Mısır'ın seçilmiş Cumhurbaşkanı Mursi ve arkadaşları hakkında verilen idam kararını Mursi'nin oğlu Usame Mursi'den ilk tepki geldi. Kararı A Haber'e değerlendiren Usame Mursi, Mısır devrimine de büyük zarar verildiğini ifade etti.
İdam kararının Mısır devrimine kökten zarar verdiğini belirten Usame Mursi, askeri darbeyi eleştirerek, "Askeri darbe yönetimlerinin nasıl olduğunu Türk halkı çok iyi bilir, bu demokrasi için büyük bir kayıptır" dedi. Usame Mursi yayının sonunda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın hapse girmesine neden olan "Minareler süngü,kubbeler miğfer, Camiler kışlamız, müminler asker" şiirinin Arapça çevirisiyle okudu.
MURSİ'NİN OĞLU A HABER'E KONUŞTU
Mısır Mahkemesi, Temmuz 2013'teki askeri darbeyle görevinden uzaklaştırılan seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'yi "casusluk" davasında müebbet hapis cezasına çarptırdı. Mursi'nin "hapishaneler baskını" davasında aldığı idam cezası ise mahkeme tarafından onandı.
Kararı Muhammed Mursi'nin oğlu, Usame Mursi A Haber ekranlarında yorumladı, "Mısır mahkemesi, hukuki karar vermedi. " dedi.
MAHKEME KARARI HUKUKİ DEĞİL
Bu çok uzun bir zamandır sürüyordu zaten. Hüküm çok önceden verilmişti. Mahkeme siyasi şüpheler üzerinden karar verdi. Mısır Mahkemesi, hukuki karar vermedi, darbe yönetiminin istekleri doğrultusunda karara vardı.
DİKTATÖRLÜĞÜ DESTEKLEYENLERİ BİLİYORUZ
Bu karar Mısır Devrimi'nin devam ettiğini göstermekte. Biz tek tek kimlerin suçlu olduğunu biliyoruz. Devrimi hiçe sayan, sahiplenmeyen ve askeri diktatörlüğü destekleyen herkesin kim olduğunu biliyoruz. Ve biz onlara karşı mücadele etmeye devam edeceğiz.
MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ
Bizim mücadelemizin kime karşı verildiği bellidir. Bizim mücadelemiz tüm Mısır halkı ve Mısır devrimi içindir. Bunu Türk halkı çok iyi anlayacaktır. Türk halkı darbelerin ne demek olduğunu, darbe yönetimiyle yaşamanın ne demek olduğunu çok iyi biliyor.
ASKERİ DARBE İNANÇLARA DA ZARAR VERİR
Darbe yönetimleri, bu yönetim altında yaşayan herkese zarar getirir. Bütün Ortadoğu ve Arap ülkelerinde darbeler yalnızca yönetimlere değil inançlara da zarar veriyor. Uluslararası kamuoyunun uzun süredir ne yapmaya çalıştığını gördük. Onlar, darbe yönetimlerinin, zulmedenlerin yanında durmaktadır. Bu darbeler İslam'a karşı saldırılardır.
CAMİLER KIŞLAMIZ, MİNAREMİZ SÜNGÜMÜZDÜR
Biz iman edip inanıyoruz ki, bizim camilerimiz kışlalarımız, minareler süngümüzdür. Bu camiler içinde namaz kılanlar bizim askerlerimizdir. Halkımızın iradesinden ve isteklerinden vazgeçmeyeceğiz. Mısır üzerindeki en büyük sorumluluğumuz bu askeri darbedir. Bu yüzden ilk görevimiz de bunu sona erdirmektir. Bizim yürüyüşümüz bu başarıyla sonuçlanacaktır.
DARBEYE KARŞI DİK DURMAK GÖREVİMİZ
Askeri darbe ve diktatörlere karşı dik durmak bizim görevimizdir. Şu an eğer bir bedel ödüyorsak, bu ödeyebileceğimiz bedeller arasında en hafifidir. Halkımız ve ülkemiz için daha ağır bedeller ödemeye hazırız.
Geçtiğimiz yüzyıldan bu yana darbe gören ülkelere bakarsanız, Latin ülkelerinde veya Türkiye'de bu yönde verilen tüm hükümler, eninde sonunda düşmüştür. Bu hükümlerin devamlılığı yoktur.
MURSİ'NİN NERDE OLDUĞUNU BİLMİYORUZ
Biz şu anda Cumhurbaşkanımızın yani Muhammed Mursi'nin nerede olduğunu, nerede tutulduğunu bilmiyoruz. Mursi'nin hayatı askeri darbe olduğundan, demokrasiye saldırı olduğu günden bu yana hep tehlikededir.