Kader bazen ağlarını örer ve siz fark etmeden büyük ikramiyeyi kazanmış olursunuz.
Ukraynalı eskrim sporcusu Iryna Shchukla, hocası Valery Shturbabin ile yolları ayrılınca zor durumda kalır. Ukrayna'nın batısında küçük bir kasaba olan Netishyn'de yaşayan küçük kız, çıkış yolunu yine mihmandarında bulunur. Eskrimin efsane ismi Valery Shturbabin artık Türk Milli Takımı'nı çalıştırmak için Ankara'yı kendine mesken tutmuştur. Sporda büyük atılımları hedefleyen büyük bir ülkede çalışırken eski öğrencisini de ikna etmesi zor olmaz. Ve tarih 25 Nisan 2017, yer Belarus... Başkent Minsk'te düzenlenen 23 Yaşaltı Avrupa Eskrim Şampiyonası'nda Türkiye tarihi bir başarıya imza atar. Genç Milli Takımımız, 94 yıllık eskrim tarihimizde ilk Avrupa şampiyonluğunu elde eder. Deniz Selin Üstündağ, Zehra Köse, Melis Sarıçam ve Iryna Shchukla'nın sevinç fotoğrafı manşetleri süsler. Ancak o tarihten sonra çok değişir. Iryna'nın ülkesi Ukrayna, Şubat 2022'den itibaren Rusya'nın savaş ilanı ile yerle bir olur. Altı yıl önce antrenörünün çağrısıyla Türkiye'nin yolunu tutan, daha sonra gelecek vadeden genç yıldızlarımızın arasına katılıp ay-yıldızlı formayı giyen 22 yaşındaki Iryna Shchukla ile hem Türkiye'deki kariyerini ve yaşamını hem de Ukrayna'daki son durumu konuştuk.
- Ukrayna'dan ne zaman geldin?
- 2016 yılında, ailem olmadan yalnız geldim. Antrenörüm Valery Shturbabin, Türk Milli Takımı'nı çalıştırmaya başladığından beri Ukrayna'da kişisel bir antrenörüm yoktu. Antrenör olmadan antrenman yapmak zor oluyordu. Bu yüzden onunla çalışmak için ülkeyi değiştirmeye karar verdim.
- Hangi şehirde yaşıyordun?
Orası şu anki durumu hakkında bilgin var mı?
- Küçük bir kasaba olan Netishyn'de doğdum, Ukrayna'nın batısında yer alıyor. Bizim şehrimiz Ukrayna'nın diğer kentlerine göre sakin ama 24 Şubat'ta şehrimin yanına düşen roketler gördüm.
Bu nedenle artık Ukrayna'nın her şehri tehlike altında.
- Sosyal medyada ülken Ukrayna'daki savaşla ilgili paylaşımlar yapıyorsun. Yaşananlar için neler söylemek istersin?
- Bütün ailem Ukrayna'da. Sürekli haberleri okuyorum ve onlarla 7/24 iletişim halindeyim. Ukrayna hakkında birçok haber yayınlıyorum. Tüm dünyanın korkunç durumumuzu bilmesini istiyorum. Sosyal ağlarda savaşın çoktan bittiğine inanan birçok yabancı arkadaşım var. Hayır, devam ediyor ve yardıma ihtiyacımız var. Rusya'nın Ukrayna'ya neden saldırdığı çok uzun bir konu ancak kısaca Ukrayna ve Rusya hiçbir zaman kardeş milletler olmadılar. Birçok devlet, iki ülkeyi tek ulus olarak görse de biz çok farklıyız.
- Ailesini getiren Ukraynalı kadınların, savaşmak için döndüklerini okuyoruz. Senin bildiğin bu tarz olay var mı?
- Evet bu doğru. Benim yakın çevremden tanıdığım bir kadın, ailesini İspanya'ya götürüp Ukrayna'ya savaşa döndü. Erkekler arasında da bu durumu gerçekleştiren çok sayıda tanıdığım bulunuyor.
- Eskrim Milli Takımı'nda başarılı sporcularımız var. Aranız nasıl onlarla?
- Ekibimiz dünyadaki diğer takımlara göre çok genç. İyi çalışmaya devam edersek sonucun iyi olacağına inanıyorum.
Elbette anlaşmazlıklarımız, sonuçta biz kızız. Tabii ki sorunlarımız oldu.
(Gülüyor) Ama zamanla ancak birlik olursak iyi bir sonuca ulaşabileceğimizi anladık, hepsini çok seviyorum.
İNSANLARIN SPORA İLGİSİ ÇOK GÜZEL
- Tarih yazdığınız milli takımdan arkadaşın Deniz Selin Ünlüdağ, 2018'de Yıldızlar ve Gençler Avrupa Eskrim Şampiyonası'nda Avrupa şampiyonu olmuştu. Neler hissetmiştin?
- Tabii ki Deniz ve hocamız adına sevindim. Eskrimin partnerli bir spor olduğunu unutmamalıyız, bu yüzden birimizin zaferi hepimizin zaferi demek.
Her zaman birbirimize yardımcı oluyoruz.
- Türkiye'de spora ilgiyi nasıl buluyorsun?
- İnsanların sporu sevdiğini ve yaptığını düşünüyorum. Eryaman'daki olimpik merkeze birçok insan yürüyüş ve koşu için geliyor ve bu çok hoşuma gidiyor. Eskrim özelinde ise insanların bu sporu çok bilmediğini görüyorum. Umarım eskrim daha bilindik ve popüler olur.
- Şu an Ankara'da yaşıyorsun. Başkentimizi seviyor musun?
- Antrenmanlarımdan dolayı Ankara'da yaşıyorum. Bu şehri seviyorum ama İstanbul'u daha çok seviyorum.
Gelecekte denize yakın yaşamak istiyorum.
- Türk yemekleriyle aran nasıl?
- Ben vejeteryanım, bu yüzden Türkiye benim için biraz zor ama gerçekten sevdiğim yemekler de var. Bunlar; mercimek ve sütlaç.
- Türkiye ile Ukrayna arasında bir sevgi bağı var sanki...
- Evet, Ukraynalılar Türkiye'deki güzel yerleri görmeyi ve insanlarla tanışmayı seviyor, bu sevginin karşılığını da hissediyorlar.
ORUÇ İBADETİ BENİ ÇOK ETKİLEDİ
- Kendi branşında örnek aldığın sporcu var mı?
- Ukrayna'dan eskrim sporcusu Alina Komashuk'un sıkı çalışmasını ve bu sporu yaparken tarzını seviyorum.
- Eskrim sporunu nasıl seçtin?
- Ben küçük bir kasabalıyım, bu yüzden sporda fazla seçim hakkım olmadı. Farklı sporları denedim ve en çok eskrim yapmayı sevdim. Ama aynı zamanda antrenörüm de önemli bir rol oynadı, ilgilendi ve beni bu sporda başarılı olacağım konusunda motive etti.
- Türk geleneklerine alışabildin mi?
- Ukrayna ve Türkiye gelenekler açısından çok farklı ülkelerdir. Ama Türk kültürüne ve geleneklerine saygı duyuyorum.
- Türkiye'de seni en çok etkileyen ne oldu?
- Ramazanda oruç tutmanız ve sadece güneş battığında yemek yiyebilmeniz. Ve bayram kutlama geleneklerinizden etkilendim.
- Peki en etkilendiğin yer neresi?
- Maalesef Türkiye'de yaşadığım süre boyunca bu ülkeyi çok az gezdim. Türkiye'nin çok renkli ve ilginç olduğunu biliyorum. Takım arkadaşım Zehra Köse bir keresinde beni İstanbul'a davet etti ve bana bu harika şehri gösterdi. Aşık oldum. Görkeminden çok etkilendim. Ayrıca Ayasofya, Efes, Kekova adası ve tabii ki Kapadokya'yı ziyaret etmeyi hayal ediyorum.
- Çalıştığın Eryaman Olimpiyat Hazırlık Merkezi'nden olimpiyatlarda madalya kazanan sporcular çıkıyor.
Onlarla bir arada olmak sana neler hissettiriyor?
- Tabii ki oradaki ortam, diğer branştan sporcularla arkadaşlık yapmak çok keyifli, hem branşları tanıyoruz hem de birbirimizi motive ediyoruz.
KİTAP OKUMAK BENİ DİNLENDİRİYOR
- Sanırım edebiyata ilgi var. Türk yazarlardan okuduğun kimse oldu mu?
- Kitap okumak benim meditasyon
biçimlerimden biridir. Antrenmanlar
arasında veya yarışmalara uçtuğumda
zamanım varsa, her zaman kitap okurum.
Ancak üzgünüm, henüz hiçbir
Türk yazarını okumadım. Ama söz veriyorum
okuyacağım.
- Müzikle aran nasıl peki? Kimleri dinlemeyi seviyorsun?
- Müzik dinlemeyi gerçekten seviyorum
ve favori bir tarzım yok. Müzik
beni dinlendiriyor. Ruh halime bağlı
olarak klasik enstrümantalden heavy
rock'a kadar dinlerim. Favori Ukraynalı
gruplarım Boombox ve The Hard Kiss,
yurtdışından ise İtalyan rock grubu Maneskin'dir.
Türk sanatçılardan Tarkan'ı
çok sevdiğimi zaten tahmin edersiniz.