Her şey Avustralya hükümetinin, Google ve Facebook'u haber yayıncılarına içeriklerinin paylaşımı karşılığında ödeme yapmaya zorlayacak bir yasa tasarısını parlamento gündemine sunmasıyla başladı. Dün gece Temsilciler Meclisi'nde kabul edilen, kısa süre içinde de Senato'da oylanacak olan yasa, kamu yararı güden gazeteciliğin korunmasını amaçlıyor ve ülkedeki tüm medya şirketlerinin de desteğini almış durumda. Çünkü dijital dünyanın devleri, reklam geliri pastasında aslan payını ellerinde tutuyor. Dijitalde reklam için harcanan her 100 dolardan 53'ü Google'a, 28'i Facebook'a gidiyor. Geri kalan 19 doları diğer aktörler aralarında paylaşmaya çalışıyor.
Avustralya Rekabet ve Tüketici Komisyonu 18 aylık bir soruşturmanın ardından, medyanın geleceğini tehdit eden bu dengesizliğe bir dur demek için yola çıktı. Medya şirketlerine, ürettikleri içeriğin adil karşılığı olacak bir ödeme yapılmasını öngören teklif kapsamında, anlaşmayı bozan teknoloji platformlarının 10 milyon dolar ya da Avustralya'daki yıllık cirolarının yüzde 10'u değerinde bir tazminat ödemesi de yer alıyor.
Teklifte ayrıca medya şirketlerine Google ve Facebook'la kendi anlaşmalarını yapmaları da tavsiye ediliyor. (Birçok şirket bu anlaşmaları yaptı ya da yapmak üzere.)
TEKNOLOJİ ŞİRKETLERİNİN TEPKİSİ NE OLDU?
Teknoloji şirketlerinin yasa teklifine olumlu yanıt verdiklerini söylemek ise pek mümkün değil. Google, teklife karşı bir kampanya başlatıp, Avustralya piyasasından tamamen çıkma tehdidinde bulundu. Google Avustralya Yönetici Direktörü Mel Silva, yasa teklifinin sürdürülemez olduğunu ve linkler için para ödeme noktasında "tehlikeli bir emsal" teşkil ettiğini söyledi. Ancak Avustralya hükümeti geri adım atmadı. (Avustralya'da Google'ın aylık kullanıcı sayısı 19 milyon civarında.)
Bunun üzerine Google'ın şubat ayı başında lansmanını yaptığı ve yumuşama sinyali olarak görülen News Showcase isimli uygulama gündeme geldi. Özellikle küçük haber yayıncılarını bir araya getiren bir toplama uygulaması olan News Showcase'in ilk 8 günde 1 milyon izlenme yarattığı açıklandı. Ardından bu hafta başında ülkenin dört medya devinden biri olan Seven West Media da yıllık 30 milyon dolar karşılığında News Showcase'e dahil oldu. Seven yetkilileri anlaşmayı "orijinal gazetecilik karşılığı adil bir ödeme" olarak nitelendirdi.
Facebook ise medya şirketlerine sağladığı faydanın, medya şirketlerinin Facebook'a sağladığı faydadan çok daha yüksek olduğunu savunuyor. Şirketin Avustralya ve Yeni Zelanda birimlerinden sorumlu tepe yöneticisi Will Easton, Avustralya'da medya şirketlerinin ürettiği içeriğin sitenin sadece yüzde 4'ünü oluşturduğunu, buna karşın Facebook'tan haber sitelerine 2020 yılında 5,1 milyar tıklama gittiğini belirterek, çözüm sağlanamazsa ülkedeki kullanıcıların haber paylaşımını toptan yasaklayacağını duyurdu. Nitekim söylenen oldu; dünden beri Avustralya'dan Facebook'a giren kullanıcılar haber paylaşamıyor, Avustralya haber siteleri linklerini Facebook üzerinden yayamıyor. Bunun sonucunda haber sitelerinin trafiğinde yüzde 20'nin üzerinde düşüşler yaşanıyor.
YASAK REZALETE DÖNÜŞTÜ
Ancak bu durum büyük bir fiyaskoyu da beraberinde getirdi. Zira paylaşım yapması engellenenler arasında Meteoroloji Bürosu, eyaletlerin sağlık müdürlükleri, Batı Avustralya muhalefet lideri, hayır kuruluşları ve hatta Facebook'un kendi sayfaları da bulunuyor.
Ülke genelinde aşılama hazırlıkları devam ederken sağlık kurumlarının engellenmesi gibi durumlar, yetkililer tarafından "fazlasıyla kaygı verici" olarak nitelendiriliyor. Sağlık Bakanı Greg Hunt, kanserle mücadelede etkin örgütlerin sayfalarının bile yasağa takılmasının kendisini şoke ettiğini belirterek, "Bunun utanç verici bir durum olduğunu düşünüyorum. Facebook bu sorunu derhal çözmeli" diye konuştu.
Facebook sözcüsü ise haberle ilgisi olmayan kaynakların da yasaklanmasının bir hata olduğunu belirtti. Sözcü, "Aldığımız önlemler, yayıncıların ve Avustralya'daki insanların yurt içinden ve dışından haber içeriklerini paylaşmalarını ve görüntülemelerini engellemeye yönelik. Yasa haber içeriğinin tanımı konusunda net bir sınır çizmediği için, yasadışı bir iş yapmamak adına geniş bir tanım benimsedik. Ancak isteğimiz dışında etkilenen sayfalardaki engellemeleri tersine çevireceğiz" ifadelerini kullandı.
Öte yandan Facebook'a tepkiler Avustralyalı yetkililerle sınırlı değil. İngiltere ve ABD'den siyasetçiler ve medya şirketleri de Facebook'u demokrasiye darbe vurulduğu gerekçesiyle sert bir dille kınayan açıklamalar yaptı.
'HABER YOKSA FACEBOOK DA YOK' MU?
Peki neden Google daha ılımlı bir yaklaşım sergilerken Facebook kestirip attı? Sidney Üniversitesi'nde dijital gazetecilik ve online medya regülasyonları konusunda araştırmalar yapan Dr. Fiona Martin, Fortune dergisine yaptığı açıklamada, Facebook ile Google'ın farklı stratejiler izlemelerini "Facebook, haber işinden çekiliyor. Doğrudan haberle ilgilenmiyor" sözleriyle açıkladı.
Hürriyet'te yer alan habere göre; Bunun Avustralya'daki insanların Facebook kullanımlarını nasıl etkileyeceğini de yorumlayan Martin, "İlginç bir deney bu. Bilgi ekosistemimiz üzerinde dev bir güce sahip olduklarını bu yaptıklarında görebiliyoruz" derken, Avustralyalıların, haber yok diye Facebook'u kısa vadede terk edeceklerini düşünmediğini de söyledi. Ancak bu platformun kullanıcılara aynı anda haber okuma, mobilya satma ve arkadaşlarıyla haberleşme gibi birden fazla şeyi yapabilmelerine izin verdiği için bu kadar çekici olduğunu ifade eden Martin, uzun vadede insanların Facebook'a girişlerinde azalma olabileceğini de vurguladı.
Google'ın ise başına gelecekleri önceden tahmin ederek uzlaşma yolunu seçtiğini söyleyen Martin, "Gezegenin her yerinde birçok farklı ülke, kamu yararı gözeten gazeteciliği ve medya şirketlerini korumak için birçok farklı yasayla gündeme gelecek" diye konuştu.
Queensland Teknoloji Üniversitesi'nden Dijital İletişim Öğretim Görevlisi Dr. Daniel Angus da Bloomberg'e Avustralya'nın diğer ülkeler için de bir örnek teşkil edebileceğini söyledi. Angus, "Diğer ülkeler ve hükümetler teknoloji şirketleriyle iyi niyet içinde müzakereler yapıp yapamayacaklarını düşünmeye başlayacaklar. Avustralya hükümeti şu an bu şirketin tehlikeli bir denetimsizlik altında olduğunu söyleyebilir" diye konuştu.
PERDE ARKASINDA MÜZAKERELERE DEVAM
Engellemeler daha ilk saatlerden insanların hayatlarını etkilerken, hükümetle teknoloji devleri arasındaki görüşmeler de devam ediyor. Görüşmeleri Avustralya hükümeti adına yürüten Maliye Bakanı Josh Frydenberg ile Facebook CEO'su Mark Zuckerberg arasında bugün sabah saatlerinde bir toplantı daha gerçekleşti. Görüşmeyi "çok yapıcı" olarak nitelendiren Frydenberg, hükümetin geri adım atmayacağını ancak bazı değişikliklere açık olduklarını söyledi.
Frydenberg, "Zuckerberg bana yasanın bazı unsurlarıyla özellikle de bazı noktaların yorumlanması ilgili kaygıları olduğunu açıkladı. Daha derin düşündükten sonra bana geri gelecek. Onu dinleyeceğiz ve söylediklerini başbakanımız ve çalışma arkadaşlarımızla değerlendireceğiz. Kararımızı o zaman vereceğiz ama şu an yasayı geçirmekte kararlıyız" dedi.
HER ŞEY GÜLLÜK GÜLİSTANLIK DEĞİL
Bununla birlikte yasayla ilgili bazı kaygılar da söz konusu. Bunlardan bir tanesi dezenformasyon ve mezenformasyonun, yayılışını hızlandırabilecek olması. Her ne kadar birçok propaganda içeriği engellemeye takılacak olsa da, görseller ya da kullanıcıdan kullanıcıya paylaşılarak yayılan viral metinler gibi yanlış bilgi kaynaklarının Facebook'taki yaygınlığı ve gücü artabilir. Özellikle kendi çevrelerindeki yanlış bilgilere doğrulanmış haber metinlerini paylaşarak engel olmak isteyenler için yasak büyük bir sorun teşkil ediyor.
Bir diğer problem de yasa kapsamında Facebook ve Google'ın yapması öngörülen ödemelerden faydalanabilmek için yıllık 150.000 dolar ciro alt sınırı bulunması. Yani daha az geliri olan şirketler ödemelerden faydalanamıyor. Bu da yasadan özellikle Rupert Murdoch'ın sahibi olduğu News Corp gibi devlerin faydalanabileceği anlamına geliyor. Ancak Nine, ABC, SBS, Junkee, Seven, Guardian Australia gibi kuruluşlar da ödemelerden pay alabilecek.