Kırklareli'nin Demirköy ilçesine bağlı Sarpdere köyünde bulunan, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İl Özel İdaresinin çalışmalarıyla 2003'te turizme açılan Dupnisa Mağarası, çok sayıda yarasaya da ev sahipliği yapıyor. Birbirine bağlı iki kat ve üç bölümünden oluşan mağaranın giriş bölümü olan sulu mağara yılın her dönemi turizme açık tutulurken, kuru mağara ise yarasaların üremesi amacıyla her yıl 6 ay ziyarete kapatılıyor. İstanbul'a sadece 2 saat uzaklıktaki mağara yerli ve yabancı turistlerin akınına uğruyor. 15 Mayıs ve 15 Kasım tarihleri arasında açık olan mağarayı bu yıl şimdiye kadar 59 bin 600 kişi ziyaret etti. Mağarayı komşu Yunanistan ve Bulgaristan'dan da gelerek ziyaret edenler oluyor.
MAĞARANIN İÇİ BUZ GİBİ
Yaklaşık 180 milyon yıl önce oluşmuş olan Dupnisa Mağarası'nda ilginç sarkıt ve dikitler dikkat çekiyor. Uzunluğu 2720 metre olan mağara Trakya'nın turizme açık tek mağarası... Dupnisa kelimesinin anlamı Bulgarcada 'delik' anlamına geliyor. Dupnisa aynı zamanda 'Suçıktı Mağarası' olarak da anılıyor. Mağara içerisinde dev sarkıtlar, nehir, dikit ve sütunlar bulunuyor. Mağaranın içi adeta soğuk hava deposu gibi.. Üst katın ortalama sıcaklığı 17 derece iken alt katın ortalama sıcaklığı 9-10 derece. Mağaranın içine girdiğiniz anda buz gibi bir soğuk sizi karşılıyor. Bu arada mağaranın sulu kısmında gezerken tavandan üzerinize su damlıyor. O nedenle mağaraya giderken yanınıza mutlaka bir hırka ya da mont alın.
KAVUŞAMAYAN ELLER!
Mağarada birbirine uzanan ancak kavuşamayan taşlaşmış iki el detayı dikkat çekiyor. Mağaradaki bu eller ile ilgili bir de rivayet var. Uzun yıllar önce genç bir erkek, babası papaz olan Nysa isimli bir kıza aşık olur. Baba, kızı Nysa ile bu gencin bir araya gelmesine izin vermez. Genç adam papazdan kaçmak için mağaraya saklanır. Aramalara rağmen genç adam bulunamaz. Genç kız, Dupnisa Mağarasına gittiğinde sevdiği genci orada ölü olarak bulur. Aynı zamanda genç adam taşlaşmaya başlamıştır. Bu üzüntüye dayanamayan Nysa da orada ölür ve taşlaşır. Mağarada kavuşamayan iki elin bu hikayeyi sembolize ettiğine inanılıyor.
16 TÜRDE 60 BİN YARASA
Mağarada 16 türde yaklaşık 60 bin yarasa yaşıyor. Mağara yılın belli zamanlarında yarasaların üremesi için kapatılıyor. Mağaraya giriş ücreti 25 TL. Mağaranın etrafında aracınızı park edebileceğiniz otopark mevcut. Öte yandan mağaranın girişinde satılan yöresel ürünler, ahşap oyuncak ve hediyeliklerden satın alabilirsiniz. Mağaranın dışında bulunan bisikletleri kiralayıp, çevrede bisiklet de sürebilirsiniz.
