Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ABD'nin New York kentinde düzenlenen Birleşmiş Milletler Uluslararası Göç Diyaloğu Toplantısı'na katıldı.
Toplantıda konuşma yapan Bakan Çavuşoğlu, sözlerine Türkiye'de meydana gelen deprem felaketine değinerek başladı. Uluslararası Göç Örgütü'ne (IOM) deprem dolayısıyla gösterdiği dayanışma için teşekkür eden Bakan Çavuşoğlu, "Kaybettiklerimiz arasında Hatay'da görev yapmakta olan 3 IOM personeli ve aileleri de vardı. Ruhları şad olsun, Allah rahmet eylesin. Bugünkü toplantı oldukça önemli. Küresel zorluklar ve çatışmalar çaresiz insanlar üzerindeki göç baskısını artıyor. Ben bu zorlukları üçlü gıda krizi olarak tanımlayacağım. Öncelikle insanlar için bir gıda krizinden bahsediyoruz. Ukrayna'daki savaş küresel arzı kritik bir seviyeye getirdi. Biz devreye girdik. Birleşmiş Milletler (BM) ile Karadeniz Tahıl Girişimi çerçevesinde dünyadaki tüm hanelere yardım ediliyor. Bunun etkin bir şekilde uygulanması için çabalarımızı sürdüreceğiz. İkinci olarak küresel ekonomi için bir krizden söz etmek mümkün. Yüksek faiz oranları ve enflasyon uluslararası camiada ulusların yatırımlara, fonlara ve kredilere ulaşımını zorlu hale getiriyor. Küresel enerji krizi evleri bile yemek pişirmek için araçsız bırakıyor. Ayrıca atık gibi çevresel sorunlar varlığımızı tehdit ediyor. Gayrisafi yurt içi hasılaya (GSYH) oranla kalkınma yardımlarında ilk 3 donörden biri olarak ekonomilerin vatandaşlarına hizmet verebilmesi için her şeyi yapıyoruz. Öte yandan Türkiye'nin bir merkez olarak ortaya çıkan rolü bölgemizde ve ötesinde enerji istikrarına katkıda bulunuyor" ifadelerini kullandı.
"TEKNOLOJİK İLERLEME HIZLI AMA DENGESİZ"
Çevre içinde Türkiye'nin elinden geleni çabayı ortaya koyduğunu sözlerine ekleyen Bakan Çavuşoğlu, "Emine Erdoğan tarafından desteklenen bir girişim olan 30 Mart'ın Sıfır Atık Günü olarak kutlanmasına yönelik bugünkü BM üst düzey etkinliği bir dönüm noktası olacaktır. Üçüncüsü ise düşünme dünyamızı besleyen kaynaklar açısından bir krizden bahsedebiliriz. Teknolojik ilerleme hızlı ama dengesiz. Küresel gençlik uygun eğitim fırsatlardan yoksun ve umutsuzluk içinde bu da bizim önceliklerimiz içinde. Suriyeli mülteci gençlerin yükseköğretime kayıtlarından yarısı Türkiye'de gerçekleşiyor. İnsan hareketliliği çerçevesinde sürdürebilir kalkınma hedeflerine ulaşabilmek için yapmamız gereken şeyler var. BioNTech'in kurucuları Özlem Türeci ve Uğur Şahin göçmenlerin küresel kamu yararına nasıl katkıda bulunulabileceğinin en güzel örnekleridir. Onlarla gurur duyuyoruz. Önümüzde karmaşık sorunlar var. Eğer tek insan, tek dünya yaklaşımını benimseyecek olursak bu karmaşık zorlukların üstesinden gelebiliriz" dedi.