Neturei Karta olarak bilinen Uluslararası Siyonizm Karşıtı Yahudiler Örgütü Sözcüsü Haham Dovid Feldman, İsrail'in son günlerde Doğu Kudüs'teki saldırılarını "kabul edilemez delice bir yaklaşım" olarak niteledi.
Feldman, İsrail'in Doğu Kudüs'ün Şeyh Cerrah Mahallesi'nde Filistinlilere ait evleri boşaltmak istemesi üzerine başlayan gerginliği ve bunun kökenlerini AA'ya değerlendirdi.
İsrail'in Filistinlilere yönelik provokasyonlarında aslında yeni bir şey olmadığını belirten Feldman, "Ne yazık ki bu 70 yıldır devam eden olaylarla aynı kalıba sahip ve çok özdeş. Bu insanların bu şekilde kabul edilemez delice yaklaşımlarına kimse şaşmamalı." diye konuştu.
Feldman, problemin kökeninde Tevrat'a bağlı gerçek Yahudilerin kabul etmediği İsrail devletini kuran Siyonizm hareketi olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Bu Siyonist hareket, kendilerinden önceki hiçbir şeyi tanımıyor. Bu yüzden tüm bunlar oluyor. İşte bu nedenle Şeyh Cerrah'ta talihsiz bir durum ortaya çıkıyor, insanları evlerinden atmak istiyorlar. Aynısı geçmişte Filistin halkının evlerini yıktıklarında da oldu. Bunu, her zaman tekrar tekrar görüyoruz. Filistin halkı (onlara göre) sanki resmen yokmuş gibi, asla var olmadı."
"SİYONİST HAREKETİN SAVAŞA İHTİYACI VAR"
İsrail'in kuruluş temellerine bakılınca bu çatışmaların beklendiğine işaret eden Feldman, şunları söyledi:
"Maalesef on yıllardır gördüğümüz şu ki İsrail Siyonist hareketinin Filistin halkına karşı savaşını meşrulaştırmak için kendisine saldırılmasına ihtiyaç duyuyor. Şimdi neden Filistinlilerin tepkisini çekecek bu Şeyh Cerrah olayını ortaya çıkardıklarına şaşmamak gerek. Buna getireceğim tek açıklama Siyonist hareketin savaşa ihtiyacı olduğudur. Var olmak ve Yahudi halkından sempati kazanmak için savaşa ihtiyaçları var. Yahudilere, 'Bakın, tehlikedeyiz, Filistinliler bizim için tehdit' diyebilmek için savaşa ihtiyaçları var."
Feldman, bugüne kadar Filistin halkına yapılanın çok yanlış olduğunu dile getirerek, "Bu işin kökenine inmeye, restorasyona, şimdiye kadar yapılan bütün yanlışları düzeltmeye ihtiyacımız var. Ne yazık ki bu düzeltilmediği ve yanlışlar tanınmadığı sürece, maalesef hiçbir yere gidemeyeceğiz." dedi.
"SİYONİZM'İN TEMSİL ETTİĞİ HER ŞEYE VE TÜM İŞGALE KARŞIYIZ"
İnandığı Museviliğe göre bütün bu saldırıların durması gerektiğini ifade eden Feldman, son günlerde yaşanan şiddete karşı seslerini yükselten Amerikalı siyasetçilerin de övgüyü hakkettiğini söyledi.
Feldman, "Bu mükemmel, yine de yeterince yapılıp yapılmadığı konusunda insanları, yapılandan çok daha fazlasını yapmaya teşvik ediyorum, bu doğru yönde atılmış güzel bir adım ancak şu konuda net olmalıyız; bu sadece Şeyh Cerrah veya bir iki olay değil, bu tüm halka baskı yapan bütün bir proje." dedi.
Dünyada ve işgal altındaki Filistin topraklarında tüm bu olanlara son derece öfkeli bir Yahudi kitlesi bulunduğunu belirten Feldman, şöyle devam etti:
"İşgal altındaki Filistin'de bulunanlar dahil, dünyadaki Siyonizm karşıtı dindar Yahudiler sadece aşırı yerleşimci harekete karşı değil, bizler Siyonizm'in temsil ettiği her şeye ve tüm işgale karşıyız. Bu dinimize aykırı, adalete aykırı, uluslararası hukuka aykırı, insanlığa aykırı. Bu Filistin halkının çıkarlarına ve de tüm dünyadaki Yahudi halkının çıkarlarına aykırıdır."
"SESİMİZ YOK SAYILIYOR"
İsrail baskılarına karşı bu hafta New York ve Washington'da düzenlenecek çeşitli protestolara katılacaklarını aktaran Feldman, "Filistin'in ezilen halkını desteklemek ve bu işgali durdurmak için elimizden gelen her şeyi yapmaya, en azından insanları olup bitenlerin farkına varması, olanların yanlış olduğunu anlamaları için eğitmeye hazırız." dedi.
Feldman, İsrail yanlısı güçlerin karşıt sesleri bastırmak için çabaladıklarının ve kendilerine ait sosyal medya hesaplarını kapattırdıklarının altını çizerek, "Bu her zaman oluyor, sesimiz yok sayılıyor ve ana akım medyada sistematik olarak sansürleniyoruz. On yıllardır buna alıştık." diye konuştu.
İsrail'i ve politikalarını eleştirmenin de "Yahudi karşıtlığı" olmadığını vurgulayan Feldman, "Her türlü adaleti ihlal ettiği için İsrail'i eleştirdiğimizi söylemekten gurur duyuyoruz." ifadesini kullandı.
KUDÜS VE GAZZE'DEKİ OLAYLAR
İşgal altındaki Doğu Kudüs, Şeyh Cerrah Mahallesi'nde yaşayan Filistinlilere zorunlu göç tehdidi nedeniyle gergin günlere sahne oluyor. İsrail polisinin Mescid-i Aksa'daki saldırıları da kutsal kentteki gerilimi tırmandırıyor.
İsrail polisi, 7 Mayıs'ta yatsı namazı sırasında Mescid-i Aksa'yı basarak cemaate plastik mermi ve ses bombalarıyla müdahale etmişti. Bölgede tansiyonu artıran saldırıda 205 Filistinli yaralanmıştı.
İsrail polisi, dün sabah da fanatik Yahudilerin baskınını önlemek için Mescid-i Aksa'da nöbet tutan Filistinlilere göz yaşartıcı gaz, plastik mermi ve ses bombalarıyla saldırmış, olayda 331 kişi yaralanmıştı.
Filistin Sağlık Bakanlığı, İsrail'in Gazze'ye saldırısında 9'u çocuk 20 Filistinlinin şehit olduğunu duyurmuştu.