Okullar açıldı, çocuklar akranları ile sınıf ve bahçelerde sosyalleşmeye başladı. Ancak bazı çocuklar sosyalleşmekte zorluk çekiyor hatta cevabını bilse de öğretmeninin sorduğu soruları yanıtlamak için parmak kaldırmıyor olabilir. Sizin çocuğunuz da benzer durumlar yaşadığı için okula gitmek istemiyor ve kendini mutsuz hissediyorsa özgüven eksikliği yaşıyor olabilir. Peki, bu davranışların gerçekten özgüven eksikliği olduğunu nasıl anlayacağız?
Çocuğumuza bu konuda nasıl rehberlik edebiliriz? Hepsini Psikolog Tuğçe Betül Şenel ile konuştuk.
- Bazı çocuklar, özellikle okulda özgüven eksikliği yaşayabiliyor. Öğretmenlerinin sorularını bilmelerine rağmen parmak kaldırmaya çekiniyorlar. Tahtaya çıkma korkusu yaşayabiliyorlar. Bu durum özgüven eksikliğinin mi belirtisidir?
- Bu durum genellikle özgüven eksikliğinin bir belirtisidir. Çocuklar, sosyal ortamlarda kendilerini değerlendirdikleri için, bu tür kaygılar yaşayabilirler. Bu durumun oluşumunda birkaç faktör etkili olabilir:
Aile Dinamikleri: Çocuklar, aile içinde aldıkları geri bildirimlerden ve yaşadıkları deneyimlerden büyük ölçüde etkilenirler.
Eleştirel bir aile yapısı veya aşırı koruyucu davranışlar, çocukların kendine güvenini zedeleyebilir bu da sosyal ortamlardaki tutum ve davranışlarını etkileyebilmektedir.
Sosyal Deneyimler: Okulda ya da arkadaş çevresinde yaşanan olumsuz deneyimler (örneğin, alay edilme, reddedilme veya zorbalık) özgüven üzerinde kalıcı izler bırakabilir. Çocukların bu yaşta edindikleri olumsuz deneyimler maalesef ki yetişkinlik hayatlarında da onlara miras kalan bir deneyim olabilmektedir.
Kendi Beklentileri: Bazı çocuklar, kendilerinden aşırı beklentiler içine girebilir ve bu da kaygı yaratabilir. "Başarısız olma veya mükemmel olma" korkusu, parmak kaldırmayı ve sınıfta aktif olmayı engelleyebilir. Bu çocuklara yaklaşımda aile ve öğretmenlerin dikkate alması gereken bazı noktalar bulunmaktadır. Çocukların kendilerini güvende hissetmeleri için olumlu ve destekleyici bir ortam oluşturmak kıymetli bir adımdır.
Başarıları kutlamak, hatalardan öğrenmeye teşvik etmek bu süreci kolaylaştırabilir.
Olaylar karşısında sonuç odaklı olmayıp, süreç odaklı iletişim kurmak çocuğun başarı ya da başarısızlığına dikkatini vermesi yerine ''çabalamanın'' önemine vurgu yapılması önemli bir adımdır.
AKRANLARI İLE SOSYALLEŞMELİ
- Yine okulda ve sosyal alanlarda akranları ile kolay arkadaş olamayan, oyun kuramayan çocuklar olabiliyor. Bu da bir özgüven eksikliği midir? Yine bu çocuklara nasıl rehberlik edilmeli?
- Evet, akranlarıyla kolay arkadaşlık kuramayan ve sosyal ortamlarda zorluk yaşayan çocuklar genellikle özgüven eksikliği yaşıyor olabilir. Bu durum, sosyal becerilerdeki yetersizlik, kaygı veya geçmişte yaşanan olumsuz deneyimlerle de ilişkilendirilebilir. Bu tür çocuklar, sosyal ortamlarda kendilerini ifade etme veya kabul edilme korkusu yaşayabilirler. Bu çocuklara rehberlik ederken dikkate alınması gereken bazı stratejiler bulunmaktadır.
Çocuklara sosyal becerileri geliştirmeleri için yapılandırılmış eğitimler sunmak faydalı olabilir. Göz teması kurma, selamlaşma veya oyun başlatma gibi temel becerileri öğretmek süreç içerisindeki bilinmezliği önleyebileceği gibi, çocuğun kendine olan güvenini de olumlu yönde etkileyebilmektedir. Sonrasında çocukları, sosyal etkileşim gerektiren oyunlara veya grup aktivitelerine katılmaları için cesaretlendirmek önemlidir. Drama kursları bu noktada çocuklara iyi gelebilmektedir.
NASIL ANLAŞILIR?
Aileler çocuklarında özgüven eksikliği olduğunu hangi davranışlardan anlayabilir?
Basit durumları zamana mı bırakmak gerekir?
Aileler, çocuklarında özgüven eksikliği olup olmadığını aşağıdaki davranışlar üzerinden bilgi sahibi olabilir:
1. Sosyal Çekilme: Çocuk, akranlarıyla etkileşim kurmaktan kaçınıyor, sosyal ortamlara girmekten korkuyorsa.
2. Kendine Güvensizlik: Çocuk, başarılarından ziyade hatalarına daha çok odaklanıyorsa ya da "yeterince iyi değilim" gibi düşüncelere sahipse.
3. Karar Vermekte Zorlanma: Çocuk, kendi kararlarını almakta zorluk çekiyorsa ve sürekli çevresinden onay arıyorsa.
4. Aşırı Kaygı: Okulda veya sosyal ortamlarda başarısızlık korkusu, okuldan kaçınma veya sık sık mızmızlanma gibi davranışlar gösteriyorsa.
5. Olumsuz İçsel Diyalog: Çocuk, kendisiyle ilgili olumsuz ifadeler kullanıyorsa (Örneğin, "Ben hep başarısızım, ben zaten bunu yapamam ki" gibi).
Bu belirtileri birden fazla ortamda, uzun süredir yaşıyorsanız çocuğunuz için özgüven eksikliğiyle alakalı bir uzmana başvurmak önemlidir.
Bazen basit durumlar kendiliğinden düzelebilir; çocuklar, yaşları ilerledikçe sosyal becerilerini geliştirebilirler. Ancak gözlemlenen davranışlar belirginleştiğinde veya çocuğun hayatını olumsuz etkilediğinde, bu durumu ciddiye almak gereklidir. Yaş ilerledikçe bazı özgüven eksikliği durumları çözülse de, bazı çocuklar daha fazla yardıma ihtiyaç duyabilir. Özellikle ergenlik döneminde, sosyal ilişkiler ve benlik algısı daha karmaşık hale gelir; bu nedenle, çocukların gelişim süreçlerinde profesyonel bir destek almak durumu daha sağlıklı ele alınmasında önemlidir.
MESLEK LİSELERİNDE BİSİKLET DERSİ
Özellikle pandemi dönemiyle birlikte her insanın yaşam becerilerinin ve kendi hayatını devam ettirecek kadar bilgiye sahip olmasının önemli olduğunu öğrendik. Aç kalmayacak kadar yemek yapabilmek, ev eşyalarında oluşan basit arızaları tamir edebilmek ve kullanmayı bilmek gibi... Tabii bunun yanında iş dünyası ara eleman konusunda oldukça sıkıntı çekti ve çekiyor. Herkesin üniversite mezunu olması yerine, bir zanaat sahibi olmasının önemini de yine zaman ortaya koydu. Burada meslek liselerine büyük görev düşüyordu. Birçok alanda yetişmiş elemanlar bu okullardan çıkacaktı. Bu sebeple son dönemlerde meslek liselerine olan ilgim arttı. Ara ara hangi alanlarda dersler olduğuna bakıyorum.
ÜRETİM, TAMİR MONTAJ
Geçenlerde katıldığı Eti Sarı Bisiklet projesinin basın davetinde sevindirici bilgiler aldım. Bu yıl mesleki ve teknik liselerin eğitim müfredatına "Bisiklet Üretimi Montajı ve Mekanikerliği" dersi eklenmiş. Bu dersin eklenmesi için öncülük eden Eti Sarı Bisiklet, Üsküdar Haydarpaşa Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ile başlattığı iş birliği ile 38 hafta sürecek ders kapsamında meslek lisesi öğrencilerinin üreteceği bisikletleri üniversite kampüslerinde ve liselerde ücretsiz şekilde kullanıma sunacak.
HEM SAĞLIĞA HEM DOĞAYA FAYDALI
Düşünsenize, bu çocuklarımız bisiklet üretebilecek, montaj ve tamir yapabilecek. Yeni bir altın bilezikleri olacak kollarında. İklim krizinde kilit araçlardan biri bisiklet. Dünyada daha çok bisiklet kullanılması için birçok ülke kendi planlarını yapmış durumda. İnsan sağlığına çok faydalı. ETi Türkiye CEO'su Ercan Öz: "Bisiklet ve yürüyüşün gündelik yaşamda artması, ulaşımdan kaynaklanan bireysel karbon salımını yüzde 70'e kadar azaltabiliyor. Türkiye toplumunda bisiklet ve yürüyüşün yüzde 20 artması, 3 milyon ton daha az karbon salımı demek. Bu da 120 milyon yetişkin ağacın temizleyebileceği karbon salımına eşdeğer. ETi Sarı Bisiklet Elçileri, bu önemli tespitlerden hareketle sürdürülebilir ve sağlıklı bir gelecek için bisikletin önemine vurgu yaparak farkındalık yaratmayı amaçlayacak. Hareketli bir yaşamın ve bunun bir parçası olarak bisikletin bireysel, toplumsal ve çevre sağlığındaki rol ve öneminin sözcülüğünü yapacaklar" diyor.