Tabii ki yaşadığınız şehri, coğrafyayı sevin ama seyahat etmeyi de asla ihmal etmeyin diyerek başlıyorum yazıma... Nereye giderseniz gidin, hangi coğrafyayı keşfederseniz keşfedin oradan hep bir şeyler öğrenip, kendinize bir şeyler eklemiş olursunuz. Ben de tam da böyle bir ruh hali içinde geçtiğimiz hafta iki günlüğüne özel bir etkinliğin davetlisi olarak Gaziantep'teydim... Gaziantep, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yer alıyor. Araba kiralayarak 1 saat 49 uzaklıktaki Şanlıurfa'ya ya da 2 saat 13 dakika uzaklıktaki Hatay'a da gidebilirsiniz... Ben şehirde yaklaşık iki gün kaldım. O yüzden öyle uzun uzadıya bölge şehirleri ziyaret etme imkanım olmadı. Gaziantep'te neyin nerede yeneceği konusu da epey oturmuş. Spesifik yemekler için hep aynı ustalar öneriliyor. "Tamam anladık, bolca yemek yiyeceğiz. Peki onun dışında ne yapacağız?" diye soranlara hemen iki günlük o şehre gidip de kesinlikle görülmesi gereken yerler listesi yapıyorum. İlk olarak rotanızı Bakırcılar Çarşısı'na çevirebilirsiniz... Adını orada satılan bakır eşyalardan almış, zaten bakır işçiliği Gaziantep'in en eski mesleklerinden. Hatta bir el sanatı demek yanlış olmaz. Bu yüzden Gaziantep'te her köşe başında bakır sahanlar, çaydanlıklar, cezveler, bardaklar işleyen ustalar görüyorsunuz.
BEDESTEN VE HANLAR
Oradan hemen Zincirli Bedesten'e geçebilirsiniz. Bedesten, eski zamanlarda kurulmuş ve hanlar gibi üstü kapalı yerlerde ince uzun, alışveriş yapılan çarşılara verilen isim... Eskiden Gaziantep'te beş tane bedesten varmış. Ancak günümüzde hâlâ alışveriş yapılabilir durumda olan üç tane var: Zincirli Bedesten, Hüseyin Paşa Bedesteni ve Kemikli Bedesten... Hepsine gidemeseniz bile aralarında en ünlüsü olan Zincirli Bedesten'i muhakkak ziyaret edin... Zincirli Bedesten 17'nci yüzyılda Darendeli Hüseyin Paşa'nın yaptırdığı bir bedesten ve eskiden Kara Basamak Bedesteni olarak anılıyormuş... Bedestende özellikle baharat, hediyelik eşya gibi otantik minik şeyler satılıyor.
KALE, ÇOK ÖZEL BİR YER
Buradan rotanızı Gümrük Hanı'na çevirin... Han, Gaziantep'te hâlâ sürdürülen tüm zanaatları bir arada bulabileceğiniz tarihi bir han. Burada geleneksel el sanatları ve ürünlerin satıldığı dükkanlar, bakır, sedef, kutnu ve ebru ustalarının atölye ve dükkanları var. Sırada şehrin tam merkezinde bir tepede bulunan kale var... Ne zaman yapıldığı net olarak bilinmiyor. Roma döneminde gözlem için kullanılmış... Günümüzde bu kale, Gaziantep Savunması ve Kahramanlık Panoraması Müzesi'ne ev sahipliği yapıyor.
ZEUGMA MOZAIK MÜZESİ
Gaziantep'in en önemli noktalarından birisindeyiz. 2011'de açılan müze dünyanın en büyük mozaik müzesi olarak açılmış ama sonradan 2014'te Hatay Arkeoloji Müzesi'nin açılmasıyla ikinci en büyük mozaik müzesi haline gelmiş. 1700 metrekare gibi büyük bir alana yayılan eserler yaklaşık iki bin yıllık... Müzedeki mozaikler Zeugma Antik Kenti'nden çıkarılmış. Dünya çapında bilinen müzedeki Çingene Kızı mozaiği, mutlaka sizin de bir yerlerde gözünüze ilişmiştir.
HIŞVAHAN'DA YEMEK YİYİN
Hışvahan, Gaziantep'te pamukların toplandığı eski bir han. Evliya Çelebi'nin Seyahatnamesi'nde 'Antep'in en meşhur hanı' tanımıyla geçiyor. İsmini İpekyolu üzerinde bulunması, pamuk tüccarlarına hizmet vermesi ve yakın çevresinde kumaşlar dokunmasına ithafen almış; pamuk kozası (hışva) deposu (han). Yüzyıllar boyunca kervansaray olarak kullanılmış. Gaziantep Kalesi eteklerinde yer alan han, batısındaki hamam, Susamhane, doğusunda şimdi mevcut olmayan Bedesten ve Mir-i Miran Mescidi ile birlikte bir külliye (Lala Mustafa Paşa Külliyesi) durumundaydı. Kültür Yolu üzerinde yer alan ve Gaziantep Büyükşehir Belediyesi tarafından restore edilen Hışvahan, Tarihi Kentler Birliği (TKB) tarafından düzenlenen "Tarihi ve Kültürel Mirası Koruma Proje ve Uygulamalarını Özendirme Yarışmasında" 15. Yıl Özel Ödülü'nü 2014 yılında aldı. 2016 yılı Ağustos ayında da otel-restaurant-dükkan olarak hizmete girmiş. Bu tarihi dokuya adım atıp yemek yemeden şehri terk etmeyin.
RUMKALE'Yİ GÖRMEK ÖNEMLİ
Hazır arabayla dolaşırken Rumkale'ye gitmeden şehirden dönmeyin... Kale; Fırat Nehri ve Merzimen Çayı'nın tam birleşimindeki dik kayalıkların üstünde inşa edilmiş. Roma ve Ortaçağ'dan kalma kalıntılar da bulunuyor bu yarımadada. Üzerinde Aziz Nerses Kilisesi, Barşavma Manastırı, eski dönem kalıntıları, hendekler ve kuyular gibi birçok eski dönem izleri var. Roma İmparatorluğu döneminde Hz. İsa'nın havarilerinden biri olan Yohannes'in Rumkale'ye yerleşmesi sonucunda Hristiyanlık'ın yayılımı hız kazanmış. Bu yüzden Hristiyanlık tarihinin önemli yerlerinden. Birecik Barajı'nın su altında bıraktığı köyleri de, iki saat süren Rumkale-Halfeti tekne turuyla görebiliyorsunuz.
UNESCO LİSTESİ'NDEKİ MUTFAK
Gaziantep'e gidip bolca yemek yedik diye üzülmeye gerek yok, şehir gastronomi dalında UNESCO'nun Yaratıcı Şehir unvanını almış dünyadaki dokuz ender şehirden (Belem / Brezilya, Bergen / Norveç, Burgos / İspanya, Denia / İspanya, Ensenada / Meksika, Phuket / Tayland, Tucson / ABD, Rasht / İran) biri... Bu unvan yemek kültürü bakımından özgünlük teşkil eden yerlere veriliyor. Antep mutfağı da yüzyıllarca İpek Yolu tüccarlarının getirdiği baharatları yerel mamülleri füzyonlayarak kendine has bir damak ve kültür geliştirmiş.