İran'da Mahsa Emini'nin ölümü üzerine başlayan gösteriler devam ederken, Erdebil kentindeki bir lisede rejimi öven marşı söylemeyi reddeden 15 yaşındaki Esra Penahi'nin polis tarafından dövülerek öldürüldüğüne yönelik iddialar tartışma konusu oldu.
İran Öğretmenler Sendikasından yapılan yazılı açıklamaya göre, Erdebil kentindeki Şahid Lisesi'nde 12 Ekim'de öğrencilerin rejimi öven marşı söylemeyi kabul etmemeleri ve rejim aleyhine slogan atmaları üzerine sivil kıyafetli emniyet güçleri tarafından darbedilmeleri sonucu 2'si ağır 7 öğrenci yaralandı.
Yaralı öğrencilerden 15 yaşındaki Esra Penahi olaydan bir gün sonra tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. Öğretmenler Sendikası, Penahi'nin sivil polislerin darbetmesi nedeniyle yaşamını yitirdiğini duyurdu.
İNTİHAR MI DARP MI?
Olaya yönelik tepkilerin artması üzerine farklı açıklamalar geldi. Penahi'nin amcası İran devlet televizyonuna yaptığı açıklamada, hem polis saldırısı iddialarını yalanladı hem de Penahi'nin çocukluktan süregelen kalp rahatsızlığı olduğunu ve bu yüzden hayatını kaybettiğini söyledi.
Bazı kesimler bu gibi açıklamaların rejimin yönlendirmesi veya baskısıyla yapıldığını savunuyor. Öte yandan İran Meclisi Erdebil Milletvekili Kazım Musevi, dün milletvekillerine hitaben yaptığı konuşmada, Penahi'nin ilaç içerek intihar ettiğini öne sürdü. Penahi hakkında ağır ithamlarda bulunan muhafazakar siyasetçi, "Bu kız, öğrenci bile değildi. Hap içerek intihar etti. Canı cehenneme." ifadelerini kullandı.
İran'da spor camiasının önde gelen isimlerinden teknik direktör Ali Dayi ise yaptığı yazılı açıklamada, yerel kaynaklardan aldığı bilgiye dayanarak genç kızın ölümünün intihar veya bir hastalıkla ilişkisi olmadığını ifade etti ve Erdebil milletvekilini eleştirdi.
İRAN'DAKİ OLAYLAR
Tahran'da 13 Eylül'de "ahlak polisi" olarak bilinen İrşad devriyeleri tarafından gözaltına alındıktan sonra fenalaşarak hastaneye kaldırılan 22 yaşındaki Mahsa Emini'nin 16 Eylül'de yaşamını yitirmesi ülkede infiale yol açmıştı.
Emini'nin 17 Eylül'de memleketi Sakkız kentindeki cenaze töreni sonrasında başlayan gösteriler, ülkenin birçok kentine yayılmıştı. İran devlet televizyonu, 24 Eylül'de, gösterilerde aralarında güvenlik güçlerinin de olduğu 41 kişinin hayatını kaybettiğini duyurmuştu.
İran İnsan Hakları Aktivistleri Ajansı ise (HRANA) dün yayımladığı raporda 17 Eylül-14 Ekim arasında 32'si çocuk 26'sı güvenlik görevlisi olmak üzere 233 kişinin hayatını kaybettiğini ileri sürmüştü.