Fransa'da market baskını yapan Amedy Coulibaly'nin partneri olarak bilinen Hayat Boumeddienne'nin El Kaide'den İŞİD'e uzanan hikayesi ise hayli ilginç. Zira Boumeddienne, Fransa'nın yakın takibinde olan Cemal Bigal'e ile tanıştıktan sonra bir kez gözaltına alındığı ve serbest bırakıldıktan sonra bazı grupların kuryeliğini yapmaya başladığı ortaya çıktı. Boumeddienne'nın, erkek arkadaşı Coulibaly'nin 2010'da girdiği cezaevinde El Kaide adına suç örgütü oluşturmak suçundan Fransa'da yargılandığı ve ceza almış bir isim olan Bigal'le aynı cezaevinde kaldığı ve Coulibaly'nin cezaevinde Boumeddienne'yi Bigal'in talimatları doğrultusunda kurye olarak kullandığı öğrenildi.
BOUMEDDİENE'NİN SORGUSU PAYLAŞILDI- TIKLAYIN
Boumeddienne'nin Avrupa'nın bir çok noktasına gittiği ve terörist gruplara bilgi taşıdığı ifade ediliyor. Boumeddienne'nin 2012'de İŞİD ile tanıştığı ve ilişkilerini geliştirdiği 2014'ün Mayıs sonuna kadar aktif ilişki kurduğu belirtiliyor. Boumeddienne'nın silahlarla çekilmiş fotoğraflarını Fransa'nın Kantal bölgesinde Geçtiğimiz Mayıs sonunda serbest bırakılan ama göz hapsinde tutulan Bigal'e ait çiftlik evinde çektiği belirtiliyor. Bu noktada dikkat çeken konu ise, Boumeddienne'nın Fransa'nın yakın takibi altına olan Bigal ile bu kadar sıkı ilişkileri olmasına rağmen güvenlik güçlerinin Boumeddienne'yi takip dışında tutmuş olması.
2010'dan itibaren bazı grupların kuryesi haline gelen Boumeddienne'nın sevgilisi Coulibaly ile birlikte geçtiğimiz yıl Kantal bölgesinde gözaltına alındığı ve Boumeddienne'nın ifadesinde sadece bölgeyi ziyaret ettiğini, ok atmak için geldiğini ve silah deneyimi kazanmak için bölgeye geldiğini ifade etmiş ve güvenlik güçleri kendisini serbest bırakmış.
Amedy Coulibaly'nin, Fransa'nın birinci derece gözetiminde bulunan Cemal Bigal ile cezaevinde tanıştığı, cezaevinden çıktıktan sonra ilişkilerinin devam ettiği kaydedildi. Cezayir'de doğup Fransa'da yetişen Bigal, El Kaide kamplarında bulunmuş. Bir saldırı hazırlığıyla suçlanan Bigal ile birlikte olan 3 Cezayirli ülkelerine teslim edilirken onun vatandaşlığı alınıp ülkede kalmasının istenmesi dikkat çekici bulunuyor.
Fransa'da Kouachi kardeşlerin ve market baskını yapan Amedy Coulibaly'nin düzenlenen operasyonlar sonrası öldürülmesini, Coulibaliy'nin partneri olarak bilinen Hayat Boumeddienne kaçmıştı. Fransız polisinin peşine düştüğü Boumeddienne'nin 8 Ocak 2015 tarihi itibari ile IŞİD'in kontrolündeki Suriye'nin Rakka kentine gitmesi ile birlikte örgütün Fransa ve İspanya'daki hareketliliği ve hücreleri mercek altına alındı. Boumeddienne'nin Fransa'daki hareketliliği ve İspanya üzerinden Türkiye'ye geçişini organize eden IŞİD militanlarının hala Avrupa'da oldukları ifade edildi. Örgütün Fransa ve İspanya'daki hücrelerinin hala faal olduğu bu durumun Avrupa'daki istihbarat birimlerini endişelendirdiği kaydedildi.
Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli, Paris'teki saldırıları gerçekleştirenlerden birinin Suriye'ye geçişi konusunda Türkiye'ye bilgi gelmediğini belirterek, "Bilgi gelse, hiçbir şekilde geçmesi mümkün değil. Türkiye'ye girişlerinde, gümrüklerinde, sınırlarında en ufak bir ihmal, sıkıntı söz konusu değildir" dedi. Canikli, şunları kaydetti: "Bu İspanya'dan geliyor. Bir AB ülkesinden... Sonuçta Suriye'ye geçecekse, Irak'a gidecekse Türkiye'den geçecek. Buradan yola çıkarak herhangi bir suçlama ya da benzer bir şey söylenmesinin akılla, mantıkla bağdaşır bir yanı yok. Önemli olan, bilginin verilmesidir. Sonuç itibarıyla bize bilgi gelmedi."
Fransa'daki saldırılar IŞİD içindeki 'yabancı militanlar'ı yeniden gündemin odağına taşıdı. Irak istihbarat kaynakları son 2 yılda örgüte 17 bin 400 militanın katıldığını, Avrupa'nın 'radikal eğilimli' kişilerden kurtulmak için çıkışlara engel olmadığını belirtiyor.
Paris saldırısıyla birlikte IŞİD içindeki yabancı militanlar gerçeğini yeniden gündeme geldi. Kouachi kardeşlerin Charlie Hebdo saldırısı ve ardından market baskını yapan Amedy Coulibaly'nin saldırılarının ardında, Kouachi kardeşlerin Arapça'dan ziyade Fransızca'yı ana dil olarak kullanmaları, aynı zamanda Fransız toplumu ve sisteminde yetişmiş olmaları IŞİD ile el-Kaide arasındaki derin ideolojik örgütlenme farkını da ortaya koymuş oldu.
Iraklı istihbarat kaynakları IŞİD içinde 17 bini aşkın yabancı teröristin yer aldığını belirtiyor. Ancak en dikkat çekici durum ise Avrupa ve ABD'nin örgüte katılmış vatandaşları için kılını dahi kıpırdatmamış olması. Zira iki yıldan bu yana birçok ülkede katılımın olduğu IŞİD konusunda sadece Kanadalı güvenlik birimlerinin Türkiye'ye gelerek Şanlıurfa ve Gaziantep'te incelemelerde bulunduğu ortaya çıktı.
Resmi kaynakların verilerine göre Türkiye son iki yıldan bu yana IŞİD'e katılma potansiyeli yüksek yedi bini aşkın Avrupalıyı sınır dışı etti, bir kısmını ise ülkelerine teslim etti. Ancak ülkelerine gönderilen yedi bini aşkın IŞİD militanından sadece 21'i hakkında hukuki işlem yapıldığı tespit edildi. IŞİD'e yakın kaynaklar, teröristlerin Avrupa'dan çıktığı andan itibaren ülkelerinin bu şahısların örgüte katılacağından haberdar olduğunu, ancak bu ülkelerin söz konusu olan militan eğilimli insanlardan kurtulmak için duruma seyirci kaldığını iddia ediyor.
Fransa polisinin market saldırısında yer aldığını düşündüğü ve aramaya başladığı sırada Türk yetkililer tarafından IŞİD'e katıldığı bilgisinin iletilmesi üzerine Fransız güvenlik birimleri Boumeddiene'nin ülke içinde ve İspanya'daki hareketliliğini mercek altına aldığı kaydedildi. Son iki yıl içinde IŞİD'e 17 bin 400 yabancı militanın katıldığı Iraklı istihbarat kaynakları tarafından dile getiriliyor. Ayrıca bu IŞİD militanlarının Avrupa'da ikamet ettikleri ülkelerinden çıkışları engellenmediği için örgüte katılımın her geçen gün arttığı iddia ediliyor. Boumeddiene'nin kaçışı ile birlikte örgütün Fransa ve İspanya'daki hücreleri de dikkat çekiyor. Iraklı istihbarat kaynakları, Boumeddiene'den önce örgütün Avrupa'daki hareketliliğini, geçişleri ve para transferlerini dikkatle incelendiğinde örgütün Fransa'daki hücrelerinde 11 kişinin yer aldığı, İspanya hücresinin de aktif olduğunu ifade ediyorlar. Fransız polisi silahların dışarıdan getirildiğini ve finansmanın da dış kaynaklık olduğunu tespit etti.
IŞİD'e karşı küresel düzeyde yapılan toplantılarda, "riskli profillerin paylaşımı" konusunda uzlaşmaya varılmıştı. Son olarak geçtiğimiz Kasım ayında Paris'te yapılan İçişleri Bakanları toplantısında ülkeler arası işbirliğinin artırılması kararlaştırıldı. Türkiye'de güvenlik ve istihbarat makamlarına dün itibari ile gelen isim sayısı 7 bin 800'ü buldu.
Didier Eric Francois, Edouard Aldo Jean-Mar, Nicolas Henin ve Pierre Ernan Marc Tor adlı gazeteciler MİT'in geçtiğimiz yıl Nisan ayında Telabyad'da düzenlediği özel bir operasyon ile IŞİD'den alınmış ve sessiz sedasız ülkelerine gönderilmişti. Bu operasyon o dönemde dünya kamuoyunda çok tartışılmamıştı ancak Fransız yetkililer operasyonu düzenleyen ekibe özel teşekkür etmişti. Başbakan François Hollande'ın da Türkiye'ye teşekkür ettiği gündeme gelmişti.