Türkiye'nin Doğu Akdeniz'de tartışılmaz bir bölgesel güç haline gelmesi, analizlere konu olmaya devam ediyor. Doğu Akdeniz'de enerji denklemindeki meşru haklarından vazgeçmeyi reddeden Türkiye'nin, Libya ile Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası imzalamasıyla birlikte bölge, net bir biçimde Türkiye'nin hakimiyet alanı oldu.
Türkiye'nin bölgede kurduğu üstünlük ise, başta çıkarlarının endişeye gireceği korkusu taşıyan Yunanistan olmak üzere Mısır ve İsrail gibi sınır ülkelerini rahatsız etti.
"TÜRKİYE GÜÇLÜ İŞ BİRLİKLERİ KURDU"
Yapılan tüm kulis çalışmalarına rağmen dengeleri kendi lehine çeviren Türkiye'nin edindiği başarılı konumsa, bu kez İsrail basınında analizlere konu oldu.
Jerusalem Post, Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki iş birliğini gündeme taşıdı. Türkiye'nin Libya ile sağladığı siyasi anlaşmaların önemine dikkat çeken İsrailli gazete, diplomasi trafiğinden Türkiye'nin kârlı çıktığını kaleme aldı.
BARIŞIN MİMARI VURGUSU
Türkiye'nin, Libya ilişkilerinde Ulusal Mutabakat Hükümetine destek vererek, ülkede Hafter güçlerine karşı diplomatik ve askeri anlamda caydırıcı bir güç haline geldiğini söyleyen Jerusalem Post, ülkenin bu anlamda ateşkese ön ayak olan bir pozisyonda olduğuna yer verdi.
Türkiye'nin, Libya'da kurduğu iş birliğinde, başka ülkelerin yaptığı gibi silah satma girişiminde bulunmayarak politik gücünü masaya koyduğu mesajını veren Jerusalem Post, bölgede istikrarı sağlamak amacıyla askeri gücünü artırmasının bir anlamda sulhun garantörü olmasını sağladığını söyledi.
"YUNANİSTAN'IN ÇIKARLARINA DARBE VURDU"
Türkiye'nin artık resmen Doğu Akdeniz'deki ekonomik ve stratejik bölgelerin hakimi olduğunu kabul eden Jerusalem Post, bu durumun Yunanistan ve Mısır'ı da zor bir konuma soktuğunu söyledi. Gazete, konuya ilişkin, "Türkler, Kuzey Afrika'da yer edinmeyi ve Akdeniz'de etki alanı kurmayı başararak Mısır, Yunanistan gibi ülkelerin çıkarlarına darbe vurdu" ifadelerini kullandı.
İsrailli gazetenin, Kuzey Afrika'da resmen bir güç haline gelen Türkiye'nin pozisyonuna ilişkin yaptığı tespitler, ülkenin Türkiye ile kurmaya çalıştığı pozitif ilişkinin adeta bir mesajı olarak algılandı.