Öncelikle şunu söylemeliyim: Amerika'da yaşayan ya da sık seyahat eden herkes bilir ki; Amerika'daki değişime ayak uydurmak zor, güncel kalabilmekse orada yaşamadıktan sonra neredeyse imkansızdır. Fakat en güncel deneyimlerden yola çıkarak hazırladığım notları, bir sonraki seyahatinizde yapılacak veya yapılmayacaklar olarak güvenle listelerinize ekleyebilirsiniz. Öncelikle Amerika'da fast food çılgınlığı hâlâ devam ediyor. Anlayacağınız sokaklardaki kızartma kokusunda azalma yok.
NEREDE YİYELİM?
New York'ta, ya da alanı birazcık daraltalım, Manhattan'da 365 gün restoranda yemek yeseniz bile buradaki restoranların hepsini deneyimleyip bitirmenize imkan yok. Ancak bazı klasikler var ki kesinlikle denemeye dener. Ha, unutmadan listedeki mekanların hemen hepsi için önceden rezervasyon yaptırmanızı öneririm yoksa sabah kahvaltısı için bile 45 dakika beklemek durumunda kalabilirsiniz.
Esas New York'lu lezzetler ile başlayalım... Şüphesiz New York'lu lezzetler deyince akla gelenlerin en başında pizza, burger, hot dog, bagel ve cheesecake olacaktır.
Brooklyn Köprüsü'nün ayağındaki Grimaldi'yi New York'a gelip de denemeyen olmamıştır sanırım. Yine Brooklyn'de yer alan ve birçok ünlü ismin de uğrak yeri Roberta's var. ABD'nin ilk pizzacısı unvanı ile tüm turistleri kendine çekmeyi başaran bir diğer pizzacı ise Lombardi's.
En iyi burgere gelince... İşimiz oldukça zor. Çünkü neredeyse yediğim burgerlerin hemen hepsi şahaneydi.
Burger Joint, favorilerim arasında. The Spotted Pig, Burger & Barrel, The Five Napkin's Burger, ABC Kitchen ve ülkemizde de şubeleri bulunan Shake Shack ise güzel burger için önerebileceğim sadece birkaç seçenek...
Peki, hot dog? Şehrin birçok yerinde bulunan Nathan's Famous, beklentinizi karşılamaya yetecek düzeyde.
Derdiniz farklı bir şeyler denemek ise Asia Dog'a mutlaka uğrayın. Göçmen Kolombiyalıların hot dog yorumunu deneyimlemek isterseniz ise Los Perros Locos en doğru adres olacaktır.
Şehirde açılan birkaç simit dükkanı bagel'a rakip olana dek, Amerikalılar için bagel hâlâ kahvaltının yıldızı... En iyileri için ise doğru adresler; Absolute Bagels, Bagel Pub, Russ & Daughters ve Terrace Bagels...
Sıra kahvaltıda... Soho'nun ünlü Fransız'ı Baltazar, her zamanki gibi şahane. Gastroteque adı altında servis veren Buvette ise kendinizi Paris'te küçük bir kafede sanmanıza sebep olabilir. Avokadolu çırpılmış yumurtaları enfes. Şehrin birkaç lokasyonunda hizmet veren Sarabeth's ise hemen herkesten geçer not almış.
Brunch için ise Essex'de nam salmış Beauty & Essex muhitin yeni yetmelerinden. Atmosfer, ambiyans ve giden kesim oldukça hip.
Şehirde yaşayanların tercihi ise, Roebling Tea Room veya Clinton St. Baking Company...
New York'ta tatmadığımız cheesecake kalmadı desem yeridir! Şehrin ilk cheesecake'cisi olan Eileen's cheesecake ve Magnolia Bakery'i mutlaka deneyin,
Denemeden geçmeyin
Panera Bread'te brokoli & cheddar çorbası
Momofuku'nun ramen noodle'ları, karidesli ve kaburgalı bun'larını mutlaka denemelisiniz. Yonekichi'nin iki pirinç topu arasında servis ettikleri somon burger ise muhteşem.
Katz Delicatessen, meşhur pastırmalı sandwich...
Meksikalı Chipotle. 1,5 dolar ekstra ödeyerek guacomole istemeyi unutmayın!
Son zamanlarda çok popüler olan bir Uzakdoğulu Xian. Noodle'ları denemeye değer. Ancak kuzu eti dolgulu bun'ları çok lezizdi.
Çikolataseverler için önerim kesinlikle, Union Square'e konumlanmış Max Brenner... Sıcak çikolatasını mutlaka deneyin derim.
Sushi ve steak
Spice Market, Meatpacking bölgesinin gözde mekanlarından...
Ortamı ve servis edilen yemekleri ile Acme yükselen mekanlar arasında. Sous Chef'i ise daha önce takımımda birlikte çalıştığım Tuğhan. Giderseniz mutlaka selam söyleyin...
Sushi sevenler için değişmeyen adresler ise Zuma, Sushi of Gari ve Tomoe Sushi... Çin ve Japon yemeklerini yorumlayan Tao Downtown ise şehrin kalburüstü kesimine ev sahipliği yapıyor.
Et ve steak sevenler için önerilerim American Cut, Benjamin Steakhouse, Wolfgang's, Porter House... En iyi zincir restoranlar ise Morton's, Texas de Brazil ve Fogo da Chao...