Libya'nın doğusundaki gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Halife Hafter'e bağlı milislerden kurtarılan Terhune vilayetinde ortaya çıkarılan toplu mezardaki kazı çalışmalarını görüntülendi.
AA ekibinin, başkent Trablus'un 90 kilometre güneydoğusundaki Terhune'nin Er-Rabıt bölgesinde takip ettiği toplu mezar kazı çalışmaları, Kayıpları Arama ve Tespit Kurumu ve Trablus Başsavcılığına bağlı adli tıp ekipleri tarafından gerçekleştiriliyor.
Zeytinliklerin bulunduğu tarımsal bölgedeki kazı alanında faaliyet gösteren ekiplere, emniyet makamlarına bağlı cinayet masası ekipleri ve sağlık çalışanları da eşlik ediyor.
Ambulansların da hazır bekletildiği bölgede, kazı çalışmaları sırasında açığa çıkan ağır koku nedeniyle çalışanlar maske takarak işlerini sürdürüyor.
TOPLU MEZAR SAYILARI ARTABİLİR
Adalet Bakanlığı Adli Tıp Komitesi Başkanı İlyas Muhammed el-Hamruni, buradaki kazı alanında şu ana kadar dört noktadan 8 ceset çıkartıldığını belirterek, "Çevrede ceset bulunmasından şüphelenilen başka alanlar da var. Terhune'de 11 toplu mezar bulunduğu açıklandı ancak bu sayı artabilir. Bulunduğumuz noktada 75 metreye 200 metre genişliğinde bir alandan bahsediyoruz." dedi.
Bir tıp uzmanı olarak görüşlerine başvurulan Hamruni, "Gömülme biçimi, ellerin bağlanması ve bunu belgeleyen fotoğraflar çok korkunç. Ancak bir tıp uzmanı olarak adli tıp sonuçları gelmeden ölüm sebeplerine ilişkin bir şey söylemem mümkün değil." diye konuştu.
Trablus Başsavcılığı yetkilisi Nuri el-Gâli de çıkarılan cesetlerin ilk belirlemelere göre son 12 ayda gömüldüğünü tahmin ettiklerini kaydederek, bu cesetlerin yaş, cinsiyet, ölüm şekli ve zamanının belirlenmesi için adli tıp çalışmasının sürdüğünü aktardı.
Gâli, bölgedeki arama ve kazı çalışmalarının zaman alacağını belirterek, "Çıkarılan cesetlerin bazılarının elleri bağlıydı. Bu da doğrudan infaz edildiklerine işaret ediyor. Aynı şekilde cesetler toplu şekilde gömülmüş." diye konuştu.
Başsavcılık yetkilisi, mezarların nasıl bulunduğuna yönelik soruyu ise şöyle yanıtladı:
"Cinayet masasına bağlı polisler bölgedeki vatandaşlardan ihbarlar aldılar. Bulunduğumuz tarım alanı zaten milisler tarafından gasbedilmişti. Arazinin sahibi de 2018'de savcılığa bu yönde ihbarda bulunmuştu. Milisler Terhune'den temizlenmeden önce bu konuda soruşturma yürütülüyordu. Cesetlerden bazıları arazi sahibinin milislerce öldürülen yakınlarına ait."
Gâli ayrıca, Birleşmiş Milletler makamlarının Libya Adalet Bakanlığı ve başsavcılık ile temas halinde olduğunu ifade ederek, çalışmalara katılmak üzere uluslarası heyetlerin yakında ülkeye gelmesini beklediklerini sözlerine ekledi.
TOPLU MEZARLAR İÇİN ULUSLARARASI SORUŞTURMA BEKLENİYOR
BM'nin açıkladığı rakamlara göre, Libya ordusunun 5 Haziran'da Hafter milislerinden kurtardığı Terhune ve çevresinde, 11 Haziran'da 8, 12 Haziran'da ise 3 toplu mezar tespit edildi.
Ayrıca, Libya ordusu kente girdiği sırada bir hastanede 106 ceset, hastaneye ait bir konteynerde de 26 cesedin üst üste bulunduğu bildirildi. Ayrıca, adli tıp ekipleri kent içinde su kuyusuna atılmış 5 ceset çıkardıkları bilgisini paylaştı. İlk belirlemelere göre bu naaşlardan bazılarının kadın ve çocuklara ait olduğu bazılarında da infaz ve işkence izlerine rastlandığı aktarıldı.
Libya hükümeti de bu süre içinde BM, Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) ve insan hakları örgütlerine çağrı yaparak, toplu mezarlara ilişkin uluslararası soruşturma talep etti.
UCM Başsavcısı Fatou Bensouda, dün yaptığı açıklamada, "Libya'da bulunduğu belirtilen 11 toplu mezara ilişkin güvenilir bilgiler edindik. Elimizdeki bulgular, savaş suçu ya da insanlığa karşı suç işlendiğine dair delil teşkil edebilir." demişti.