Mutluluk... Hemen hemen hepimizin elde etmek için birçok şey yaptığı bir duygu. İşimizde, ailemizde, yaşamımızda, yaptığımız tüm eylemlerde hep aradığımız duygu mutluluk. Mutluluğu hep farklı tanımlarla anlatmaya, açıklamaya çalışırız. Bazen yaşadığımız an bazen sürekli onu arayışımızdaki yol, bazense erişmenin çok zor olduğunu düşündüren bir nokta. Herkesin mutluluk tanımı çok farklıdır. Kimi için sağlık, kimi için huzurlu bir ev ortamı, kimisi için başarılı bir iş hayatı. En temel hedefimiz mutlu olmaktır. Bu hedefi gerçekleştirmek adına sürekli çaba gösterir bu duyguyu ararız. Oysa mutluluk aslında aranıp bulunan bir hedef olmaktan çok yaşamımıza nereden baktığımıza göre değişkenlik gösteren bir duygudur. Hiçbir durum tek başına iyi veya kötü diye adlandırılamaz. Onu tanımlayan tek şey sizin o duruma nasıl baktığınızdır. Bizi mutlu eden şey sürekli elde etmeye çabalamak, daha iyisi olmaktan ziyade olduğun şeyin tadına varıp bu şekilde sürekli iyilik halini yaratabilmek... Yaşamda mutluluk isterken en çok da başarılı mutlu ilişkiler kurmak isteriz. İlişkideki mutluluksa bazı çabalar sonucu mümkün olmaktadır. İlişki anlamı gereği de inşa etmektir aslında. Mutlu bir ilişki inşa etmek ve bunun için ister ilişkinin en başı ister uzun süreli bir beraberlik olsun bunun için inşa etmek gerekilen bazı ilişki özellikleri vardır. Bazı ilişkiler nasıl oluyor da ilk günkü heyecan ve enerjiyle aynı mutluluğu taşıyabiliyorlar? Sizce onları sürekli bu duyguda kalmaya iten tek şey çok şanslı olmaları mı? Ufak püf noktalarla ilişkinizi canlı, dinamik, mutlu tutmanız ve partnerinizi iyi hissettirmeniz mümkün. Neler yapabiliriz biraz bakalım.
Eşler kendilerine de zaman ayırmalı
Mutlu bir ilişki demek, iki kişinin bir olup iyi zaman geçirmesinden önce bireysel zamanlarının da var olması demektir. Nasıl bir çiçeğin büyümek, gelişmek canlanmak için oksijene ihtiyacı varsa, bu bireysel zamanları da ilişkinin oksijeni olarak düşünebilirsiniz. Fakat çoğu ilişkide yapılan en büyük hata her şeyi birlikte yapmak ve her yere birlikte gitmek istemektir. Kaybetme korkusunun yarattığı bağımlılık ilişkiyi kuvvetlendirmekten ziyade aslında ilişki bağlarını daha da gevşetmektedir. Bu durum en başta size çok zor gelecek, başaramayacakmışsınız gibi görünebilir ama zamanla bu durumun size de iyi geldiğini göreceksiniz. Birbirinize açtığınız bu zamanlar uzaklaşmanızdan ziyade birbirinizi özleminize ve hislerinizin kuvvetlenmesine yol açacaktır. Bu da mutlu bir ilişkinin en güzel yansımalarıdır.
Kendiniz için değil onun için de bir şeyler alın
Her ne kadar birlikte özel günlerinizi unutmuyor ve asla hediyesiz bırakmıyorsanız da, bu günler dışında hiç beklenmeyen günlerde de partnerinizi mutlu hissettirmek adına ufak süprizler hazırlayabilirsiniz. Bunların çok pahalı çok büyük hediyeler olmasını önemsemeyin. Önemli olan şey onun da iyi hissetmesini düşünerek aldığınız bir çikolata bile olabilir. Güzel kokulu bir çiçek veya uzun zamandır ihtiyacı olan ve bir türlü karar verip alamadığı o şey, çok sevdiği bir sanatçının konseri olabilir. Bu gibi süprizler ilişkinizi canlı tutar.
Birbirinizin duygularını önemseyin
Mutlu ve sağlıklı bir ilişkin püf noktalarından biri de birbirinizin duygu ve düşüncelerini önemsiyor olmaktır. "Aman ya buna mı üzüldün sen şimdi?" gibi cümleler, partnerinizin onu anlamadığınızı düşünüp sizden uzaklaşmasına yol açabilir. Onun duygusuna katılmak, doğru bulmak zorunda değilsiniz. Fakat onu bu duyguyu hissettiği için asla yargılamamalısınız.
Ona bol bol sarılın
Sevdiğimiz kişilere sarıldığımızda oksitosin adı verilen mutluluk hormonu salgılanmaya başlar. Sarılmak en doğal mutluluk eylemidir. İçinizden her geldiğinde birbirinize sarılın.
Sevdiğinizi söylemekten asla vazgeçmeyin
İlişkide karşımızdaki kişinin sevgisinden her ne kadar emin olsak da bunu bazen duymaya ihtiyacımız olur. Sevildiğini duymak kişiyi iyi ve değerli hissettirir. Aynı zamanda varolan ilişkiyi güçlendirir. İçinizden her geldiğinde, onun gözlerinin içine bakıp onu ne kadar çok sevdiğinizi hissettiğiniz şekilde söylemekten asla vazgeçmeyin.
İltifat etmeyi alışkanlık haline getirin
İlgi göstermek, maalesef ki sadece kadınlara yapılan bir şeymiş gibi hissettiriliyor. Ancak her iki cins te beğenilmek, onaylanmak ister ve bu durumdan da çok fazla mutlu olurlar. "Bugün çok güzel görünüyorsun, çok güzel kokuyorsun" benzeri cümleler hem partnerinizin kendini çok daha iyi hissetmesine yol açar hem de sevdiği birisi tarafından beğenildiği için çok mutlu olur. Ne kadar karşımızdaki partnerin bizi beğendiğinden, çekici bulduğundan emin olsak da bunu ondan sesli olarak duyuyor olmaya ihtiyaç duyarız. Bu durum bizi iyi hissettirir. Beğenilmek, sevildiğini hissetmek ilişkiyi dinç tutmak ve ilişkide mutluluğu yakalamak açısından çok önemlidir.
Onu çabası için takdir edin
Partnerinizi; işlerinin sonucunda ne yaptığının önemi olmaksızın çabası ve başarısı için takdir edin. Hepimiz herhangi bir iş yaptığımızda özellikle yakınımızdaki insanların bizi desteklemesini, motive etmesini bekleriz. Her ne yapıyorsa, bu yaptığı şeyin zor olduğunu gördüğünüzü ve bunu başardığı için onu çok fazla takdir ettiğinizi belli etmekten çekinmeyin.
Birlikteyken telefon detoksu yapın
Bulunduğumuz zaman, koşullar her birimizi telefona bağımlı hale getirmiş olsa da birlikte olduğunuz zamanlarda telefonlarınızı kenara bırakıp sadece birbirinize odaklanmak, belki fark etmediğiniz özelliklerinizi keşfetmek ilişkiye heyecan katan durumlardan... Acil durumlar yaşanmadığı sürece yaşamınızdaki diğer her şey, belli bir süre sizsiz de yapabilir. Birlikte olduğunuz her anı, her dakikayı dolu dolu geçirin. Birlikte yemek yemek, sohbetler etmek, diziler izlemek, anılar biriktirebilmek açısından çok önemlidir ve ilişkinizi kuvvetlendirir.
SON SÖZ
Her şeyin hatasız ve kusursuz ilerlemesi mümkün değil. İlişki sırasında söylenmemesi gereken sözler, yapılmaması gereken davranışlar elbet olacaktır. Bu durumda eğer kişi hata yaptığını anlarsa, bunu affetmeyi ve hoşgörmeyi bilmeli. Kırgınlıkları fazla uzatmamayı da alışkanlık haline getirin.