2025 yılına oldukça zorlu bir giriş yaptık. Kabul edelim ocak ve şubat ayları pek de kolay geçmedi. Ama artık bugün itibariyle mart ayına yani bahara resmen giriş yapmış durumdayız. İlk cemre de düştüğüne göre, modaevleri ve önemli markalar da yavaş yavaş indirim ürünlerini bir yana koyup ilkbahar-yaz koleksiyonlarına ait parçaları mağazalara yerleştirmeye başladığına göre artık yavaş yavaş yeni sezondan bahsetmenin de zamanı gelmiş demektir. Zaten son iki haftadır aslına bakarsanız size indirim reyonlarında bulabileceğiniz ve ilkbahar-yaz sezonunda da rahatlıkla giyebileceğiniz parçalara dair önerilerde bulunuyordum. Bu hafta itibariyle yeni sezonu daha yakından incelemeye başlıyoruz.
İYİMSERLİK HAKİM
Geçtiğimiz yıl dünyanın dört önemli moda başkenti olan New York, Londra, Milano ve Paris'te yapılan moda haftalarında aslına bakarsanız zaten hepimiz 2025 ilkbahar-yaz moda trendlerini ana hatlarıyla görmüş olmuştuk. 2025 ilkbahar-yaz koleksiyonları bize sessiz lüksün yavaş yavaş geride kalmaya başladığını söylüyor ilk olarak. Maksimalist anlayışın hakim olduğu abartılı süslü stiller yeniden popüler oluyor. Heykel formaları, iddialı bir estetiğe sahip tasarımlar ön plana çıkıyor. Bir yandan doğa tonları, pastel tonları hala popülerliğini sürdürürken neonlar ve metalikler oldukça kuvvetli bir giriş yapıyor hayatlarımıza. Sonuçta ilkbahar-yaz ile neşeli bir iyimserlik duygusu moda dünyasında da etkili olmaya başlıyor denilebilir. Modaevlerinin genel olarak koleksiyonlarına detaylı bir şekilde bakıldığında 20'lerin flapper tarzından, 70'lerin bohem ihtişamına; 80'lerin güçlü takımlarından, 90'ların yeniden yapılandırılmış ceketlerine kadar birçok farklı tarzın bir potada eritildiğini rahatlıkla söyleyebiliriz.
YUVARLAK YAKALAR VE PAPYONLAR
Bireyselliğin ön planda olduğu ilkbahar yaz modasında, sportif şıklığı günlük yaşamın bir parçası haline getirecek güçlü parçalar, sınırları zorlayan sokak stillerinin yanı sıra, tüvit, brokar, dantel gibi daha geleneksel sayılabilecek kumaşların dönüşüne tanıklık edeceğiz. İpek, şifon, saten gibi kumaşlardan dökümlü akıcı elbiseler, şeffaf astarsız giysiler, işlemeli süslü ceketler, fırfır ve saçaklar, kalem etekler, asimetrik kesimlerin dikkat çektiği sezonda, etek altına giyilen aynı renk pantolonlar, mini şortlar, tulumlar, günlük giyime adapte edilen mayolar, düşük kemerler, askısız elbiseler, denizci çizgileri ve ekoseler öne çıkıyor. Vanilya veya tereyağı sarısının hafif gri yeşile yakın tonu, pudra pembesi, bej ve su yeşili bahar coşkusunu yansıtmak için ideal. Detaylarda ise yuvarlak yakalar, pileler, papyonlar, işlemeler ve kemerler bulunuyor. Minimalist ve maksimalist çizgi arasında müthiş bir çeşitliliğe ulaşan 2025 moda trendleri arasından kendi orijinal tarzını denemek isteyenler için işte sezon yenilikleri ve kilit parçaları.
NOSTALJİK HAVALAR
Bu sezon aslına bakarsanız 20'lerden de 60'lardan da bir şeyler bulmanız mümkün. Ama ağırlıklı olarak 70'lerden ve 90'lardan ilham alındığını söyleyebiliriz. Bu iki dönemin ikonik detayları, modern yorumlarla birleştirilerek günümüze uyarlandı. Çan paça pantolonlar, geniş yakalı gömlekler ve bohem elbiseler, 70'lerden gelen esintilerle kombinlenirken; crop top'lar, düşük bel pantolonlar ve mini etekler de 90'ların ruhunu yansıttı. J.W. Anderson ve Simone Rocha, retro etkileri modern detaylarla buluşturarak vintage tutkunlarını büyüledi.
METALİK IŞILTILAR
Metalik dokular ve holografik yansımalar, 2025 ilkbahar- yaz sezonunda oldukça ön planda. Demin de söylediğimiz gibi iyimser yaklaşımı hatta biraz hayalperestliği de vurgulayan bu renkler bu sezon itibariyle oldukça revaçta olacak. Parlak gümüş, altın ve bakır tonlarındaki tasarımlar hem günlük hem de gece şıklığında kendine yer buluyor. Özellikle parti modası ve gece elbiselerinde karşımıza çıkan metalik kumaşlar, ışığın her açısında farklı yansımalar sunarak dinamik bir görüntü oluşturuyor.
ŞEFFAFLIK ÖN PLANDA
2025 ilkbahar- yaz sezonunun en dikkat çekici trendlerinden biri de şeffaf kumaşlar ve tül detayları. Romantik ve aynı zamanda sofistike bir hava katan bu dokular, her tür giyside karşımıza çıkıyor. Tül elbiseler, şeffaf gömlekler ve katmanlı tül etekler, zarafetin ve feminenliğin simgesi haline geliyor. Bu trend, vücuda oturan, hafif ve akışkan tasarımlarla yaz günlerinin sıcaklığını karşılayacak ideal seçimler sunuyor. Christopher Kane ve Erdem, şeffaflık ve tül kullanımını ustalıkla yorumlayarak sezonun en hafif ve zarif tasarımlarını sundular.
MASKÜLEN HAVALAR
Yeni sezonda dikkat çeken bir diğer büyük trend, maskülen ve feminen tasarımların iç içe geçmesi. Yani erkeksi tarzda bir estetik de kadın modasında hakim olmuş durumda diyebiliriz. Bunu zaten uzun zamandır oversize ceketlerle ve geniş kesimli pantolonlarla görüyorduk. Bu ilkbaharyaz sezonunda da yine bu tarz kesimler oldukça günlük tişört ve sweatshirt'ler de oldukça popüler. Bu akım, özgürlükçü ve rahat kombinlerin öne çıktığı modern bir anlayışın yansıması olarak karşımıza çıkıyor. Alexander McQueen ve Charles Jeffrey Loverboy, maskülen ve feminen öğeleri bir arada kullanarak, modanın sınırlarını zorladı ve cinsiyet kavramına yeni bir soluk getirdi.
NEONLAR VE PASTELLERNEONLAR
2025 ilkbahar- yaz koleksiyonlarında adeta bir renk cümbüşü yaşandı. Özellikle neon renkler, moda dünyasında yeniden yükselişe geçti. Neon yeşili, parlak turuncu ve elektrik mavisi gibi cesur renkler podyumda fırtınalar estirirken, bu renklerin pastel tonlarla birleşmesi göz kamaştırdı desek yeridir. Moda dünyasının ileri gelen markaları, kontrast oluşturan bu renk paletlerini bir araya getirerek hem cesur hem de romantik görünümler yarattı. Burberry ve Victoria Beckham, neon-pastel kombinasyonlarıyla dikkat çekerken, sportif ve şık parçaları bir araya getirerek sokak stilini lüks moda ile buluşturdular.
SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK ŞART
Moda dünyasında son birkaç sezondur yükselen bir diğer önemli akım da sürdürülebilirlik. 2025 Londra Moda Haftası da bu konuda geri kalmadı. Markalar, çevre dostu malzemelerle tasarımlar yaparak doğaya olan saygılarını podyuma taşıdı. Organik pamuk, geri dönüştürülmüş kumaşlar ve vegan deri gibi çevre dostu materyaller, koleksiyonların merkezinde yer aldı. Artık sürdürülebilir moda, bir trend olmaktan çıkıp, moda dünyasının yeni normu haline geliyor. Stella McCartney, yıllardır bu alanda liderlik yaparken, bu sene de koleksiyonuyla doğaya dost bir stil sundu. Aynı zamanda Roksanda da geri dönüştürülmüş materyalleri sofistike bir biçimde kullanarak çevre dostu tasarımlar sergiledi.
