ABD'nin Los Angeles şehrinde California Üniversitesi (UCLA) Hukuk Fakültesi'nin ev sahipliğinde düzenlenen "Suriye krizi sürecinde Türkiye-NATO-Rusya İlişkileri" başlıklı panele, Orgeneral Clark, Türkiye'nin Los Angeles Başkonsolosu Raife Gülru Gezer ve California Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Daniel Treisman katıldı.
California Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aslı Bali'nin yönettiği panelde, emekli Orgeneral Wesley Clark, Irak'ta Saddam Hüseyin'in devrilmesinden bu yana bölge ülkelerinde yaşanan değişime ve Arap Baharı'nın etkilerine değinerek, Türkiye'nin son yıllarda modern bir güç olarak bölgedeki artan rolüne dikkati çekti.
Suriye'de Esed rejiminin hala yıkılamamış olmasının bölgede direnişi ve şiddeti giderek artırdığını belirten Clark, "Esed, Suriye'de kimyasal silah kullandığında dahi harekete geçmedik, zamanla direniş artarak devam etti, direnişin sürmesi ise bölgede şiddeti körükledi. Ve bu ortamda Rusya kendisi için bir fırsat doğduğunu gördü" dedi.
Clark, devam eden istikrarsızlık ve çatışma ortamının, Rusya'ya, Ortadoğu'ya girme, silah satma, Rus teknolojisini tanıtma ve Ortadoğu üzerinden dünya çapında yeniden liderlik rolü kazanma yönündeki planları için fırsat sunduğunu anlattı.
Türkiye'nin Los Angeles Başkonsolosu Gezer de Türkiye - NATO ilişkilerine değindiği konuşmasında, Türkiye'nin NATO'daki aktif rolüne ve bölgede önemli görevler üstlenerek barışa ve istikrara yaptığı katkıya dikkati çekti. Türkiye'nin daima bölgede istikrardan yana olduğunu vurgulayan Gezer, kriz öncesi Suriye ile iyi ilişkiler içinde olan Türkiye'nin, krizin başlangıcında Suriye yönetimine seçime gidilmesi yönünde önerilerde bulunduğunu ancak Esed'in seçime gitmek yerine kendi halkına karşı silah kullanmayı tercih ettiğini ve meşruiyetini kaybettiğini belirtti.
Türkiye'nin 2013 yılında DAEŞ'i terör örgütü olarak ilan ettiğini hatırlatan Gezer, teröre karşı birlikte mücadele etmenin yanında terörizmden bahsederken ayrımcı bir yaklaşımda bulunulmaması gerektiğine işaret ederek, "Türkiye, PYD ve YPG'yi terör örgütü PKK'nın Suriye kolu olarak görmektedir" dedi.
California Üniversitesi'nden Prof. Dr. Daniel Treisman da Kasım 2015'te Rusya'ya ait SU-24 tipi savaş uçağının sınır ihlali yapması nedeniyle Türk F-16'ları tarafından düşürülmesinin ardından iki ülke ilişkisinde yaşanan gelişmelere değinerek, olay sonrası Rusya Devlet Başkanı Putin'in Türkiye'ye karşı Rus propaganda mekanizmasını devreye soktuğunu dile getirdi.
Rusya ve Türkiye arasındaki krizin tehlikeli boyutlara varmasından endişe ettiğini söyleyen Treisman, öncelikli hedefi Halep'i ele geçirmek olan Rusya destekli Suriye güçlerinin Türkiye sınırına doğru ilerleyişini devam ettirmesi halinde Türkiye'nin bunu karşılıksız bırakmayarak karadan askeri müdahaleyle cevap verebileceğini ve bu durumda krizin daha da tehlikeli bir hal alabileceğini ifade etti.