Siyonist İsrail önceki gün alınan ateşkes kararı öncesi 47 gün boyunca ABD ve Avrupa ülkelerinin de desteğiyle Gazze'ye ölüm yağdırdı. Ancak, tüm sansür ve yasaklara rağmen dünyanın dört bir yanında milyonlar Gazze'nin çığlığına sessiz kalmadı. Küresel vicdan, Batı'yı yola getirdi. İsrail'in arkasına dizilen Batılı liderler tek tek geri adım atmak zorunda kaldı. İngiltere'de Filistin'e yönelik sert söylemleri sonrası tepki çeken ve görevden alınan İçişleri Bakanı Suella Braverman'ın yerine gelen eski başbakanlardan David Cameron, Filistin'le ilgili dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Bakan Cameron, önceki gün Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ve diğer üst düzey Filistinli yetkililerle bir araya geldiği Batı Şeria'nın Ramallah kentinde BBC'ye konuştu. Cameron, İsrail- Hamas çatışmalarına insani ara verilmesinden memnuniyet duyduğunu belirtti.
'İSRAİL GÜVENDE OLMAZ'
Cameron, İsrail'e Başbakan Binyamin Netanyahu ve diğer liderlerle gelecek hakkında konuşmak amacıyla geldiğini belirterek, "Filistin halkının uzun vadeli güvenlik, emniyet ve istikrarı olmadıkça, İsrail için de uzun vadeli güvenlik, emniyet ve istikrar olmayacaktır... Geleceği düşünmeye başlamalısınız... Filistinlilerin barış ve istikrar içinde yaşadığı bir tablo çizmelisiniz. Bu çatışma bittikten sonra Gazze'de ne olacağını ve nasıl istikrar sağlanacağını düşünmek zorundasınız. Orası nasıl güvenli olacak? Nasıl yönetilecek? Sonra da Filistinlilerin istikrar ve güvenlik içinde yaşayabilecekleri bir devlet için gerekli kapasiteyi nasıl oluşturmaya başlayacağınızı düşünmelisiniz ki bu elbette zor ancak denemek zorundasınız" dedi.
FİNANSÖR ABD ÇARK ETTİ
ABD Başkanı Joe Biden ise çatışmalara insani ara verilmesinin Gazze'deki sivillerin ihtiyaç duyduğu gıda, ilaç, su ve yakıtın ulaştırılması için fırsat olduğunu dile getirdi. Ortadoğu'daki bu şiddet döngüsünün sonlandırılması gerektiğini söyleyen Biden, "İsraillilerin ve Filistinlilerin eşit ölçüde özgürlük ve onurla yan yana yaşayabilecekleri iki devletli çözümü sürdürme kararlılığımızı yenilememiz gerekiyor" diye konuştu. Biden ayrıca, Netanyahu'yu sivil kayıpların azaltılmasına odaklanması konusunda cesaretlendirdiğini" belirtti.
BELÇİKA REST ÇEKTİ
Belçika
Başbakanı Alexander De Croo ve İspanyol mevkidaşı Pedro Sanchez'in İsrail ziyareti sırasında yaptıkları açıklamalar İsrail'i rahatsız etti. De Croo, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile görüşmesi sonrası 10 bin kişinin daha ölmesini istemediklerini vurgulayarak "İsrail'in sivil kayıpları önlemek için daha fazlasını yapması lazım" diye konuşmuştu. De Croo, yaptığı konuşma nedeniyle İsrail hükümeti tarafından kınanması ve teröre destekle suçlanması üzerine, "sözlerinin arkasında durduğunu" ifade etti. Netanyahu, Gazze'deki katliamı durdurma yönünde açıklamalar yapan De Croo ve Sanchez'i "terörizmi desteklemekle" suçlamış, iki ülkenin İsrail'de görevli büyükelçilerini Dışişleri Bakanlığı'na çağırmıştı. Bunun üzerine İspanya da dün İsrail'in Madrid Büyükelçisi'ni Dışişleri Bakanlığı'na çağırarak izahat talep etti.
İSPANYA: AB, RESMEN FİLİSTİN'İ TANIMAZSA BİZ TANIRIZ
İspanya Başbakanı Pedro Sanchez, önceki gün İsrail ve Filistin'deki görüşmelerin ardından dün gittiği Mısır'da açıklamalarda bulundu. İspanya'nın kısa zamanda Filistin devletini tanıyacağının işaretini veren Sanchez, "Uluslararası toplumun ve Avrupa Birliği'nin artık Filistin devletini tanımasının zamanı geldi. Buna değer ve önemli olan bir şey. Bunu AB ile birlikte yapmalıyız ama AB, Filistin devletini tanımazsa İspanya kendi kararını alacaktır" diye konuştu.