Sürekli bir 'bilgi' bombardımanı içindeyiz. Bunu çoğunlukla, canlı reklam panosu olan sosyal medya hesapları üzerinden, hızlı moda markaları ve bu markaların satıldığı internet alışveriş siteleri yapıyor. Bize verilen bilgi sadece markaların daha fazla ürün satmasına yönelik. Bunu bir kabul etsek bizlere pompalanan bilgileri öyle güzel analiz edeceğiz ki. "Yine uzun uzun bir giriş. Nereye varacağız bakalım bu hafta?" diye sorduğunuzu duyar gibiyim. Bu hafta bizlerin kafasını karıştıran çevreci moda, dünya, hızlı moda, geri dönüşüm, yüzde yüz geri dönüştürülmüş polyester ve cilt sağlığımız konularına değinelim istiyorum.
ÇEVRECİ GİBİ GÖRÜNEN HIZLI MODA MARKALARI
Sıfırdan başlayalım konuyu incelemeye. Yüzde100 sıfır atık, geri dönüşüm kavramlarına inanan bir markanın haftada yüzlerce ürünü mağazalarına sokması imkansız. Dünyaya, özellikle de su kaynaklarına en çok zarar veren endüstrilerin başında gelen tekstil ve moda sektörü aralıksız olarak piyasaya yeni ürün sokuyorsa hâlâ dünyaya zarar veriyor demektir. Ancak özellikle pandemiyle birlikte daha geniş kitlelerin çevre konusunda duyarlılığının artması nedeniyle hızlı moda markalarının, satış ve pazarlama stratejisini değiştirmesi gerekiyor. O zaman da satış stratejisi çerçevesinde markalar mağazalarına geri dönüştürülmüş polyester etiketleri ve kıyafet kutuları koyarak kalplerimizi çalmaya çalışıyor. Amaç vicdani bir rahatsızlık hisseden tüketicinin vicdanını rahatlatıp yine eskisi kadar çok alışveriş yapmasını, yani gezegeni yaşanmaz bir yer haline getirmesini teşvik etmek. Hal böyle olunca dev firmalar kârlılığını artırmaya, para kazanmaya devam ediyor.
'KULLAN-AT'A DEVAM
Mağazalarda ürünlere, özellikle de etiketlerine baktığınız zaman son bir yıldır yüzde 100 geri dönüştürülmüş polyester ya da sentetik elyaftan üretildiklerini görüyorsunuzdur. İşin doğrusu sentetik elyaflar doğa tarafından 'sindirilemez'. Polyesterlerin çoğu biyolojik olarak parçalanamaz. Mesela geçen sezon aldığınız polyester pijama, koşullara bağlı olarak en iyi 20 yıl, en kötü durumda 200 yıl doğada geri dönüşmeyecektir. Yani aslına bakarsanız şu ana kadar üretilmiş olan bu sentetik materyalleri bir yerlerde kullanmak iyi bir fikir... Ancak sürekli üretim yapan markalar yerine çevrecilik kavramına gerçekten gönül vermiş küçük butiklere, tasarımcı markalarına yönelmeniz gerekiyor... Hızlı moda markalarında çevreci bir reklam anlayışıyla satılan ürünler 'kullan-at' kavramını desteklemekten başka bir şey yapmaz ne yazık ki...
DÜNYA ÇAPINDA KİRLİLİĞE NEDEN OLUYOR
Petrol endüstrisi dünyanın en büyük kirleticisidir ve polyester de kısmen petrolden üretilir. Ve polyester; soğutma için yüksek miktarlarda su gerektiren, enerji açısından yoğun bir ısıtma işlemiyle üretilir. Polyestere alternatif olarak, geri dönüştürülmüş polyester tercih edilebilir. Ancak geri dönüştürülmüş polyester satın almak, atıkları en aza indirdiğiniz ve fosil yakıt endüstrisini ortadan kaldırdığınız anlamına gelmiyor. Çünkü yapılan çalışmalar göstermiştir ki bu plastik mikrofiberler su yollarını endişe verici bir oranda kirletiyor. Polyester üretimi ve kullanımı dünya çapında kirliliğe katkıda bulunur. Ve biz markaların tatlı reklam stratejilerinin ağına düşerek bu durumu destekleyoruz farkına varmadan.
CİLDİMİZE ZARARLI
Bu sentetik elyaflar ağırlıklı olarak tekstil sektöründe doğal ürünlere esneklik katmak ve kırışma oranını azaltmak amacıyla kullanılıyor. Ancak son dönemde durum öyle bir hale geldi ki gün boyu saatlerce üzerimizde kalan ve doğrudan tenimize değen kıyafetlerimizin büyük çoğunluğu bu sentetik elyaflardan üretilir oldu. Biz fark etmeden doğaya zarar vermeyi sürdürürken bir yandan da cildimize zarar vermeye başladık. Çeşitli cilt rahatsızlıkları ve terlemeyle birlikte artan sorunlar gittikçe artmaya başladı. Biz de bu durumu üreticisinden tasarımcısına ve doktoruna kadar çeşitli kaynaklar konuşup masaya yatırdık...
MEHTAP ELAİDİ (MODA TASARIMCISI):
ÇARE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK KAVRAMINI DESTEKLEYEN TASARIMCI MARKALAR
"Sürdürülebilirlik çok katmanlı bir olgu. Sürdürülebilir elyaftan yapılmış tüm ürünlere sürdürülebilirlik kazandırmış gibi düşünüyoruz. Bugün hızlı moda yapan şirketlerin sadece sürdürülebilir elyaflı kumaş kullandıkları için sürdürülebilirlik iddia etmelerini çok doğru bulmuyorum. Sürdürülebilirlik olgusu tam olarak yerine oturduğu zaman ve buna sadece bir açıdan bakan markalar yerine kumaşından tüm detaylarına kadar sürdürülebilirlik kavramını destekleyen tasarımcı markalarının sayısının da artacağını düşünüyorum."
RAMAZAN KAYA (TGSD BAŞKANI):
HAZIR GİYİM SEKTÖRÜ SENTETİK ELYAF KULLANIYOR
"Her sentetik elyafın çevreye ve insan sağlığına zarar verdiğini söyleyemeyiz. Günümüzün teknolojileri ile hazır giyim sektöründe kullanılan sentetik elyafın önemli bir bölümü dönüştürülerek yeniden üretime kazandırılıyor. Böylece hem kaynak israfının önüne geçilirken hem de hazır giyim üretiminin çevreye ve insan sağlığına olası zararları asgari düzeye indiriliyor. Pandemi ile birlikte fast fashion yerine daha uzun ömürlü ve rahat kıyafetlere önemli bir talep artışı gözlemliyoruz. Bu tür kıyafetlerin üretiminde de pamuktan daha çok polyester ve sentetik elyaflar tercih ediliyor. Küresel hazır giyim sektöründe de pamuktan daha çok sentetik elyaflar kullanılıyor. Çünkü her hazır giyim ürünü için pamuk istenen sonucu vermiyor."
DR. YASEMİN SAVAŞ (MEDİKAL ESTETİK TİP
YÖNETİM KURULU BAŞKANI): TERE BAĞLI BOTOKS UYGULAMALARI ÇOĞALDI
"Sentetik elyafın, piyasada özellikle ucuz rakamlara satılan ürünlerde kullanılan sentetik elyafın cilt dokusuna olan zararı uzun zamandır biliniyor. Ciltte çeşitli lekelenmelere, aşırı terlemeye, bu terlemenin ne yazık ki hoş olmayan bir cilt kokusuna neden olduğu da bilinen bir gerçek. Son dönemde terlemeyi azaltmak ve ter kokusunu engellemek için yapılan botoks uygulamalarında bir artış gözlemliyoruz. Bu artışın sebebi, sentetik elyafların birebir cilde dokunan kumaşların daha fazla kullanılması..."
UZM. DR. MUSTAFA BAYRAM (DERMATOLOJİ UZMANI):
MANTAR VE DERMATİT ARTTI
"Son dönemde sentetik polyesterler kumaş üretiminde daha fazla kullanılıyor. Özellikle ter dengesi üzerinde olumsuz etkileri olan bir kumaş türü. Teri emmediği için özellikle de yazın kullanıldığı zaman dermatolojik çeşitli problemlere neden olabilmekte. Mantar enfeksiyonları, dermatit dediğimiz tablolar artıyor. Günlük konforu bozacak şekilde koku problemlerinin yaşanmasına da neden oluyor ne yazık ki... Ayrıca hassas ciltlerde çeşitli alerji türleriyle karşı karşıya kalmamızın en büyük sebeplerinden biri de yine bu kumaşlar. Özellikle sıcak havalarda uzun süreli olarak bu tarz kumaşlardan uzak durmak gerekiyor. Egzama ve atopik dermatit rahatsızlığı olanların ve hassas cilt yapısına sahip olan kişilerin bu tarz kumaşlarda uzak durmasını tavsiye edebiliriz."
MODAKAZANI
BİR TASARIM YOLCULUĞU
Hazır giyim sektörünün en yenilikçi temsilcilerinden Nocturne, dünyaca ünlü çağdaş tasarımcı markası Lug Von Siga ile çok özel bir iş birliğine imza attı. Lug Von Siga'nın kurucusu ve kreatif direktörü Gül Ağış'ın tasarım gücü ile Nocturne'ün hazır giyim tecrübesini felsefi bir konseptte buluşturan Lug Von Siga Nocturne kapsül koleksiyonu #WhatIsYourUniverse, sürdürülebilir tasarımları ve sürreal hikayesi ile farklılaşıyor. Gerçeklik kavramının boyutlarını sorgulatan koleksiyon, kişiye moda aracılığıyla "kendinin farkına var, gerçekliğini bil" mesajını veriyor.
ŞIK VE RAHAT
Dagi, 2022 ilkbahar-yaz koleksiyonu şıklık ve rahatlık sunuyor. Sezonun trend parçalarının yer aldığı koleksiyonda; keten gömlekler ve elbiseler dikkat çekerken; sahillerde olmayı tercih edenler için ise, 700'den fazla parçanın yer aldığı plaj koleksiyonu ön plana çıkıyor. Limited Edition parçaları da barındıran plaj koleksiyonunda 700'ün üzerinde ürün sunan marka, plaj ürünleri ile bayram tatilinde de kullanıcılara hitap ediyor. Koleksiyonda her parça mix&match yapılarak içinizden geldiği gibi kombinlenebiliyor.
KİŞİSELLEŞTİRİLMİŞ CİLT TEDAVİSİ
Kozmetik ve estetik tıbbın lider şirketi Mesoestetic, yaşlanmanın gen ekspresyonu üzerindeki etkilerini tersine çevirerek cilt yaşlanmasının belirtilerine karşı koymayı başaran epigenetiğe dayalı bir çözüm geliştirdi. Markanın yeni serisi age element, parlaklık ve sıkılık kaybı, kırışıklıkların ve ifade çizgilerinin başlangıcı gibi cilt yaşlanmasının ana belirtilerini yoğun ve bireysel olarak önleyen ve tedavi eden yenilikçi ürünlerden oluşuyor. Yaşlanma belirtileri tek başına ortaya çıkmaz, bu nedenle farmasötik laboratuvarı, sinerjik ve tamamlayıcı bir etki elde etmek için birleştirilebilecek ürünler ve formüller geliştirdi. Bunlar ana sorunun tedavi edilmesine ve diğer yaşlanma sorunlarının önlenmesine veya iyileştirilmesine izin vererek yaşlanma karşıtı bakımın yapılmasını sağlar ve yüzde 100 kişiselleştirilebilir bir tedavi protokolüdür.
YAZIN ENERJİSİ BU ELBİSELERDE
Heyecanla beklenen yaz modasının favori tasarımları Arzu Kaprol elbiseler, yaz aylarının son üç senedir bize borçlu olduğu eşsiz enerjiyi gardıroplara taşıyor. İster şehir hayatının griyle karışık renkli koşturmacasında, ister tatil beldelerinin sonsuz yeşil ve maviliğinde, Arzu Kaprol elbiseler farklı desen, kumaş ve tasarımlarıyla sizlere eşlik etmeye hazır. Ultra mini elbiseler, transparan ve tiril tiril kumaşlar, plaj modasının romantik notaları Arzu Kaprol elbiselerde hayat buluyor. İki yılın en güzel zamanlarını eşofmanla geçirdikten sonra yeniden modanın keyfini çıkartmak isteyenler için en güzel trendlerden biri transparan kumaşlar, yaz aylarının tatlı esintisiyle birleşiyor.