Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatlarıyla terörden temizlenen bölgelerde huzurun sağlanması, gurbetteki yaklaşık 1 milyon Suriyelinin yeniden vatanına dönmesini sağladı.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yaklaşık 4 yıldır dile getirdiği güvenli bölge uygulamasının tekrar gündeme gelmesi de Türkiye'de kalan Suriyeli sığınmacıların ülkelerine geri dönüş için umutlanmasını sağladı.
Suriyeliler, Türkiye öncülüğünde oluşturulacak güvenli bölgenin domino etkisi oluşturarak, ülkelerinin diğer bölgelerinde de huzur ve güven ortamının sağlanacağına inanıyor.
"BİZ VATANIMIZA DÖNMEK İSTİYORUZ"
Suriye Türkmenleri Derneği Başkanı Ekrem Dede, AA muhabirine yaptığı açıklamada, vatandaşlarının Türkiye'de yıllardır en iyi şekilde misafir edildiğini söyledi.
Türkiye'ye iç savaştan kaçan Suriyelilere kucak açmasından dolayı minnettar olduklarını vurgulayan Dede, ülkelerindeki savaşın sona ermesi için Türkiye'nin olağanüstü çaba gösterdiğini dile getirdi.
Dede, Suriye'de oluşturulacak güvenli bölgenin birçok sığınmacının vatanına geri dönmesini sağlayacağını vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Eğer tampon bölge daha önce olmuş olsaydı, milyonlarca vatandaşımız şu an Türkiye'de olmayacaktı. Tampon bölge şimdi olursa da bizi vatanımıza daha yakın eder, topraklarımıza geri döneriz. Farklı ülkelerde gurbet yaşamaktan kurtulmuş oluruz. Ricamız konuşulan tampon bölgenin daha da genişletilmesi yönündedir. Biz vatanımıza dönmek istiyoruz. Tampon bölge olursa o korunaklı alanlara dönebiliriz. Türkiye'den ve uluslararası toplumdan ricamız, bir an önce tampon bölgenin kurulması için adım atılmasıdır."
Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatları ile terör örgütlerinden temizlenen bölgelerde güvenli bölge oluşturulduğunu dile getiren Dede, "Vatandaşlarımızın ciddi bir kısmı o topraklara döndü. Bir milyondan fazla Suriyeli şu an oluşturulan o güvenli bölgeye döndü. Eğer Fırat'ın doğusunda da tampon bölge oluşturulursa 4 milyon insanın çoğu o bölgelere döner." dedi.
"ULUSLARARASI TOPLUM VE BM DESTEK OLMALI"
Suriyeli avukat Muallim Sait de Rasulayn kentinden yaklaşık 5 yıl önce ailesiyle Türkiye'ye sığındığını söyledi.
Suriye'nin acilen güvenli bölgeye ihtiyacı olduğunu vurgulayan Sait, söz konusu bölgenin dünyanın farklı coğrafyalarına yayılan Suriyelileri de bir araya getireceğine inandığını dile getirdi.
Sait, güvenli bölgenin başta Türkiye ve uluslararası toplumun desteğiyle oluşturulması gerektiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Tampon bölge siyasi çözüm, emniyet ve barışı getirir. En önemlisi de tampon bölge bizi terör örgütlerinden korumak için iyi bir bariyer görevi üstlenir. Tampon bölge Suriyeliler için örnek olur ve herkesin vatanına dönebilmesi için fırsat oluşturur. Uluslararası kuruluşlar da tampon bölgenin korunması için çaba sarf edecektir. Oluşturulacak bölgeye insani yardım ve uluslararası destek de gerekir. BM de konuşulan tampon bölgede faaliyette bulunmalıdır. BM bu tampon bölgeye ortak olmalı, garantör olmalıdır. Sivil insani yardım kuruluşları da buraya kendi ölçülerince destek sunmalıdır."
"İYİ BİR ÇÖZÜM YOLU"
Suriyeli esnaf İbrahim Şerif ise Türkiye'ye yıllardır ev sahipliğinden dolayı teşekkür etti.
Vatanlarına dönme vakitlerinin geldiğine inandığını anlatan Şerif, Türkiye'nin çabalarına diğer ülkelerin de artık destek vermesi gerektiğini söyledi.
Güvenli bölge önerisine destek isteyen Şerif, "Biz bu talebi savaşın başında dile getirdik. Tampon bölge bize barışı, huzuru ve güvenlik desteğini getirir. Tampon bölge bizi korumak için iyi bir çözüm yoludur. Tampon bölge bizi vatanımıza yakın eder. Bu bizim için de aynı zamanda vatanımıza dönmek için umut olur. Bizi savaş uçaklarından ve terör örgütlerinden korur." şeklinde konuştu.