İLK SİMGE KURBAN HAMZA OLDU
El Hatib ailesi, Suriye'nin Dera Vilayeti'nin Cize köyünde yaşıyordu. 13 yaşındaki Hamza el Hatib, yağmurun doldurduğu su kanallarında yüzmeyi seviyordu. Kuraklık nedeniyle kanallar boş kalınca, güvercin beslemeye başladı. Cömertliğiyle biliniyordu. 2011'in başındaki gösterilerde henüz ortada silah yoktu. Ancak rejim Deralıları durdurmak için şehrin giriş çıkışlarını kapattı. 29 Nisan'da çevreden toplanan yüzlerce kişi, kuşatma altındaki Deralılara gıda götürmek için yola çıktı. 12 km yürüyerek Dera'ya ulaştılar. Hamza da oradaydı. Ordu daha fazla ilerlemelerine izin vermedi. Açılan ateşte onlarca kişi öldü. Hamza kayboldu.
Ailesi günler sonra bir hapishanede buldu onu. Oğlunun hayatta olduğunu gören baba, "O daha çocuk, serbest bırakın" dedi. Fakat bu talep, işkenceleriyle tanınan Hava Kuvvetleri subaylarını daha da sinirlendirdi. 24 Mayıs'ta Hamza'nın cesedi ailesine teslim edildi. Çenesi ve diz kapakları kırılmış, vücudunda sigara söndürülmüş ve organları kesilmişti. Göğsünde 3 kurşun deliği vardı. Hamza, protestoların sembolü olmuştu. Hamza'nın başına gelenler, o güne kadar 'Batılı eğitim almış, reformların önünü açacak lider' olarak görülen Esad'ın maskesini düşürmüştü.
Şimdiye kadar en az 220 bin kişi öldü.
Bazı kaynaklara göre ölü sayısı 300 bin.
Her 10 dakikada bir Suriyeli ölüyor.
Ölenlerin 65 bini sivildi.
6 bin sivil rejimin varil bombalarında öldü.
18 bin 500 çocuk hayatını kaybetti.
840 bin kişi yaralandı.
5.6 milyon çocuk acil yardıma muhtaç durumda.
11.5 milyon kişi evlerini terk etti.
4 milyon kişi ülke dışına kaçtı.
215 bin kişi rejimin hapishanelerinde tutuluyor.
20 bin kişi, hapishanelerde kayıplara karıştı.
11 bin 427 kişi işkence altında hayatını kaybetti.
Rejim, 2 bin ibadethaneyi karargâha çevirdi.
Ülke genelinde ışıkların yüzde 83'ü söndü.
Ülkenin ekonomik kaybı 202 milyar dolar oldu.
Nüfusun yüzde 80'i yoksulluk sınırının altına indi.
Ortalama yaşam süresi 20 yıl azaldı.