Yunan hükümeti, Türkiye ile başlatılan diyalog girişimlerine rağmen provokasyon girişimlerinden vazgeçmiyor. Her fırsatta Türkiye aleyhine yönelik söylemleriyle öne çıkan Yunan hükümetinden son olarak Dışişleri Bakanı Nikos Dendias, Türkiye'ye saldıran söylemlerde bulunmuştu. Doğu Akdeniz'de gerilimi tırmandıran Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis'ın yürüttüğü dış politikaya bir eleştiri de Yunanistan Dışişleri Bakanlığı Danışmanı ve Yunanistan Avrupa ve Dış Politika Vakfı (ELIAMEP) Danışma Kurulu Üyesi Emekli büyükelçi Panagiotis İoakimidis'ten geldi.
Yunanistan'da gazeteci Giannis Laskarakis'e konuşan ve Yunanistan ile Türkiye arasında gerçekleştirilen istikşafi toplantılarına birçok kez katılan Emekli Büyükelçi İoakimidis,"Yunan-Türk ilişkilerinin normalleşmesi, iki ülkenin kalkınmasında ve özellikle Trakya ve Doğu Ege adalarında olumlu etkiler yaratacaktır" diye konuştu.
"TÜRKİYE BİR AKDENİZ ÜLKESİDİR"
Emekli Büyükelçi İoakimidis, Yunanistan'ın dış politikada Türkiye'ye karşı izlediği hatalı politikalara eleştirilerde bulundu.Türkiye'nin de bazı konularda haklı olabileceğini ifade eden İoakimidis, "Bir gerçek var o da Türkiye'nin Akdeniz'de olup bitenlerden dışlanamayacağıdır. Türkiye bir Akdeniz ülkesidir. Elbette uluslararası hukuka saygı göstermesi şartıyla katılmalıdır" dedi.
"KIBRIS'TA FIRSATLARI TERK ETTİK"
Kıbrıs'ta yarım asırdır süren Kıbrıslı Türkler ile Kıbrıslı Rumlar arasında gerçekleştirilen müzakerelere ilişkin de değerlendirmelerde bulunan emekli büyükelçi İoakimidis, "İki tarafın, Kıbrıslı Rumların ve Kıbrıslı Türklerin pozisyonları şimdi kökten farklılaşıyor. Kıbrıs Türk liderliği (KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar) ve Ankara şimdi iki devletli çözümü, yani esasen adanın bölünmesini destekliyor. Kıbrıs Rum liderliği ise, BM Güvenlik Konseyi'nin ilgili kararları ve Avrupa Birliği'nin pozisyonları tarafından desteklenen iki bölgeli, iki toplumlu federasyonun çözümünden yana kalıyor. Bununla birlikte, Kıbrıs Rum tarafı "BM Genel Sekreteri Guterres çerçevesini" ve özellikle çözüm için siyasi eşitliği tamamen kabul etmelidir. Bu, Ankara ve Kıbrıslı Türklerin iki toplumlu federasyon çözümü mantığına dönmesine yardımcı olabilir. Ne yazık ki, 2004'te Annan planıyla ve 2017'de Crans Montana'da iki toplumlu federasyon çözümü için geçmişte sahip olduğumuz iki fırsatı terk ettik" ifadelerini kullandı.