Peynirin süt ve yoğurt kadar yüksek miktarda kalsiyum içerdiğini belirtmeliyim. Sağlıklı yaşamda doğal olarak yiyeceklerle sağlanan 800-1000 mg arasında kalsiyum kemik hastalıklarını ve yaşa bağlı kemik yoğunluğu azalmasını önlemek için yeterli. Hipertansiyon hastalarının tansiyonlarını dengelemek için de bu miktar kalsiyuma ihtiyaç duyulduğu düşünülüyor. Bir su bardağı süt 250 mg, 1 kase yoğurt 200 mg, kalsiyum barındırır. İki dilim peynirde ise 250 ile 300 mg kadar kalsiyum vardır. Günde iki dilim peynir tüketmek günlük kalsiyum ihtiyacınızın yüzde 30'unu almanızı sağlar. İki dilim peynir yaklaşık 100 gramdır ve günde iki dilim peynir yediğinizde 18 ile 25 gram arasında proteini vücuda sağlarsınız. Bu oran sağlıklı yaşamda günlük protein ihtiyacınızın yaklaşık yüzde 25'idir. Peynir yendikten sonra vücuda alınan peynir kaynaklı proteinlerin yüzde 80- 85 kadar sindirilir ve bu oran kaliteli peynirin protein kaynağı olduğu anlamına gelir. Kaslar için doğal güçlendirici olan peynir proteinleri; vücudun doku onarımı, kas yapımı ve kasların dayanıklılığı için eşsiz bir yiyecektir. Yeni araştırmalar ayrıca peynirin hipertansiyona karşı koruyucu olduğunu ortaya koyuyor. Fransa'da yapılan dokuz yıllık bir çalışma sonucunda peynir tüketiminin kalsiyum mineralinden dolayı yüksek kan basıncını düşürdüğü kanıtlandı.
Çaya konan balın besin değeri düşmez
Balın sıcak suda besin değerini kaybettiği maalesef tamamen bir diyet efsanesi. Bir tatlı kaşık balda 30 kalori var ve şekerden daha az kalori içeriyor. İçinde şekerdeki gibi sadece karbonhidratlar değil mineraller, vitaminler, aminoasitler, enzimler ve balı mucize bir besin haline getiren proantosiyanidin ve flavonoitler gibi fenolik bileşenler bulunuyor. Bugün besin endüstrisinde yapılan araştırmalar sıcaklığın bala değer katan fenolik bileşenler, mineraller, enzimler ve vücuda enerji veren beyin için gerekli karbonhidratların besleyici değerini azaltmadığını gösteriyor. Bilimsel çalışmalar tam aksine çaya bal eklemenin çaya özgü antioksidan kapasitesini oldukça önemli bir düzeyde artırdığını, uzun dönemde hastalıklara karşı vücudumuzda koruyucu etki sağladığını belirtmektedir. Özellikle mevsim geçişlerinde sıkça gözlenen boğaz ağrısı, öksürük şikayetlerine karşı etkili olan bal, midede helikobakter pylori adlı bakteriyi yok ederek sindirim sistemini koruyor. Gün içinde melisa, adaçayı, ıhlamur, papatya, yeşil çay, siyah çay ve ekinezya gibi çaylara bir tepeleme tatlı kaşığı bal ekleyerek içebileceğinizin altını çizmek isterim.
Süt ürünleri diyeti ile dirençli kilolara veda
Sık zayıflama diyeti uygulayıp yeniden kilo alanlar, düzenli fiziksel aktivite yapsa da doğru öğün düzeni kuramayanlar, hedef kilolara yaklaştıkça yemeği çok azaltsa da zayıflayamayanlar için dört günlük süt ürünleri diyeti kolay bir çözüm. Özellikle tam yağlı süt, peynir ve yoğurt gibi yiyecekleri seçerek kilo kaybında süreklilik sağlamak oldukça basit. Araştırmalar özellikle süt ürünlerinin fermantasyonu sonucunda elde edilen peynir ve yoğurdun tokluk sağladığını, vücudun kalori yakma hızını arttırarak dirençli kilolara veda etmede olumlu mekanizmaları harekete geçirdiğini gösteriyor. Bu diyeti uygularken kırmızı eti kesmek, bol sebze yemek, uygun miktarda balık, kavrulmamış kuru yemiş, yumurta, kurubaklagil ve taze meyve tüketmek önemli. Öğünlere en az bir bardak su içerek başlamak, günde iki fincan şekersiz kahve ve 5-6 fincan yeşilçay ve adaçayı içmek de dirençli kilolardan kurtulmak için şart. Dört gün boyunca en az 45 dakika orta şiddetli yürüyüş yapmanızı da tavsiye ederim.
Kahvaltı:
2 dilim tam yağlı peynir
1 haşlanmış yumurta
5 ceviz
Bol domates, salatalık, biber, taze maydanoz, taze nane Ara:
1 su bardağı süt
Öğle:
4 yemek kaşığı kuru baklagil veya sebze yemeği
1 kase yoğurt
Az yağlı çoban salata
Ara:
1 su bardağı ayran
10 adet çiğ badem
Akşam:
100 gram ızgara veya fırında balık
1 kase fırında veya buharda pişirilmiş mevsim sebzesi Ara:
1 orta boy taze meyve