biliyordu, ancak "cadıların amacı" Nazilerin dikkatini dağıtmak, morallerini bozmaktı. Cadılar azimliydi. Zira bir Polikarpov, bir kerede kanatlarının altında iki bomba taşıyabiliyordu ve sürekli mevziye inip yeniden bomba yüklenmeleri gerekiyordu. Bir gecede 18 uçuş gerçekleştirerek rekor kıran Popova, yaşadıklarını 2010'daki röportajında şu cümlelerle anlatıyordu: "Kışın hedefimizi göremezdik. Çünkü soğuktan her yerimiz acırdı. Ayaklarımız çizmelerin içinde donardı ama uçmaya devam ederdik. Hedefimize kilitlenip nasıl vuracağımızı düşünmeye çalışırdık. Duygulara yer yoktu. Çünkü duygularına yenik düşenler vurulurdu. Uçaklar ağaçtandı ve paraşüt de yoktu."
CADI MI, MELEK Mİ?
Teknik açıdan zayıf oldukları ve hayatta kalmaları zor olduğu için düşmanlarına karşı iyi bir taktik geliştirmek zorundaydılar. Onlar da üçlü gruplar halinde havalanmayı seçti. İki uçak yan yana uçarak Almanların uçak arama ışıklarını üzerlerine çekmeye çalışırken, üçüncü uçak hedefi vuruyordu. Tam dört yıl boyunca, 30 binden fazla sorti yaptılar ve 23 bin ton bomba bırakarak, üzerlerine düşeni yaptılar. Almanlar onları cadı olarak kabul etse de, ülkelerinde birer melektilerdi. Bu yüzden Popova gibi hayatta kalanları pek çok onur madalyası aldı. Popova, "Bombaladık, öldürdük. Hepsi de savaşın bir parçasıydı" diyerek savaşın hiç de masum bir şey olmadığını anlatıyordu. Ama o da herkes gibi en çok küçük bir kızın cesaretine şaşırıyordu: "Bazen gözlerimi gencecik bir kız, küçük bir pilot olduğum eski günleri görüyorum ve kendime soruyorum: 'Nadia tüm bunları nasıl yaptın?"
852 kez uçtu
Nadezha Popova ağaçtan yapılan iki kişilik iki kanatlı uçağıyla tam 852 kez görev uçuşu yaptı. İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra ordudaki görevine uçuş eğitmeni bir yarbay olarak devam etti. Kuzey Kafkasya semalarında uçarken yere sert bir iniş yaptığı sırada tedavi için götürüldüğü merkezde kendisi gibi yaralı bir pilot olan Semyon Karlamov ile tanıştı. 1945'te her ikisi de kahraman ilan edilen çift evlendi.