Türkiye'de erkek modası denildiği zaman ilk akla gelen markalardan biri D'S Damat... Smokinde pazar lideri olan markanın yeni kampanyası, her yaştan ve tarzdan erkeğe hitap eden en uygun smokin seçeneklerinin kendi ürün seçkileri içinde bulunduğunu vurguluyor. Kampanya filminin başrollerini, gerçek hayatta da yakın dost olan dört ünlü oyuncu Burak Yamantürk, Bülent İnal, İlker Kızmaz ve Necip Memili paylaşıyor. Kampanya filmi, ödüllü yönetmen Tolga Karaçelik imzası taşıyor. Film, dört yakın arkadaşın 10'uncu evlilik yıl dönümü kutlamaları için şık bir otel odasında bir araya gelmeleri ile başlıyor. Film; yıllara dayanan köklü ve güçlü bir dostluk örneğinin en samimi ve içten sohbetlerini yansıtıyor.
İLKER KIZMAZ
EN SEVDİĞİM RENK YEŞİL
- Reklam filmi için eşim Aslı Kızmaz ile evliliğimizin 10'uncu yılını kutlamaya haftalar kala bizim için çok kıymetli insanlarla paylaştığımız, harika bir hikaye oldu diyebilirim. Reklam kampanyasının planlamasının, senaryosunun ve fikrinin altında eşim Aslı Kızmaz'ın imzası bulunuyor.
- Yeşil ağırlıklı giyinmeyi severim. Geçenlerde bir kruvaze ceket aldım bir de beli lastikli jogger bir pantolon aldım mesela. Spor-şık bir tarzı var bu takımın. Son dönemde en çok bunları giydiğimi söyleyebilirim. Nereye gitsem uyuyor bu takım.
- Aslı mesela "Sana şunu aldım" diyerek benim için çok alışveriş yapar. İlk başta o kıyafetler tam bana uygun olur mu olmaz mı diye düşünüyordum. Ama sonrasında aldığı her şeyi kendime çok yakıştırıyorum. Çok da rahat oluyor. Bana gelirsek sezon başında ya da bir şeye ihtiyacım olduğunu düşündüğümde giderim günlerce mağazalara bakarım. Sonra da o beğendiğim parçayı gider satın alırım.
BÜLENT İNAL
KRUVAZE TAKIMDAN VAZGEÇMEM
- Arkadaş olduğumuz için sete daha sıcak ve pozitif gittik hepimiz bunu söyleyebilirim. Her zaman için sette yeni birini tanımak, ona ısınmak kolay olmuyor. İster istemez siz biraz mesafeli oluyorsunuz, karşınızdaki biraz mesafeli oluyor öyle durumlarda... Bu sette öyle bir şey hiç olmadı onu rahatlıkla söyleyebilirim.
- Tabii ki poz vermek çok alışık olduğumuz bir şey değil ama bir yandan da işimizin bir parçası. Bizimki biraz bir dizi film sahnesinde olmak gibiydi. Sonuçta biz manken arkadaşlarımız gibi öyle kıyafet taşıyamayız. O da bambaşka bir yetenek.
- Koyu renk giymeyi seviyorum genel olarak. Dolabımda ağırlıklı olarak koyu renk tişörtler ve jean'ler bulunuyor. Kruvaze ceketler, kruvaze takımlar benim için kurtarıcı parçalar oluyor genellikle. Gün içinde de beni görürseniz genelde üzerimde koyu renkli parçalar vardır.
- Eşim Melis Tüysüz'e sorarım ne giyeceğimi. O da beğenmediği şeyleri söyler. Benim bazı takıntılarım var tabii, onlardan vazgeçemiyorum. Bazı kıyafetleri çok sevdiğim zaman çok uzun süre giyiyorum. O da isyan ediyor, "Artık yeter. Bu kıyafet de üniforma gibi oldu" diyor. Zevkine çok güvenirim.
NECİP MEMİLİ
BOL PANTOLONLAR GİYERİM
- Giyinmek insanın önce kendisine, sonra da çevresine ve karşısındakine saygısının bir göstergesi bence... Bir yerden içeri girdiğinizde önce kıyafetiniz göze çarpıyor. Rahmetli babam da bu markadan giyinirdi, ben de giyiniyorum hatta bu reklam filmiyle çalışma fırsatım da oldu. O yüzden çok mutluyum.
- Adana'da olduğumuz için bugünkü kombinimi seçerken Müslüm Gürses'e ithafen böyle beyaz bir ceket giydim.
- Günlük hayatımda genelde oversize giymeyi seviyorum. Tişörtler, sweatshirt'ler, bol pantolonlar en sık giydiğim parçalar. Hızlıca dolaptan alıp giydiğim giysiler genel olarak bunlar oluyor, rahat ettiğim parçaları giymeyi tercih ediyorum. Kanvas ve bol pantolonları, rahat gömlekleri de çok seviyorum. Renk ve desen olarak da yeşil, lacivert, çizgili parçalar oldukça çok benim dolabımda.
- Eşim Didem Dayıcıoğlu; yıllarca Vogue dergisinin saat ve mücevher editörü olarak çalıştı. Hala moda sektöründe çalışıyor. O yüzden onunla görüşmeye başladığımız günden itibaren kıyafetlerime ve giysi seçimlerime o hep el attı. Çok inanıyorum, çok güveniyorum. Giyim gözü olan insanlarla bir arada olduğunuz zaman siz de bambaşka görünüyorsunuz. Hiç bilmediğim şeyleri ondan öğreniyorum. Bu yüzden çok şanslı hissediyorum kendimi. Ona buradan tekrar teşekkür ederim "Canım aşkım teşekkürler"...
BURAK YAMANTÜRK
ÇİZMELERİMİ ÇOK SEVİYORUM
- Alışveriş yapmaya çok meraklıyım. Her şeyi giyerim. Hiç öyle "Bunu giymem. Bunu giyersem ne derler" gibi düşüncelerim yoktur. Renkte de desende de böyle bir bakış açım yoktur. Sevdiğim ve beğendiğim her şeyi satın alırım ve giyerim. Vintage mağazaları da sezon boyunca lüks modaevlerini de gezerim.
- Dolabımdaki en eski parça bir kovboy botu. Ortaokul zamanlarında sivri burunlu kovboy botlarını çok severdim. Onlardan biri hâlã dolabımda. Tabii ki o zamanın tarzıyla şimdinin ki çok aynı olmadığı için giymiyorum. Bütün paramı biriktirip o botları satın alırdım.
- Dolabımda en çok beyaz tişört ve beyaz atletler var. Çizmelerimi çok seviyorum. Çok beğendiğim birçok çizmem var. Çizme meraklısıyım diyebilirim. Benim için kurtarıcı kombin siyah Jean ve beyaz tişört. Dolapta bir parçanın özel bir gün beklemesini sevmiyorum. En iddialı parçaları bile şu anda rahatlıkla günlük kombinlerime ekliyorum.
- Eşim Özge Özpirinççi'ye de tabii zaman zaman bir şey satın alırken ya da kombin yaparken soruyorum. Ama genelde kendi o anki isteğime göre giyiniyorum.