Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un Doğu Akdeniz ve Libya'da Türkiye'yi hedef alan küstah açıklamalarının arkasında kirli hesap çıktı. Macron'un Türkiye'ye karşı, Körfez ülkelerini ve Yunanistan'ı destekleyerek, bölgedeki kaosu derinleştirmeyi ve Fransız silah endüstrisi için pazar payını genişletmeyi hedeflediği görülüyor. Fransa'nın özellikle son yıllarda Ortadoğu'da Körfez bölgesi ülkelerine yüklü miktarda silah satışı yaptığı ve bu satışlardan önemli miktarda gelir elde ettiği açıklanan resmi verilerle de ortaya kondu. Fransa Savunma Bakanı Florence Parly, 2018 yılında ülkesinin silah satışının 2017 yılına göre yüzde 30 oranında artarak 9,1 milyar Euro seviyesine yükseldiğini açıkladı. Bu rakamın Fransa'nın son 20 yılda elde ettiği en yüksek meblağlardan biri olduğuna da işaret edilmekte. Fransa'nın artan silah ticaretinde Ortadoğu'daki yüzde 50'lilik artış da dikkatlerden kaçmıyor. Paris'in 2018'de Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerine sattığı silah meblağı 5,5 milyar Euro olarak hesaplanıyor.
KÖRFEZ'DE KARLI TİCARET
Fransa'nın Ortadoğu'daki silah satışında, Yemen ve Libya'da "kirli savaş" yürüten Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Mısır önde gelen pazarlardan. Paris'in son dönemde özellikle Körfez ülkelerine yoğun miktarda zırhlı araç, gemi ve mühimmat sattığı belirtiliyor. Örneğin, 2018 yılında sadece Suudi Arabistan'a silah satışı 1 milyar dolarla yüzde 50 oranında artmış durumda.
BAE İLE KATLİAMDA ORTAK
Yeni Şafak'ta yer alan habere göre Macron yönetimi, silah satışları üzerinden Ortadoğu, Kuzey Afrika ve Akdeniz'de kirli bir jeopolitik ortaklığın parçası olmayı da hedeflemekte. Uluslararası hukuka ve insan hakları örgütlerinin uyarılarına rağmen BAE üzerinden Yemen'deki savaşı ve Libya'da Hafter terör örgütüne silah satan Paris, bu bölgelerde yaşanan sivil katliamlarından da sorumlu tutuluyor. Abu Dabi, Riyad ve Mısır'daki Türkiye karşıtlığını körükleyen Macron yönetimi, bu yolla savunma endüstrisi için karlı bir pazar da elde etmiş durumda.
YUNANİSTAN'I DA KASAYA EKLEDİ
Macron yönetimi son olarak Ege ve Doğu Akdeniz meselelerine de müdahil olduğu ve bu yolla Yunanistan'a silah satma olanağı elde ettiği görülüyor. Fransa yönetiminin, 2018 yılında Atina'ya FREMM tipi iki fırkateyni silahlarıyla birlikte Yunanistan'a yıllık 100 milyon euro bedelle 10 yıllığına kiraladığı ortaya çıkmıştı. 2019'da ise Yunanistan'ın, Fransız Naval Group'tan Belharra sınıfı fırkateynler satın alacağına yönelik haberlde medyada yer aldı.
HAFTER'DE ELE GEÇİRİLEN SİLAHLAR
Hatırlanacağı üzere Libya'da Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) güçlerinin Hafter terör örgütünün elinden aldığı Giryan kentinde Fransız ordusuna ait Javelin tipi tanksavar füzeleri ele geçirilmişti. Fransa Hafter'in üslerinden birinde ele geçirilen tanksavar füzelerinin kendilerine ait olduğunu kabul etmiş ancak silahlara ilişkin makul bir açıklama yapamamıştı. Tanksavar füzelerinin BAE üzerinden Hafter'e verildiği öne sürülmüştü. Ele geçirilen silahlar Fransa'nın Libya'daki kaosta üstlendiği rolü gözönüne sermişti.
DOĞU AKDENİZ'DE PROVOKATİF ADIM
Öte yandan Emmanuel Macron yönetimi Doğu Akdeniz'de provokatif girişimlerine bir yenisini daha ekleme hazırlığında. Bu hafta içi Girit adası açıklarına Fransız uçak gemisi Charles de Gaulle gönderen Paris yönetimi, Yunanistan'a destek amacıyla Doğu Akdeniz'e fırkateynler göndereceğini de açıkladı. Doğu Akdeniz'de Türkiye'nin meşru çıkarlarını hedef alan Yunanistan'ı desteklemek için bölgeye savaş gemileri göndermeye karar veren Fransa'nın provokatif hamlesi Atina'da memnuniyetle karşılandı. Emmanuel Macron ile Paris'te yaptığı görüşmenin ardından gazetecilere konuşan Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis'in, "Yunanistan ve Fransa yeni bir stratejik savunma çerçevesi arıyor" sözleri de bölgede oynanan Türkiye karşıtı kirli oyunu gözler önüne serdi.
.