Duygusal yeme kişinin duygularını sağlıklı bir şekilde ifade edememesi sonucunda duygularını bastırmak isteği ile yemek yeme davranışıyla ilişkilidir. Duygusal yeme genellikle stres, endişe, yalnızlık, yetersizlik gibi duyguların hissedilmesiyle ortaya çıkar. Olumsuz duyguların hissedilmesiyle birlikte yemek yeme davranışı hissedilmeye başlanır. Kişi bu duygularla hissettiği güçsüzlük duygularını yenebilmek için yemek yeme arzusunu güçlü bir şekilde hisseder. Kişi günlük yaşamında sosyal ilişkilerinde veya iş hayatında yaşadığı stresleri de normal bir şekilde atlatamaz ve sosyal ortamlarda bile kendine gizli bir yer bularak yeme atağı geçirir. Stres ve üzüntüyle mücadele etmek için birçok yol varken kişi neden yemek yemeye başvurur? Çünkü olumsuz duygular kişide boşluk hissi yaratır. Yenilen şeyler ise bu boşluk hissine sahte bir doluluk yaratarak tokluk hissi ile yaşamı bütün halinde hissedebilmenin bir yoludur. Duygusal yeme sonucunda kişinin mutluluk hormonu bir anda yükselişe geçer. Kişi bununla iyi hissettiğini zannetse de bu his geçicidir. Kişi bu iyi hissetme hali geçtiğinde genellikle diğer yeme atağına geçerek bu iyi hissetme halini sürekli sürdürmek ister. Sonucunun pişmanlık olarak döndüğü bu döngüde vücut da fiziksel anlamda hasara uğramaya başlar. Kilo alımının hızlanması ile birlikte kalp damar hastalığı, şeker hastalığı gibi durumlara daha açık hale gelinir.
AŞIRI YEME DAVRANIŞIYLA MÜCADELE ETMELİYİZ
Öncelikle sağlıklı yemek rutininiz var ise kendinize onu hatırlatın. Yoksa da kendinize sağlıklı ve dengeli bir beslenme düzeni oluşturun. Anlık alınan bir kararla hemen her şeyi değiştirmeye çalışmak yerine yapabildiğiniz kadarıyla basamak basamak ilerleyin. Duygusal yeme eğer ki sağlığınızla ilgili bir değişim yarattıysa bu süreçte kesinlikle uzman bir diyetisyenle çalışmak çok önemlidir. Hedefiniz kilo vermek değil duygularınızı yeme ile değil olması gerektiği şekilde dile getirebilmek olmalıdır. Özellikle hangi duygu ve davranışın sizi duygusal yemeye ittiğini anlamak adına yeme günlüğü tutmak yararlı olacaktır. Yeme günlüğü, yeme atağı geçirdiğinizde sizi buna iten duygu ve düşünceyi anlayıp özellikle hangi zamanlarda bunun açığa çıktığını farkına varmanızı sağlar. Örneğin toplantı günlerinde hemen eve gelip kendinizi kocaman bir tatlı yerken buluyorsanız toplantı günlerinin sizde stres yarattığı aşikardır. Sağlıklı yemek yemek için kişi masada ve bir şey izlemeden yemeğini yemelidir. Kişinin bir şey izlerken ve ayakta yemek tüketimi olduğundan daha fazla yemesine neden olur. Her konuda olduğu gibi bu konuda da sosyal destek çok önemlidir. Özellikle sağlıklı yeme rutinine geçiş sağladığınızda yakın çevrenizin de bu rutine uyum sağlayıp sizi desteklemesi çok önemlidir. Olumsuz duygularla baş etmede sadece sosyal desteğin gücünden değil kendi gücünüzden de faydalanın. Olumsuz duygularla baş etmede kendi stratejilerinizi belirleyin. Günlük yazmak, kitap okumak, yürüyüşe çıkmak kendi hobinizi gerçekleştirmek işe yarayabilir. Olumsuz duygularla savaşmada hemen etkili olan bir çözüm maalesef ki yok! Yeme davranışı kişiyi sadece kısa süreli mutlu eder. Fakat bu mutluluk yeme davranışından sonra büyük bir mutsuzluk olarak geri dönecektir.
KİŞİYİ DUYGUSAL YEMEYE İTEN DURUMLAR
1.STRES: Stres insan vücudunda kortizol ve bazı hormonların artışına neden olur. Bu durumda da insan vücudu kendi dengesini yakalamak için tatlı ve yağlı gıdaları tercih eder.
2. DUYGULARI BASTIRMAK: Kaygı, korku, kızgınlık, utanç benzeri duyguları bastırıp yok etmeye çalışan kişi, bunun mümkün olmadığını gördükçe kendini bu duygulardan uzak tutmak için yeme davranışına sürüklenir.
3. BOŞLUK HİSSİYLE MÜCADELE: Özellikle uzayan tatil günleri veya işsizlik kişide boşluk duygulanımı yaratır. Kişi bu dönemde de bu boşlukla mücadele ederken yeme davranışına yönelebilir.
4. ERKEN DÖNEM YAŞANTILARI: Çocukken her başarısı yemekle ödüllendirilmiş bir çocuğun ileride de kendine her başarısının sonucunda bir ödül hak ettiği yönündeki düşüncesiyle birlikte yeme davranışına yönleneceği açıktır. Örneğin her matematik sınavından yüksek aldığında pizzacıya götürülmüş bir çocuk çok mutlu hissedecektir. Fakat bu çocuk yetişkin olduğunda ve başarısızlıkla da mücadele ettiğinde yeme davranışını iyi hissetmede bir araç olarak görebilir.
SEBEPLERİN FARKINA VARMAK ÇOK ÖNEMLİ
- Duygusal yeme ile baş etmede en önemli adım, hissedilen normal açlık ile duygusal açlığı birbirinden ayıran sinyalleri yakalamaktır.
Bunu anlamak için de günün hangi saatlerinde acıkıp yemek yediğinizi bilmek önemli. Özellikle rutinde bir yaşam sürdüren kişiler için genellikle günün aynı saatlerinde acıkma yaşanır.
- Duygusal acıkma ile normal acıkma arasında en büyük farklardan biri de duygusal acıkmanın bir anda ve şiddetli şekilde açığa çıkması, normal açlığın ise yavaş yavaş gelip kendini hissettirmesidir.
Normal açlığa kişi daha uzun süre dayanabilirken duygusal açlığa dayanmak genellikle mümkün olmaz.
- Duygusal açlık beklemeyi hiç sevmez. Bundan ötürü de beklenilerek yapılan yiyeceklere sabrı yoktur. Bu da hazır paketli gıdaların tüketilmesine neden olur.
Bununla birlikte kişi yüksek oranda şeker ve karbonhidrata maruz kalır. Duygusal yiyici kişi, yedikten sonra da genellikle yoğun utanç ve suçluluk hisseder.
- Duygusal yemeye sizi iten nedenleri fark edin. Eğer sizi yemeye iten davranışları keşfederseniz bu durumu yönetmek çok daha fazla kolaylaşır. Bu yüzden sizde hangi duygunun yemeye yönlendirdiğini fark edin.
HİSLERİNİZİ BASTIRMAYIN, DOSTLARINIZLA PAYLAŞIN
Özellikle bu süreçte psikolojik olarak destek almak çok önemlidir. Yeme davranışının en önemli tetikleyicilerinden birinin duyguları bastırmak olduğunu varsayarsak kişinin özellikle olumsuz duygularını yakın dostlarıyla ve ailesiyle paylaşması duygularını bastırmasını engelleyerek sağlıklı ifade etmesine yarayacaktır. Kendinizi moraliniz bozulduğunda ve mutsuz olduğunuzda izole etmeyin. Diğer tüm davranış ve dürtü bozuklukları gibi yeme bozukluğu konusunda da bir uzmandan yardım istemek çok önemlidir. Uzman bu durumun hem fiziksel hem psikolojik yönünü ele alarak durumun çok daha hızlı çözüme kavuşmasına yardımcı olacaktır. Eğer ki duygusal yemeye erken müdahale edilmezse yerini yeme bozuklukları alabilir.