Başlığa bakıp tatil için kolay yollar anlatacağımı düşünmeyin. Zaten çocuklarla tatil yapmak eğlenceli olması gereken bir süreç. Eğer çocuklarla tatil yapmayı zor buluyorsanız ya tatilinizi çocuklarla geçirecek şekilde düzenlememişsinizdir ya da tatil beklentiniz çocuksuz olduğunuz temeli üzerine kurulmuştur. Bugün tatilde karşılaştığım bir kaç aile ve onların tutumları nedeni ile oluşan krizleri sizlerle paylaşmak istiyorum.
Yemek yediğimiz deniz kıyısında, açık havada, çocukların rahatça dolaşabileceği, kimsenin rahatsız olmayacağı bir restoranda arka ve yan masalarımızda iki aile vardı. Birinin beş yaşlarında bir kız çocuğu diğerinin ise üç yaşlarında bir erkek çocuğu vardı. Onların yemek maceralarını tüm gece izledim. Beş yaşındaki çocuk bir miktar yemeğini yedi. Anne ve babası kendi aralarında sohbet ettiği için onların ilgisini çekemediğinden iki kez tuvalete gitmek istediğini söyleyerek annesi ile masadan kalktı. Aile bir tabak daha yemek yemesini istediği zaman ise doyduğunu belirtti. Ama annesi yemesi gerektiği konusunda ısrar etti. Bu tartışma annenin "Bu yemek yenmezse tüm tatil boyunca dondurma yiyemezsin" tehdidi ile devam etti. Baba araya girerek "Bak dondurma yiyemeyeceksin" diyerek kendi yemeği yedirmeye çalıştı. Çocuk daha fazla direndi. Annenin sesi yükseldi. Babanın ısrarı arttı. Çocuk sandalyeden aşağı kaymaya başladı. Kriz büyüdü, kimse yemeğini tam yiyemedi. Dondurma alındı mı bilmiyorum ama ne anne ne de baba, bana tatil boyunca dondurma almayacak kadar kararlı gelmedi. En baştan çocuk yemek yemişti. İnatlaşmaya girmeseler, kendi aralarında konuşacaklarına, onunla da bir şeyler paylaşsalar muhtemelen sakin ve eğlenceli bir yemek yiyeceklerdi.
TELEFONLA EBEVEYNLİK OLMAZ
Diğer ailede ise tablo farklıydı. Karşılıklı oturan anne ve baba pek konuşmuyordu. Annenin yanına oturan üç yaşındaki çocuğun önüne tabletten bir çizgi film açılmıştı. Büyülenmiş gibi gözünü kırpmadan tablete bakan çocuğun ağızına anne lokmaları tıkmaya çalışıyordu. Aralarda ise kendi telefonu ile ilgileniyordu. İlk lokmalardan sonra, tableti eline alan ve arkasına yaslanan çocuk ağızını açmamaya başladı. Elleri ustaca tabletin üstünde gidip geliyor, üç lokmadan birinde ağzını açıyor, anne onun yemediği lokmaları kendi yiyor ve aralarda telefonuna bakmaya devam ediyordu. Baba ise ikisine bakıyordu ve tek kelime konuşmuyordu. Kendi yemeği ile meşguldü. Tablet üzerinde gördüğüm o parmaklar çatalı kolayca tutabilir ve kendi yemeğini yiyebilirdi. Eminim ki annesinin ağızına sokabildiği lokmalardan daha az yemezdi. Elinde bir tablet olmasa, anne telefon ile oynamasa, baba onlara katılsa üçü aynı masada yemek yiyebilir ve güzel zaman geçirebilirdi. Son örneğimiz ise eczanede karşılaştığımız aile olsun. Anne, baba ve 8-9 yaşlarında iki erkek çocuktan oluşan ailenin babası ilaçları alırken anne devamlı telefonla konuştu. Bu sırada iki çocuk raflarda duran tüm deodorantları tek tek alıp sıkmaya başladılar. Annelerinin yüzleri onlara dönük olmasına rağmen hiçbir şey söylemeden konuşmasına devam etti. Diğer ailelerde müdahale etmemiştim ama spreyler üstüme gelmeye başlayınca hakkım olduğunu düşünerek, sakin bir sesle "Evet çocuklar, onlar oyuncak değil, satılmak için. Hemen yerlerine bırakıp uzaklaşın" dedim. Sakince istenileni yaptılar. İtiraz etmediler. Anneleri telefonla konuşmaya devam etti. İşleri bittiği zaman telefonu kapadı ve çocuklara dönüp "Hazırsanız gidelim" dedi. "Sorun çocukların yaramazlığı değil, onların ne yaptıklarına bakmayan ve doğru şekilde davranmayan ebeveynleri" diye söylenen eczacı ile başbaşa kaldık.
Çocuklarla tatil yapmanın kolay yolu onlarla, yaşlarına uygun, gereksinimlerine uygun, gerekli sınırlamaları yaparak ilgilenmek. Bu kısacık dönemde mutluluğun sırrı onlara zaman ayırarak, onlarla paylaşarak gerçek bir tatil yapmakta.