Her zaman rüştünü ispat etmiş reçetelere ya da büyük becerilere sahip olmak gerekmiyor mutfakta başrol kapmak için. Bu renkli ve değişime hazır alanda otorite olmak için yaratıcılığa inanıyorum. Bir tarifi hazırlarken aklınıza birden bambaşka bir tat gelir ve onu nasıl yapabileceğinizi düşünmeye başlarsınız. Bazen bir hikaye, aklınıza bir tarif getirebilir ya da bir yemeğin kokusu, bir hatırayı tüm anlarıyla çağrıştırabilir. Bütün cümleler, müzik ve renkler o an yaşıyormuşsunuz gibi canlanır... Kadın ve erkeğin eşit anlamda kozlarını paylaştığı yer mutfak. Burada sizi diğerlerinden ayıran özellikler; damak zevkinizin üstüne biriktirdiğiniz öyküler, görsel hafızanıza aldığınız imajlar ve inanması kuvvetle muhtemel kurgular. Hatta tarihin ta kendisi; başarılı yaşam hikayelerinin albenisi. Hepsi mutfağın atmosferinde yerini almak için birer malzeme: Tuzu, biberi hani; demi, kokusu hani, tenceresi, servis tabağı hani. Mutfakta yine yoğun bir günde, coronation chicken'ı hazırlarken işte tam olarak bana da böyle oldu. Kıymetli mücevherlerle süslenmiş tacı, güçlü duruşu ve asil bakışlarıyla bir kraliçe fotoğrafı geldi aklıma. Bir tabak yemeğin arkasında aslında nasıl bir hikaye olduğunu sizlerle paylaşmak istedim. Bugün bütün dünyada, değişmiş tüm damak tatlarına; rafine olmuş, damıtılmış lezzetlere ya da melezleşmiş mutfaklara rağmen hâlâ inatla dimdik duran ve tercih edilen bir tarifi, sizin defterinize eklemek için kolları sıvadım. Bir varmış, bir yokmuş...
EN LEZZETLİ TARİF
Sanıldığı kadar erkek işi değil monarşi. Bir kadın dokunuşu istiyor mutlaka. Zarif, kurnaz ve de oldukça zeki... Çok örneği var tarihte ve sınırları farklı coğrafyalarda. Aşk uğruna açılan savaşlar, entrikalar, kapalı kapılar ardında çevrilen türlü hileli oyunlar; alınan topraklar ve ganimetler; hatta esaretten sultanlığa uzanan ihtiras dolu yıllar... Bazen de hikaye bu kadar dramatik olmuyor kimi tarihi kahramanlar için. 'Şanslı ve kutsanmış' kadına, bir peri masalı gibi 16 ay taç giyme merasimi için hazırlanıyor tüm saray ve sadece 8 bin kişi davet ediliyor özenle tasarlanmış şaşaalı törene. Prenses olarak gittiği Kenya seyahatinden, babasının vefatı üzerine kraliçe olarak dönüyor ve monarşinin başına geçiyor. Hem de 2012 Haziranı'nda 60. yılını Diamond Jubilee (Elmas Jübile) ile taçlandıracak şekilde... Evet! İngiltere Kraliçesi II. Elizabeth'ten bahsediyorum. Amcasının dul bir kadına olan aşkı uğruna tahttan feragat etmesi, bunun üzerine babası Kral VI. George'un tahta geçmesi ve ölümünün ardından tahtın resmen Elizabeth'e kalması... Yastan yaklaşık altı yıl önce evlendiği Edinburg Dükü Prens Philip'in soyadını taşımıyor olması ise onun tahta geçmesindeki en önemli rolü oynuyor. Çünkü ilk eşinin soyadını taşıyor olsa, belki bugün bu hikayeden ve İngiliz Kraliyeti için güçlü bir imajdan bahsediyor olmayacaktık. Ne şans ama! Tüm bunlar olurken prenses henüz 25 yaşında, kraliçelik için özenle hazırlanıyor. Bir yandan babasının yasını tutarken bir yandan da diksiyon, duruş, taç taşıma dersleri alıyor. Üzüntü ve gücün bir bünyedeki savaşı adeta! 16 ay süren hazırlık sonrasında, Sör Norman Bishop Hartnell tarafından tasarlanan şık bir kıyafetle taç merasimine katılıyor. Her şey onun için özenle seçiliyor ve organize ediliyor. Hatta Kraliçe'nin 'coronation'ı yani 'taç giyme töreni' için Cordon Blue Londra'nın yönetici şefi tarafından 'coronation chicken' adlı bir tabak tasarlanıyor ve oldukça da beğeni alıyor. II. Elizabeth'in muhteşem huzuruna sunulan ve onunla anılacak, o yokken de evlerde ve restoranlarda yaşamaya çalışacak bir tavuk tarifi. Şanslı tavuk diye buna derler! Bir pişmiş tavuğun başına gelebilecek en ünlü, en şaşaalı iş! Coronation chicken! İşte 20. yüzyılın ortasından lezzetli bir tarif. 'God save the chicken!' (Tanrı tavuğu korusun!) Taç merasiminden onlarca yıl sonra bile kendinizi özel hissedebileceğiniz nefis bir tavuk tarifi. İngiliz Kraliyet Ailesi, dünyada en uzun süre saltanat sürmüş, en ünlü kraliyet ailesi olarak bilinir. Kaldı ki o günün anısına özel bir elden çıkan bu tarif İngiliz Kraliyet Ailesi sona erdiğinde de devam edecek gibi görünüyor. Hikayeler, kahramanlar ya da olaylar... İlham alınan şey aslında, hayatın ta kendisi. Mutfak da tıpkı hayatın kendisi gibi! Nereden ilham alacağı, kimin işin içine karışacağını asla bilemezsiniz!
Coronation Chicken
(4 Kişilik)
Malzemeler: 500 gr ızgara veya fırında rostolanmış tavuk göğsü (Bir gece önceden 150 ml ayçiçek yağı, 4 diş sarımsak, 10 gr taze kekik ve 10 gr taze biberiye ile marine ederseniz tavuklarınız daha lezzetli olacaktır. Tavuk göğüslerinizi ızgaraya veya fırına koymadan önce tuz ve karabiberle tatlandırmayı unutmayın.)
- 120 gr ince doğranmış arpacık soğanı
- 30 gr tuzsuz tereyağı n 2 defne yaprağı
-2 çorba kaşığı toz köri
- 20 gr domates püresi
- 1 büyük, ince doğranmış acı kırmızı biber
- 400 ml beyaz şarap n 250 ml tavuk suyu
- 80 gr kayısı reçeli
- 350 gr mayonez
- 100 ml krema
- 50 gr süzme yoğurt
- 50 ml limon suyu
- 20 gr doğranmış taze kişniş
- Deniz tuzu ve taze karabiber Servis için:
- Marul
- Doğranmış taze soğan
-Kavrulmuş file badem
Yapılışı: Pişmiş tavuk göğsünü doğrayın. Arpacık soğanları tereyağında 2-3 dakika pişirin. Defne yaprakları, köri, domates püresi ve acı kırmızı biberi ekleyin, birkaç dakika daha pişirin. İçine beyaz şarabı ekleyip neredeyse buharlaşana kadar çektirin. Daha sonra tavuk suyu ve kayısı reçelini ekleyin. Şurup kıvamına gelene kadar çektirin ve soğumaya bırakın. Sosunuz soğuyunca, içine limon suyu, mayonez, krema, süzme yoğurt, kişniş ve tuz-biber ekleyin. İçine tavukları atıp iyice karıştırın. 5-10 dakika sosun içinde bekletin. Servis için marulu ince, uzun şekilde doğrayıp kasenin dibine yerleştirin. Üzerine tavuğu ekleyin ve taze soğan ile bademleri üzerine serpiştirin.