Macaristan Ulusal Meclisinde üçüncü büyük parti konumundaki Macaristan Jobbik Partisinin Genel Başkanı Vona, Macaristan ve uluslararası gündeme dair açıklamalarda bulundu.
Türkiye'nin bugün ekonomik, askeri ve genç nüfusu ile dünyanın en güçlü ülkelerinden biri olduğunu, AB'nin Türkiye'yi görmezden gelemeyeceğini söyledi.
Vona, "Batı Avrupalı siyasetçilerle yaptığımız görüşmelerde de her zaman Türkiye'nin göz ardı edilemeyeceğini dile getiriyorum. Çünkü Türkiye bugün dünyanın en güçlü ekonomisinden ve askeri gücünden biri. Aynı şekilde Türkiye'nin toplumu da çok güçlü. Türkiye dünyadaki en fazla genç nüfusa sahip. Avrupa Türkiye'yi görmezden gelemez. Türkiye'yi anlamalı, Türkiye ile oturup görüşülmeli. Türkiye-AB ilişkilerinde Macaristan rol oynayabilir." diye konuştu.
Gabor Vona
'TÜRKİYE İLE MACARİSTAN STRATEJİK ORTAK'
Türkiye'ye yapılan haksız uygulamalardan dolayı Türk halkının AB'den soğuduğunu, Macaristan'ın, Türkiye-AB ilişkilerinin güçlendirilmesine yardımcı olabileceğini kaydeden Vona, şunları kaydetti:
"Maalesef AB'nin büyük bir kısmı Türkiye'yi istemiyor. Türkiye ile oynamaya çalışıyor. Bugün Türkiye'de AB üyeliği için halk oylaması olsa Türk halkının üye olmamayı seçeceğini düşünüyorum. Çünkü artık onlar da 'istenmediğimiz yerde olmayalım' düşüncesinde. Bu durum ve gelişmeler beni gerçekten üzüyor. Biz Jobbik Partisi olarak, ister muhalefette, ister iktidarda olalım, Macaristan'ın, AB ve Türkiye arasındaki köprü vazifesi görmesi gerektiğini, ikilinin ortak noktada buluşmasına yardımcı olması gerektiğini düşünüyoruz."
Vona, Batı Avrupa ülkelerinde Türkiye'nin iç siyasette kullanıldığını ama Macaristan'da bugüne kadar Türkiye aleyhine herhangi bir sürecin söz konusu olmadığını ve bunun böyle kalmasını umut ettiğini aktardı.
"Bazı Batı Avrupa ülkelerinde oluşan Türk düşmanlığı Macaristan'da oluşmadı. Buna çok seviniyorum." diyen Macar Siyasetçi Vona, "Macaristan'ın iç siyasetinde 'Türk kartı' ile hiç oynanmadı ve bunun böyle devam etmesini önemsiyorum ve umuyorum. Türkiye ve Macaristan birbirinin stratejik ortağı. İki ülkenin de birbirine ihtiyacı var. Biz Türkiye'ye Batı Avrupa'ya açılan kapıda, Türkiye ise bize Asya'ya açılan kapıda yardımcı olabilir. Bu olağanüstü fırsat çok iyi değerlendirilmeli." ifadelerini kullandı.
'MACAR DIŞ POLİTİKASI TANSİYONU KASITLI OLARAK ARTIRIYOR'
Gabor Vona, Macaristan'ın son dönemde komşu ülkelerden Ukrayna, Romanya ve Hırvatistan ile yaşadığı krizlere de değinerek, Partisi Jobbik'in, komşu ülkelerde yaşayan Macarlarla ilgili duruşunun her zaman net olduğunu bildirdi.
Söz konusu bölgelerde yaşayan Macarların durumunun kendileri için partiler üstü olduğunu kaydeden Vona, "Son dönemde bölgede dış politikada tansiyonun yükselmesinde tabii ki Hırvatistan, Romanya ve Ukrayna'nın da sorumluluğu var ama bence Macar dış politikası tansiyonu kasıtlı olarak artırıyor. Macaristan'da düzenlenecek seçimlerin yaklaşması dolayısıyla Macar hükümeti ve dış politikası, bu tür tartışmalarla iç problemlerin üstünü kapatmak istiyor. Hükümet iç politikada başarı gösteremediğinden dolayı Macarlara, kararlı ve sert dış politika göstermek istiyor. Bunun seçim kampanyasında araç olmasına karşıyız." değerlendirmesinde bulundu.
'AB'NİN KOTA SİSTEMİNİ DESTEKLEMİYORUZ'
Vona, Avrupa Adalet Divanının, AB'nin "sığınmacıların üye ülkeler arasında zorunlu paylaşımını öngören kota sistemi"ne Batı ve Orta Avrupa ülkelerinin bakışlarının farklı olduğuna dikkati çekti.
Batı Avrupa ülkelerinin, ekonomilerinin geleceği için çok sayıda göçmene ihtiyaç duyduğuna, Orta Avrupa ülkelerinin ise böyle bir sorunu olmadığına işaret eden Siyasetçi Vona, şunları kaydetti:
"Savaştan kaçan sığınmacıların ülkelerindeki durumun oluşmasından ABD ve Batı Avrupa'nın izlediği dış politika çok ciddi anlamda sorumlu. Sığınmacı krizi, Batı ülkelerinin kontrolünden çıkınca kota sistemi ile bu sığınmacıları, söz konusu durumun oluşmasında hiçbir mesuliyeti olmayan tüm AB ülkeleri arasında dağıtmak istiyorlar. Bu ciddi bir tartışma konusu. 2018'de yönetime geldiğimizde biz de kota sistemini desteklemeyeceğiz."
Vona, Myanmar'da Arakanlı Müslümanlara uygulanan zulüm hakkında ise "21'inci yüzyılda gözümüzün önünde bir soykırım işleniyor. Dünya ise bu olayları sanki hiçbir sorumluluğu yokmuş gibi haber kanallarında sadece izliyor. Macaristan, insani yardım konusunda elinden geleni yapmalı. Burada da asıl sorumluluk büyük güçlere düşüyor. Dünyada bu tür durumların oluşmaması için ortak noktayı bulmaları gerekli.'" ifadelerini kullandı.