İnsan var olduğundan bu yana stres de var olmuştur. Daha ilkel çağlarda bile insanoğlunun yaşadığı stres, hayvanlara yem olmasını engelleyerek hayatta kalmasını sağladı. Artık elbette yaşam bize bu tür bir stresi sunmuyor. Fakat kalabalık büyük şehirlerde yaşamak, iş hayatı, ekonomik telaşlar, aile derken hayatın birçok alanında stres ister istemez insanı etkisi altına alıyor.
İnsanın vücudu da strese iki tür tepki gösteriyor. Ya savaş ya kaç...
Stres yaşandığı anda vücutta kortizol ve adrenelinde artış görülmeye başlanır. Kalp atışı hızlanır, kan basıncı ve kaslara kan akışı artar. Yani vücut bu stres durumuyla baş edebilmek için aslında tüm taktiklerini kullanmaya çalışır. Stres karşısında vücudumuzda görülen bu değişimler yaklaşık bir saat içinde tamamen yok olmuştur. Fakat bir de insanın yaşamında yavaş yavaş biriken ve kocaman bir göl olan bu stresler insanı hasta eder ve kişi artık bu durumla baş edemez. Stres kişinin bağışıklık sisteminin düşmesine depresyon, kaygı, şiddet ve öfke gibi duygular hissetmesine neden olur.
Stres öyle bir histir ki, hamile kalmayı bile engelleyebilir. Vücut aşırı stres yaşadığı zamanlarda gebe kalmayı önleyecek şekilde adrenalin salgılamaya başlar. Adrenalin de doğurganlık için gerekli olan progesteron hormonunun salgılanmasına engeller.
BİR TÜRLÜ SAKİN KALAMAZ
Stres kişinin duygu durumunu bozup öfke duygusunun artarak öfke patlamasının yaşanmasına neden olabilir. Sürekli stres uzun süre içinde beyin hücreleri arasındaki iletişimi bozar ve kişinin sükunet merkezini devre dışı bırakır. Artık kişinin panik modu devrededir. Olaylar karşısında bir türlü soğukkanlı davranamaz, küçük şeyler bile onu strese sokar, öfke patlamaları yaşar. Bir türlü sakin kalamaz..
KRONİK STRESLE BAŞ ETMENİN YOLLARI
1. NE ŞEKİLDE ORTAYA ÇIKTIĞINI FARK EDİN: Stresinizin neden ve ne şekil ortaya çıktığını anlarsanız onu kontrol altına almakta da başarılı olursunuz. Stresin bedeninizde ilk ne sinyali verdiğini bu anlar neler yaptığınızın öncelikle farkında olun.
2. HUZURLA TANIŞMAK ÖNEMLİ: Her insan bir kusura sahip. Hayatın her alanında en iyisi olmak herkes için imkansız. Kendimizi sahip olamadıklarımız ve kusurlarımız için yargılamak kendimize yaptığımız en büyük kötülük. Stresi uzaklaştırmanın huzurla tanışmanın en önemli yolu da kendini olduğun halinle kabul edebilmek.
3. BEKLENTİLERİNİZİ GÖZDEN GEÇİRİN: Daha büyük ev, daha iyi bir modelde araba, daha yüksek maaş... Dış dünyanın size gerekli olduğuna inandırdığı hedefler. Hep çok daha fazlasına ulaşamamanın verdiği huzursuzluk ve mutsuzluk... Fazla temiz evler, pahalı kıyafetler... Bırakın. Bu döngüde bir noktaya ulaşmanız mümkün değil. Bunlar sizi sadece çok daha doyumsuz bir hale taşıyacak.
4. GERÇEKÇİ BEKLENTİLERDE OLUN: Stresin en büyük nedenlerinden biri de aslında olaylara bakış açımız. Patronlar hep zordur, hemen kilo vermek elbet mümkün değildir, bebekler elbet düzenli uyumaz... Yani stres aslında olayda değil bizim bakış açımızda gizli... Önce bir sakinleşin olayları baş kahraman olarak değil de geride duran bir izleyici gibi izleyin.
5. SİZE NEYİN İYİ GELDİĞİNİ KEŞFEDİN: Stres yaşamımıza girdiği andan itibaren onunla mücadele etmek için farklı yollar deniyoruz. Stresli anlarda size neyin iyi geldiğini sizi neyin sakinleştirdiğini anlayın.
6. EN BASİT TAKTİK, DOĞA YÜRÜYÜŞÜ: Stresle başa çıkmanın sağlıklı yollarını araştırmak bu süreçte neyi yanlış yaptığınızı anlamanıza yardımcı olacaktır. Diyelim ki stresli zamanınızda aşırı yeme davranışı gösteriyorsanız bunun yerine stresinizi bir doğa yürüyüşüyle yok etmeyi deneyebilirsiniz.
7. ÖZÜNÜZE DÖNÜN: Kendimize zaman ayırıp kendimizle ilgilendiğimizde kendimizi ve sağlığımızı her şeyin önüne koymuş oluruz. Eşinize, çocuğunuza, ailenize yardım edebilmek için öncelikle sizin iyi olmanız gerekmektedir. Yeterli uyku, sağlıklı beslenme, hareket, kişisel bakım en çok ihmal ettiğimiz kişisel gelişim pratikleri olabilir.
8. SEVDİKLERİNİZİN DESTEĞİNDEN FAYDALANIN: Partneriniz, sevdiğiniz dostlarınız, ailenizden alacak olduğunuz sosyal destek stresle baş etmenizde size psikolojik olarak güç sağlayabilir.
9. DÜZENLİ BİR ŞEKİLDE EGZERSİZ YAPIN: Düzenli bir şekilde yapılan fiziksel aktivite stresi azaltan hormonların salgılanmasını sağlayarak mutluluk hormonlarının artışına neden olur. Yürüyüş yapmak, bisiklet sürmek, yoga yapmak gibi aktivitelerle stresin sizi daha az etkilemesine izin verecek etkinlikler yapabilirsiniz.
10. FARKINDALIK EGZERSİZLERİNİ KULLANIN: Yaşadığınız yaşamın ve ne hissettiğinizin ne kadar farkına varırsanız o kadar iyi yönetebilirsiniz. Bunu yapmanızda meditasyon ve nefes egzersizleri size yardımcı olabilir. Bu egzersizler çevrenizle ilgili farkındalık kazanmanıza, duygularınıza daha farklı bir açıdan bakmanıza, düşüncelerinizi anlayıp stresi yaratan durumları daha da azaltmaya çalışmanıza neden olacaktır.
11. DÜZENLİ UYUYUN: Bedeninizi dinlendirmeden iyi hissetmek asla mümkün değildir. Her gece en az 6-7 saat uyumaya özen gösterin. Yatmadan önce çok fazla yemek yemeyin, kafein tüketmeyin ve kendinizi çok fazla yormayın. Uyumadan önce bedeninize rahat uykuya geçmeye yardımcı olacak şeyle yapın. Ilık bir duş almak, meditasyon yapmak, rahatlatıcı bitki çayları içmek, rahatlatıcı kokuları duymak uykuya geçişte daha iyi hissetmenizi sağlayacaktır.
KENDİNİZİ ÖDÜLLENDİRİN
Stresle baş etmenin en önemli anahtarlarından biri de teknolojiden, radyasyondan uzak kendinize ait belirli süreler yaratabilmektir. Her gün, herkesten ve her şeyden uzak sadece kendinizle kaldığınız bir zaman aralığı belirleyin. İnsanın pil ömrünün tükenmemesi için dinlenmesi gerektiğini unutmayın.
Zamanın sizi kaygılandırıp tüketmesine izin vermeyin. Yaşamdaki hedefler ve yapılacak listelerinizi önceliklendirin. Bunları bir bir tamamladıkça da kendinizi bu konuyla ilgili ödüllendirin.
Yaşamdaki sınırlarınızı belirleyin. Sağlıklı sınırlar insanın en başta kendisine saygı duymasını sağlar. Stressiz bir yaşam için de bir başkasının o alana girmesine izin vermeyerek aslında kendimizi stresten korumaya başlarız. Kendinize yatırım yapın. Film izleyin, arkadaşlarınızla vakit geçirin, yürüyüş yapın dikkatinizi aktif olarak sürekli zihninizin içindeki düşüncelerde tutmayın düşüncelerin akıp gitmesine izin verin.