İlişkide olduğumuz insanlarla yanlış anlaşılma, çatışma veya onlardan görmeyi beklemediğimiz davranışlarla karşılaşabiliriz. Bazen bu tür kişiler beklentilerimiz karşılamaz. Bazen de bir türlü düşündüklerimiz ve hissettiklerimizi karşımızdaki insana tam olarak geçiremeyiz. Çiftlerin yaşadığı en büyük problemlerden biri, her iki kişinin de birbirinin fikirlerini değiştirmeye çabalamalarıdır. Başlarda hoşa giden bu farklılıklar ilişki ilerledikçe hoşa gitmemeye başlar. İki taraf bu süreç içerisinde birbirlerini kendilerine dönüştürmeye çalışır. Bu durum da sadece ilişkinin ve ilişki içerisindekilerin yıpranmasına, sevgi-saygının azalmasına neden olur. Bu durumu erkenden kurtarabilmek için ilişkinin içerisindeki kişilerin ilişkide asıl çatışmaya neden olan problemi bulmaları, birbirinizden ayrı görüş ve hisleri değiştirmeye çalışmak yerine saygı göstermek, birlikte bir hayatı dengede nasıl yürütebileceğinizi keşfetmek gereklidir. İlişkiniz ancak bu şekilde bir rota oluşturduğunuzda anlam ve amaç kazanacak değerli hale gelecektir. İlişki içerisindeyken ilişkiye en çok zarar veren şey kişilerin başta kabul ettiği kişiyi zamanla değiştirmeye çalışmasıdır. Elbette bu demek olmuyor ki; partnerinizi ne yaparsa yapsın olduğu haliyle kabul edin. Sadece başlangıçta kabul ettiğiniz davranışlarını sonradan değiştirmeye çalışmayıp saygı duymak çok daha doğru bir tercih olacaktır.
Birbirinizi değiştirmeye çalıştığınızda birbirinize olan sevginizi unutmaya başlarsınız. Artık devreye birbirinizi yenmeye çalıştığınız bir savaş girer. Partnerinizin hislerini ve düşüncelerini görmezden gelip sadece kendi düşünüp hissettiklerinize odaklanmak ilişkinin yaşam damarını kesmek gibidir. Herkesin tek derdi kendini anlatmaya çalışarak haklı olduğunu ispatlamaya çalışmaktır. Kimse birbirinin gerçekten ne anlattığıyla ilgilenmez. Kendini anlatmaya yönelir de yönelir. Fakat bu durum anlaşılmadığını hissettikçe daha büyük bir öfke hissedilmesine yol açacaktır. Bu durum git gide öyle bir hal alır ki, artık herkesin bir rakip gibi haklı çıkmaya uğraştığı bir yarışmaya dönüşür. Herkes kendini daha çok ifade edip haklı çıkmaya uğraşır. Kadınların ifade gücü çok daha fazla geliştiğinden ötürü erkek kendini bu kadar detaylı ifade edemedikçe öfkelenir ya da ortamdan gitmeyi tercih edebilir. Herkesin gün sonunda tek bir derdi vardır o da anlaşılmak. Bu tür durumlar ister istemez her türlü ilişkide yaşanması olası olan şeyler.
7 MADDEDE ZEHİRLEYEN İLİŞKİLER
Öyle tür ilişkiler var ki sizi gizli gizli zehirleyen, kendi kendinizden bile uzaklaşmanız neden olan... Peki bunlar nasıl tür ilişkiler?
1- Partneriniz bir tartışma esnasında veya herhangi normal bir günde ne söylerseniz söyleyin, olayın tamamında haklı olsanız, ne kadar pozitif bir iletişimle de konuşmaya çalışsanız sizi anlamak istemiyor ve genellikle haksız buluyorsa içten içe çürüyecek olduğunuz bir ilişki yaşıyor olabilirsiniz.
2- Bu tür manipülatör kişiler için size kötü sözler de söylese, fiziksel şiddet de gösterse, küfür de etse o an onun için en doğru olanı yapmıştır ve bunu kesinlikle siz hak ettiğiniz için yapmıştır.
3- Bu tür kişiler sizin ne düşündüğünüz, ne hissettiğiniz, ne yapmak istediğinize hiç önem vermez. Onlar sizi nasıl görmek isterlerse öyle görürler. Onlar sizi kendilerine uygun biri haline getirmeye çalışır hatta buna sizi zorlarlar.
4- Bu tür karakterler özellikle kontrolcülük merkezli olan narsist veya antisosyal kişiliğe meyilli insanlarda çok daha fazla görülür.
5- Bu kişilerin bu tarz davranmalarının da elbet nedenleri vardır. Bu tür davranışlar sergileyen kişilerin özünde yoğun bir kaybetme korkusu ve düşük özgüven yatar. Birlikte olduğu kişinin onu bırakmasından o kadar çok korkar ki, bundan dolayı onu ağında tutabilmek adına yoğun bir şekilde kontrol eder, bastırmaya çalışır.
6- Kontrolcü partnerin inancı şudur: Eğer partnerimi kontrol altında tutmayıp, sürekli anlayış gösterir ve manipüle etmezsem kendi hayatına dair kararlar almaya başlar, bana ihtiyacı kalmaz ve bununla birlikte beni bırakabilir. Bundan ötürü de bu tarz kişilerle ilişkide olanlar adeta görünmez iplerle partnerine bağımlıdır. Ve o görünmez ağa takıldığını anlayamaz bile...
7- Bu tarz manipülatör kişi partnerinin her durumla ilgili suçlu hissetmesine neden olacak yanlar bulur. Örneğin; "Sen beni çok sinirlendirdiğin için böyle davrandım, sen nasıl kadın olunur bilmediğinden seni aldattım" gibi hatalı olduğu durumlarda bile bunun sizin yaptığınız veya yapmadığınız şeylerle ilgili olduğunu ima eder.
*Eğer ki yazılan bu cümleler, durumlar size tanıdık geliyorsa yanlış bir ilişkinin içerisinde olduğunuzu söylemek çok da yanlış olmayacaktır.
HEP SİZ SUÇLU ÇIKAR, KARAR ALAMAZ HALE GELİRSİNİZ
Manipülatör kişinin yaptığı her davranışın, söylediği her sözün kendince mantıklı bir sebebi vardır. Ve haksız olan sürekli sizsinizdir. Ne yaparsanız yapın bir türlü siz haklı çıkamazsınız. Yüzde yüz hatalı olduğu bir aldatma durumunda bile aldatmasına iten sebebin tüm yükünü size devredebilir. Bu durum manipülasyona uğrayan kişi için öyle bir hal almıştır ki bu duruma çok alıştığı için yavaş yavaş kendi benliğinizden uzaklaşırsınız.
Uzun süre bu duruma maruz kaldıkça ve size yaşatılanı anlamadıkça da öyle değersiz hissetmeye başlarsınız ki özgüveniniz adeta yok olmuştur. Yaşam sizin için öyle bir hal almıştır ki hayalleriniz, istekleriniz, kariyer planlarınız ya artık yok olmuştur ya da onlardan çok fazla soğumuşsunuzdur.
Öyle bir psikolojik duruma düşersiniz ki hayatınızla ilgili karar alamaz, neyi istediğinizi artık anlayamazsınız. Elbette hepimiz ilişki kurarken en temel amacımız, sevmek ve sevilmek gibi dünyanın en eşsiz duygularını deneyimleyebilmektir.
Elbette ilişkide iniş çıkışlar yaşanması çok normaldir. Ama ilişkinin sürekli yer altına doğru inen bir duygusal durumla yaşanması ve sizin git gide kendinizi mutsuz, depresif ve daha öfkeli hissettiğiniz bir yer sizin için doğru bir yerde olmadığınızın en güçlü sinyalidir.
Peki bu durumdan nasıl kurtulacaksınız? Hep ilişkilerde en önemsediğimiz şey ile: SINIR. Hayallerinizin, isteklerinizin ve kişiliğinizin özünden vazgeçmeyerek ne olursa olsun kendinize ait değerlerinizi savunarak. Yanlış olan her hareketin karşınızdaki kişi için de bir bedeli olduğunu ona davranışlarınızla göstererek. Unutmayın sınır çizmek için hiçbir zaman geç değil.