Sena Şener her haliyle popüler müzik aleminin özgün isimlerinden, boyalı kuşlarından... Sahneye çıktığı ilk günden itibaren uluslararası müzik arenasında ses getirmeyi başardı. Her çalışmasıyla kendini yeniledi... Üretken bir isim oldu. Kendi şarkılarını yazan, çalan, söyleyen özel bir ses olmayı başardı. Melankolik ve karanlık tarzıyla genç dinleyiciyi can evinden vurdu. Onların iç dünyalarına giriş vizesini hakkıyla aldı... Sahte romantizm yerine, gerçekçi bir karamsarlığı, sıkı ve üzerine cuk diye oturan şık bir melankoliyi tercih etti. Rock'tan da izler var müziğinde, popun bağımsız kanadından da. En alternatif olanından hem de... Türler arası geçiş yapabilen, türe bağımlı olmayan bir tarzın icracısı...
"Piyasayı ellerinde tutan" birkaç aranjörün, bestecinin, söz yazarının tekeline girmeden de kendi sözüyle, müziğiyle, tavrıyla –öyle bir çabası olmasa bile- popüler de olunabileceğini kanıtladı. Bu konuda başka müzisyenlere de ilham verdi... Şener, Porselen Kalbim'den sonra bu kez yeni teklisi Düşünürsem Ölürüm'le karşımızda. Bu kez sıkı bir rock icra ediyor... Hayatın sahteliğine, dünyanın adaletsizliğine isyan bayrağı açıyor. Sahtelikle kol kola girmektense yalnızlığı, hem de kopkoyu bir yalnızlığı göze alıyor. "Kafamın içi çöl / Geceler soğuk, günler zor / Kafamın içi çöp / Her güzel fikir doğarken ölüyor / Düşünürsem ölürüm / Sürünürüm / Dünyanın ne kahpe olduğunu / Düzenin ne bozuk olduğunu / Herkesin ne sahte olduğunu / Düşünürsem ölürüm / Sürünürüm" diyor... Ve iki yüzlü insanlardan bıktığını cümle aleme şu sözlerle duyuruyor: "Korkmam artık / Keyfim yerinde / Yoldan saptım / Keyfim yerinde / Sus konuşma / Keyfim yerinde / Doldum sonunda / Herkesten bıktım artık." Kalemi güçlü olan şarkı yazarlarının, müzik, hayat ve şarkıları üzerine anlatımları da önemlidir... Teklinin tanıtım bülteninde meraklısı için yeni şarkısı Düşünürsem Ölürüm'ü, karanlık bir şiirselliği barındıran şu sözlerle anlatıyor Şener: "Sahteliğin içinde hayatta kalmaya çalışılırken en büyük savaş zihne karşı verilir. Bozulmuş bir düzende adil bir kavga olmaz. Bu yüzden, bu uğurda verilen beyhude bir çaba yerine insan, iyiliğe ve tutkularına odaklanmalıdır. Dünyanın pisliği içinde sürünüp ölmemek esastır. Zihin, düşüncelerin dikenli tellerinden özgür kılınmalı, en azından düşünerek ölmek yerine bataklıktaki çiçekleri koklamak öğrenilmelidir. Düşünürsem Ölürüm adlı bu şarkı da bataklık çiçeklerinin vanilya kokulu olduğunu anlatır, keyfi yerine getirir ve batmaktan kurtarır." Şarkısının sözü, müziği ve prodüktörlüğü Sena Şener'e ait. Düzenlemesi Deniz Yıldız ve Sena Şener ortaklığının ürünü. Mix ve editlerini Mahmut Albulak'ın yaptığı şarkının mastering'i John Davis tarafından yapıldı.
MODERN VE ROMANTİK
Gökhan Türkmen, üretmeye devam ediyor. Var olabilme gücünün üretime dayalı olduğunu her fırsatta vurgulayan sanatçı, Seninle Ben adlı yeni teklisini yayınladı. Sözleri, müzisyen-oyuncu Mert Carim'e, müziği Gökhan Türkmen'e, aranjesi Gökhan Türkmen ve Mert Carim'e ait olan tekli için sanatçı; "Ritmi, sound'u ve minimal yapısıyla hissiyatı yüksek bir aşk şarkısı olan Seninle Ben sözleriyle de aynı derinliği taşımakta. Aşk, yoğun duyguların içerisinde hapsolabileceğiniz bir süreç. Kalbinizin de arada bir ritmin dışına çıkabileceğinin göstergesi" diyor. Gökhan Türkmen'e yeni teklisinde, uzun yıllardır aynı sahneyi paylaştığı orkestrası GTband eşlik ediyor. Müzikal yolculuğu boyunca farklı yönetmenlerle çalışan Gökhan Türkmen, ilk defa kendi klibi için kameranın arkasına geçti. Klibin yönetmenliğini yapıp, oyunculuk performansını da sergileyen Gökhan Türkmen'e görüntü yönetmeni olarak yıllardır birlikte çalıştığı Gökhan Fırat eşlik etti.