Dresden Kodeksi, Mayalar döneminden günümüze kalan en eski kitabe olarak kabul ediliyor. 13'üncü yüzyıla ait olduğu düşünülen ve Almanya'nın Dresden kentinde bulunan Dresden Kodeksi, Mayalar tarihini ve astronomik bilgileri içeriyor. İspanyol Krallığı'nın Yeni Dünya'ya ulaşması sebebiyle tarih sahnesinden silinen Mayalara ait dört yazından biri olan Dresden Kodeksi'nde gizemi bir türlü çözülemeyen metinler de yer alıyor.
"Secrets of Archaeology" adlı bir belgesel Dresden Kodeksi'ni konu alıyor. Belgeselde 16'ncı yüzyılda yaşamış İspanyol Piskopos Diego de Linda'nın insan kurban etme uygulamasını tanımladığı ve piskoposun Yeni Dünya'da yaşayan yerlileri Hristiyanlık dinine inandırma çabaları sırasında bazı suçlar işlediği bilgisi veriliyor. Piskoposun işlediği suçlar arasında Mayalara ait yazınları yakarak yok etmek de bulunuyor. Mayalar, Yeni Dünya'daki tarihi, MÖ. 50'de yazı ile kayıt altına alan ilk medeniyetti.
İncir ağacı kabuğu kullanarak kitap üreten Mayaların yazını, ideogram ve fonetik karakterler içerdiği için tercüme edilmesi oldukça zor bir iş gibi görünüyordu. 1950 yılında Rus asıllı kitabe uzmanı Yuri Knorozov tarihteki ilk Maya dilbilgisi kavramını ortaya attı. Yuri Knorozov'un ortaya attığı dilbilgisi konsepti De Landa alfabesini temel alıyordu.
Buna göre Dresden Kodeksi'nde Venüs ve Ay hareketlerine dair çizimler ve Maya Krallığı'na ait 260 günlük ayin takvimine dair bilgiler bulunuyordu. Kitabede ayrıca Maya yeni yıl kutlamaları gelenekleri ve yağmur tanrısı Chaac'a 134 yerde atıf yapılıyor.
MÖ. 2000'li yıllarda tarih sahnesine çıktığı düşünülen Mayalar mimari, matematik, astronomi gibi alanlarda büyük ilerleme kaydetmişti. 2019 yılının ilk döneminde Meksika'da Mayalara ait olduğu tespit edilen 150 nesne bulunmuştu. Mart ayında ise Meksika Ulusal Tarih Enstitüsü INAH, Jaguar Tanrısı Balamku olarak bilinen bir mağara sistemini keşfettiklerini duyurmuştu.