Genelde mart ayının yarısı kış, yarısı bahar şeklinde geçer. Biz tam bahar özlemi yaşamaya başlamışken bir anda kara kışa teslim olduk... Ama dedim ya, yarısı da şu an yaşadığımız soğuğa rağmen bahar... Yani önümüz ilkbahar... Kışın aldığımız kilolardan kurtulmak, detoks yapmak ve ilkbahar-yaz dolabımız için yavaş yavaş alışveriş yapabileceğimiz en doğru zamanlardayız... "Hem pandemi, hem dünyayı saran ekonomik kriz... Bir yanda savaş... İnsanın alışverişe çıkacak hali mi var?" diyorsunuzdur eminim... Bozulan psikolojinizle düşüncesizce alışveriş yapmaktan çok daha doğru bir noktadasınız, ilk olarak onu söyleyeyim...
İkinci olarak da trendleri öğrenmekte her zaman fayda var. Bu sayede gelecek aylarda popüler olacak parçaları bilip, dolabınızda bu tarz elbiseler var mı, görebilirsiniz. Kıyafetlerinizle uyumlu olabileceğini düşündüğünüz parçalar listesi yapıp, sadece eksiklerimiz için alışverişe çıkabilirsiniz. Sonuç olarak renkli, 2000'lere gönderme yapan, iddialı ve kadınsı bir sezon bizi bekliyor.
TATİL HİSSİ VEREN GİYSİLER
Normal çalışma düzeninde bulunan biri için yaz tatili 15 günle sınırlı... Ancak bu ilkbahar- yaz döneminde ruhlarımızı en azından her an tatildeymiş gibi hissettirecek kıyafetler üzerimizde olacak. Chloe, Anna Sui, Ulla Johnson bu trendi koleksiyonlarına en iyi yansıtan markalar arasında... Bol çiçek desenli uçuş uçuş elbiseler, tığ işi, koton bluzlar, rengarenk etekler bu ilkbahar-yaz sezonunda bizimle her yerde olacak.
BOHEM RUH HER YERDE
70'li yılların özgür ruhlarının moda dünyasına armağanı bohem ruh, her sene güncellenen form ve desenleriyle trendler listesindeki yerini alıyor. Bu sezon da yine bohem elbiseler, desenler, sandaletler, iri gözlükler ve göz kamaştıran aksesuvarlarla bohem ruh aramızda.
PÜSKÜL AŞKINA
Proenza Schouler, Chloe, Jonathan Simkai, Altuzarra... Bu ilkbahar-yaz sezonu için bizlere parti kıyafetlerinden esinlenen tasarımlar hazırladı. Püsküller de parti denilince ilk akla gelen detaylardan biri olduğuna göre bu sezon iddialı bir geri dönüş yaşamasına şaşırmamak gerek...
FEMİNENLİĞE KESKİN DÖNÜŞ
Tasarımcılar koleksiyonlarında romantik 60'lar dönemi cazibesini ortaya çıkartıyor... Bedene oturan korsajlı ve kabarık kollu çiçekli elbiseler, sivri burunlu topuklu ayakkabılar, incilerle süslenmiş feminen takım elbiseler ve uçuş uçuş tül elbiseler ile bu sezon tam bir hanımefendi oluyoruz.
BUNLARI GÖRMEYE ALIŞIN
Düşük bel, moda sahnesinde salındığından bu yana yarattığı sansasyonel etkiyi 2022 yılının ilkbahar yaz sezonunda devam edecek. Saten dapdar elbiseler, yok kadar mini minicik etekler, düşük belli pantolonlar... Bu sezon hepsini görmeye kendinizi şimdiden alıştırın derim ben! Bu trendi takip etmek için en doğru isim Paris Hilton'ın 2000'ler stili!
ULTRA BÜYÜK ÇANTALAR
Ekstra mini çantalara yeni yeni alışmaya başlamıştık ki bu sezon dev boyutlarda çantalar moda oldu! Bu her şeyi taşıyan çantalar ile bavula ihtiyaç kalmayacak. Aynı zamanda temel ihtiyaçlarınızı da taşıyabilecek bu çantalar, alternatif olarak şık bir seyahat çantası olarak da kullanılabilir.
BEYAZ BİR SAYFA AÇIN
İlkbahar-yaz sezonuna beyaz bir sayfa açarak, sıcak havalara karşı taze bir başlangıç yapabilirsiniz. Optimistlik dozunu artıran beyaz rengini kullanırken sportif, feminen ya da bohem bir tavra bürünmekte özgürsünüz.
OFİS GİYİMİNE MODERN BAKIŞ
Alıştığımız rahatlığa bu ilkbaharyaz sezonunda da devam... Klasik kesim gömleklere, iyi dikilmiş ve vücudumuzu saran takımlara geri dönmüyoruz tabii ki. Jil Sander, Chanel, Victoria Beckham gibi tasarımcıların ve markaların izinden gidiyoruz rengarenk, bol kesimli ve iddialı takımlar giyiyoruz.
PARLAK RENKLER
Dolabında sadece toprak tonlarında kıyafetler olan İskandinav tarzından esinlenen sosyal medya fenomenlerinin dönemi resmen kapanıyor. Bu sezon renklere doyuyoruz. En parlak, en fosforlu, en iddialı hangi renk varsa birçok koleksiyonda göreceksiniz. Versace, Valentino hatta Saint Lauret bile iddialı renkleri denediği bir ilkbahar-yaz sezonu yaşayacak. Renkseverler sizin yılınız olacak!
PLATFORMLAR YENİDEN
"Ay hiç sevmem platform topukluları", "Erkeklerin hiç hoşuna gitmez platformlar" gibi şeyler geçebilir içinizden. Yapacak hiçbir şey yok bu sezon platform topukluların sezonu! Givenchy, Stella McCartney, Lanvin aklınıza gelebilecek en klasik tarza sahip markalar bile platform topuklulara koleksiyonlarında yer vermiş durumda...
BÜYÜLÜ ATMOSFERDE HİBRİT MODA HAFTASI
Dünya takviminde yer alan dört önemli moda haftasının sona ermesinin ardından bu hafta Fashion Week Istanbul start alıyor. 15-18 Mart tarihleri arasında gerçekleşecek moda haftası tamamen dijital gerçekleştirilen üç sezonun ardından bu sefer dijital ve fizikselin bir araya geldiği hibrit bir yapıya sahip... Hadi gelin moda haftasının detaylarına yakından bakalım:
Fashion Week Istanbul'un bu sezon hibrit yapısının da etkisiyle sponsoru Soho House Istanbul. Moda haftası 14 Mart'ta düzenlenecek bir açılış partisiyle start alıyor.
Fashion Week Istanbul'a dair bütün detayları fashionweek.istanbul adresinden, resmi Instagram hesabı @fwistanbul'dan ve #fwistanbul hashtag'i üzerinden takip edebilirsiniz.
Fashion Week Istanbul'da Türk tasarımcılara ait 16 yeni koleksiyon izleyeceğiz. Nihan Peker, Emre Erdemoğlu, Niyazi Erdoğan, Sudi Etuz (Şansım Adalı), Bashaques (Başak Cankesş), Ceren Ocak, Gökhan Yavaş, T.A.G.G (Gökhay Gündoğdu), Red Beard by Tanju Babacan, Y+ Yakup Biçer, Murat Aytulum, Özlem Erkan, Mert Erkan, Selen Akyüz, Sezgi Tuzel ve Tuğba Atasoy bu hafta boyunca sonbahar-kış 2022-23 koleksiyonlarını sergileyecek.
Koleksiyonlarını Londra Moda Haftası'nda sergileyen DB Berdan ve Paris Moda Haftası'nda koleksiyonlarını sergileyen Dice Kayek markaları da bu iki önemli moda haftasının ardından yeni koleksiyonlarını bir kez de İstanbul'da beğeniye sunuyor.
Genç tasarımcılar daha doğrusu İMA bağlantılı genç tasarımcılar yine moda haftasında geniş yer alıyor. New Gen by İMA (Berfi Özgür, Nazlıcan Türker, Öykü Ece Uza, Selina Alp, Şeyma Hamamcı) ve Karma by İMA (Aycan Hakalmaz, Beyza Eyüboğlu, Ezgi Yıldırım) isimleri altında İMA öğrencilerinin koleksiyonlarını izleyebilirsiniz.
PRADA BİLE İKİNCİ EL İŞİNE GİRİYOR!
Bir yandan sosyal medya fenomenleri aracılığıyla sürekli alışverişe ve tüketime yönlendiriliyoruz, bir yandan dünyanın şu anki gerçekliği bu durumla hiç de uyumlu değil. 2017-2021 yılları arasında ikinci el pazarı yüzde 65'lik dev bir oranla büyüyerek 33 milyar euro'luk dev bir sektör haline geldi. Oysa bu süre zarfında lüks sektörü tüm çaba ve reklam kampanyalarına rağmen yüzde 12'lik bir büyümeye ulaşabildi. Peki bu durum neye yol açtı? Çevreye duyarlı, ikinci el ve vintage alışverişe meraklı, yepyeni, tabiri caizse gıcır gıcır ürünlerden haz etmeyen, Z jenerasyonunu yanına çekmek isteyen lüks sektörü de baş edemeyeceğini anladığı ikinci el alışveriş işine yavaş yavaş adım atmaya başladı. İkinci el çanta ve kıyafet sektöründe lider konumda bulunan Vestiaire Collective'in yüzde 5'lik hissesini Kering Group'un satın alması da bunun en büyük ispatı. Gucci'nin geçtiğimiz yıl ikinci el platformu TheRealReal ile ikinci el lüks bir alışveriş platformu kurması da bunun en büyük örneklerinden biri... Prada'nın şu an pazarlama direktörü olarak görev yapan ancak babasının yerine kısa süre içinde şirketin CEO'su olması beklenen Lorenzo Bertelli, geçtiğimiz günlerde Reuters haber ajansına yaptığı açıklamada, "Büyük bir ivme yakalamış olan ikinci el sektörüne biz de girmek istiyoruz. Yaklaşık bir yıldır bu konuda çalışmalarımız var. Özellikle bir internet sitesi üzerinde çalışıyoruz" diye konuştu.