ABD'nin DEAŞ Karşıtı Koalisyon Özel Temsilcisi Brett McGurk SABAH'a yaptığı özel açıklamada, terör örgütü ile yapılan mücadeleye ilişkin önemli mesajlar verdi. Fırat Kalkanı Operasyonu'nda Türkiye'nin sahada olmasının DEAŞ'la mücadelede etkili olduğunu belirten McGurk,"Kürt koridoru planımız yok. YPG Fırat'ın doğusuna çekiliyor" diye konuştu. McGurk'ün açıklamasından satır başları şöyle:
- YPG'nin Menbiç'te varlığı ne durumda? Çekilme tamamlandı mı?
YPG, Menbiç'ten zaten çekildiği yönündeki kendi politikasını açıkladı. Siz de, bu kuvvetlerin nehri geçip doğuya gittiği görüntüleri gördünüz. Bu kuvvetlerin çoğu şimdi, Rakka'nın tecridi aşaması için hareketteler, bu sizin hükümetinizle de yakından görüştüğümüz bir konu. Dolayısıyla, bir kez daha söylüyorum, bizim görüşümüz, özellikle yerel kuvvetler Menbiç caddelerinin kontrolünü ele geçirirken, bu çekilmenin büyük oranda tamamlandığı yönündedir.
- Fırat Kalkanı Operasyonu'nun DEAŞ ile mücadeleye etkilerini nasıl değerlendiriyorsunuz?
DEAŞ, Türkiye sınırında bir kilometrelik alanı bile kontrol etmiyor. Bu, DEAŞ ile mücadele harekatının en önemli dönüm noktalarından birisidir. Fırat Kalkanı Operasyonu, bir süredir kontrol altına almaya çalıştığımız bu 98 km'lik alanı tamamen geçişe kapattı. Son altı aydaki en önemli dönüm noktalarından birisi budur. Sınırı bu teröristlere kapatmakta oynadığınız rolün önemini ne kadar vurgulasam azdır.
- DEAŞ ile mücadelede Türkiye'nin üstlendiği diğer roller hakkında ne düşünüyorsunuz?
Türkiye 2014 yılından bu yana DEAŞ'a karşı koalisyonun kurucu üyelerinden birisi ve koalisyondaki yabancı savaşçı çalışma grubunun eşbaşkanlarından biridir. Bazen diyorlar ki, "Türkiye sınırlarını kapatmalı". Bizim buna cevabımız da, "Evet, Türkiye ile bu konuda yakından çalışıyoruz" oluyor. Ancak bütün bu yabancı teröristler başka ülkelerin başkentlerinden geliyor, dolayısıyla bu akışın durdurulması bütün dünya ülkelerinin sorumluluğudur. Türkiye, özellikle de Suriye'ye geçmek isteyen başka ülke vatandaşlarının bilgilerinin paylaşımı konusunda dünyadaki diğer koalisyon üyeleriyle çok yakın işbirliği içinde. Türkiye bunları durduruyor ve kendi soruşturmalarını yapabilmeleri için söz konusu ülkelerle bu bilgileri paylaşıyor. Bu nedenle, Türkiye'nin rolünün önemini ne kadar anlatsak azdır, çünkü hepimizi korumada çok kritik bir rol bu. Tabii, DEAŞ'a havadan önemli bir baskı uygulayabilmek için İncirlik Hava Üssü'nden uçuyoruz ve bu harekatta İncirlik Üssü'nün açılması önemli bir gelişmeydi. Türkiye aynı zamanda bu ideolojik mesajlara karşı çıkılmasında da önemli bir rol oynuyor. DEAŞ'ın en son propaganda mesajlarına bakarsanız... DEAŞ öncelikli olarak Türkiye'ye yönelik saldırılar düzenlenmesi çağrısında bulunuyor. Bunun önemli olduğunu düşünüyoruz, çünkü DEAŞ biliyor ki, Türkiye tamamen onlara karşı duruyor. Bu bütün dünyaya bir hatırlatma, DEAŞ Türkiye'yi hedef almaya çalışıyor, çünkü Türkiye çok etkili bir şekilde onları hedef aldı.
KÜRT KORİDORUNA DESTEK YOK
- ABD'nin Kürt koridoru oluşturmaya çalıştığı söyleniyor.
Biz, Kürt koridoru oluşturmaya çalışmıyoruz, politikamız bu değil. Bizim politikamız, DEAŞ'ı yenmek. Bir Kürt koridorunun oluşturulmasını desteklemiyoruz. Bu bizim gündemimizin ya da politikamızın bir parçası değil. Bunu da Suriye Kürtlerine açıkça ifade ediyoruz.
RAKKA İÇİN GÖRÜŞÜYORUZ
- Rakka operasyonu için Türkiye ile yürüttüğünüz çalışmalar neler?
Şimdi yaptığımız, Rakka'nın tecridi aşaması. Buna paralel olarak, Rakka'nın özgürleştirilmesinde çalışacak gücün belirlenmesi ve organize edilmesine çalışıyoruz. Tabii ki bunu tam bir şeffaflık içinde ve burada Ankara'daki yakın müttefiklerimizle işbirliği içinde yapmak istiyoruz. Ancak bunun üzerinde şimdi çalışıyoruz ve sürecin önüne geçmek istemiyorum. Sonuç olarak, DEAŞ'ı Rakka'dan mümkün olduğu kadar çabuk çıkarmak zorundayız ve bunu sahada yapabilecek bir kuvvete ihtiyacımız var. Ordularımız bu operasyonun nasıl gerçekleştirileceğini görüşüyorlar. Bahsettiğimiz o kuvveti belirleyip onlara ihtiyaç duydukları desteği vererek başarılı olmalarını sağlayacağımız konusunda umutluyum.