Çocuğun, kendi yaş grubundan olan başka bir çocuğa fiziksel veya psikolojik olarak olumsuz etkileyecek, sürekli ve uzun süreli davranışlarda bulunmasına akran zorbalığı deniliyor. Bir çoğumuz hayatı boyunca akranları tarafından zorbalığa uğramış ya da zorbalık yapmış olabiliriz. Gözlük takan bir çocuğa 'dört göz' demek, peltek konuşana küçük düşürü lakaplar takmak en sık görülen zorbalıklar arasındaydı. Ancak teknoloji ilerledi, nesiller değişti. Zorbalık da boyut atladı. Artık çocuklar ve gençler akranlarına dijital ortamlarda zorbalık uygulamaya başladı. Okulda izinsiz çekilen fotoğrafları sosyal medyada paylaşıp arkadaşını küçük düşürenler de var fotoğrafları 'internette yayınlarım' diyerek şantaj yapanlar da... Kurduğu sohbet gruplarından arkadaşlarını çıkararak onu oyun dışı bırakmaya çalışanlar, görmezden gelinenler, sosyal medya paylaşımlarına komik yorumlar yapanlar, küçük düşürenler ve daha nicesi... Ve bir çok çocuk ve genç sosyal medyada uğradığı akran zorbalığı yüzünden okula gitmek istemiyor, içine kapanıyor, psikolojisi bozuluyor... Biz de yeni nesil akran zorbalığını masaya yatırdık. Sık yaşanan zorbalıkları, zorbalığa uğrayan çocuklardaki değişiklikleri ve ailelerin bu konuda nasıl davranması gerektiğini psikolog Sevda Bakırel ile güzellik endüstrisinin baskısı ile gençler arasında oluşan güzellik zorbalığını da Doç. Dr. Ebru Güzel ile konuştuk.
ÖZEL AVRUPA ŞAFAK HASTANESİ/PSİKOLOG SEVDA BAKIREL
İzinsiz çekilen fotoğraflarla şantaj
- Son dönemlerde teknolojinin de gelişmesi ile çocuklar ve gençler arasında yeni nesil zorbalıklar görülmeye başlandığı söyleniyor. Size gelen vakalarda nelere rastlıyorsunuz?
- Teknolojinin gelişmesiyle çocuklar ve gençler arasında zorbalıklarla yoğun bir şekilde karşılaşıyoruz. Özellikle yeni neslin güncel sosyal medya kullanımı veya oynadığı oyun içeriklerinde tehditkâr davranışların elektronik ortamlara yansıtıldığı gözlemlenmekte. Yeni neslin daha çok bu ortamlara maruz kalmasına sebep olan faktörler ise farklı bir kişilik kazanma, özgürce iletişim kurma isteğinin olması ve merak, korku, heyecan gibi duyguları yaşamak için tercih nedenleri arasında. Birçok zorbalık türleriyle karşılaşıldığı vaka türlerim var. Ergenliğin başlamasıyla birlikte cinsel değişim ve gelişimin olması yoğun merak oluştururken kendi aralarında cinsel içerikli sözler ya da esprili muhabbet konuları açma isteği, cinsel temasta bulunmaya çalışmalarla karşılaştığım olmaktadır. Dijital ortamlarda karaktere hayranlık duyma, tercih ettiği karakterin şiddet içeren, kötü yaklaşımını kendine benzetmeler yapma olabiliyor. Yeni neslin aslında en çok karşılaştığı siber zorbalıkta internet ortamında kişiyi küçük düşürme, izinsiz olarak çekilen fotoğraflar veya videolar üzerinden şantaj uygulandığı durumlar da olmaktadır. Kişinin hesap bilgilerinin ele geçirilmesi tüm dijital ortamda aşağılama, etiketleme, şantaj gibi saldırganlık durumlarından da bahsedebiliriz. Sosyal zorbalıklarda ise arkadaş gruplarına dahil edilmeme, gruptan dışlanma, yalnız bırakılma ya da görmezden gelme davranışlarını içeren durumlar vardır.
OKULA GİTMEK İSTEMİYORSA DİKKAT
- Çocukları bahsetmiyorsa, aileler çocuklarının zorbalığa uğradığını nasıl anlayabiliyor?
- Öncelikle çocuğunuzu çok iyi tanımaktan geçer. Ebeveynlerin çocuğunun zorbalığa maruz kaldığını yansıtan değişiklikleri şöyle sıralayabiliriz.
Çocuğunuz okula gitmekten uzaklaştıysa, okul konusu açıldığında ortamı terk etmek istemesi, okulda akademik başarısının düşmesi, sık sık ruh halindeki değişikliklerin olması, var olan düzenindeki bozulmalar ortaya çıktıysa bunlar yemek yememe, uyku kalitesinin bozulması, uzun süre odasının kapısının kapalı olma hali, depresif semptomlar gösterme durumları, evden çıkmak ya da toplum içerisine girmekten kaçınma davranışları ve özgüvendeki düşüş zorbalığa maruz kaldığını gösterir.
- Aileler akran zorbalığını nasıl çözebilir? Önerileriniz neler olur?
- Ailelerin çocuğunun gelişim dönemleri ve genel durumlarıyla alakalı iyi bir gözlemci olmaları gereklidir. Aile içi iletişime açık olmalı, iyi bir dinleyici olmaya özen göstermelidir.
- Teknoloji üzerine gelişmeleri takip etmeli, kullanma ile ilgili bilgiler edinilmelidir. Çocuğa sosyal medya, teknoloji kullanımı ile ilgili genel bilgiler verilmelidir.
- Kişisel özel bilgilerin veya vücut mahremiyetleriyle alakalı resim paylaşılmaması gerektiği aktarılmalıdır.
- Sosyal medya hesaplarındaki arkadaşları ya da dahil olduğu gruplar gözetim altında tutulabilir. Sosyal medya kullanımına belli bir sınır verilmelidir.
- Yaşamış olduğu zorbalıklarda çocuğu suçlamadan önce mutlaka dinlemeli, karşı tarafa zarar verici yöntemler sunulmadan baş etmesini sağlayabilir.
- Yaşadığı problemi derinlemesine rahatça anlatması sağlanılmalı, daha sonra eleştirmelerden, aşağılamalardan kaçınılmalıdır.
- Çocuğun kendini daha rahat ve güvende hissetmesi, özgüveninin pekişmesi için sosyalleşebileceği ortamlar, etkinliklere yönlendirebilir.
ÇOCUKLARDA FİZİKSEL ŞİDDET VAR
- Daha küçük çocuklarda genelde neler görülüyor?
- İlkokul ve ortaokul yaş aralıklarındaki okul ortamı ya da dış dünyaya ait fiziksel zorbalıkların olduğu akranına karşı itme, vurma ve tehlikeli aletleri yanında taşıma ya da gösterme eğilimi olmaktadır. Ergenlerde ise daha çok sözel zorbalıkların olduğu birbirlerine karşı lakap takma ile hitap biçimleri vardır. Değişen fiziksel hatlarıyla alakalı dalga geçme ya da aşağılama gibi sözel zarar verme içerir. Dış güzellik algısının daha ön planda olduğu sivilcelenen yüz için makyajın yoğun yapılması, imaj ve kilo takıntısının olduğu akranları tarafından daha popüler olma ya da onaylanma, beğenilme arzusunun yaşandığını gözlemlemekteyim.
EN YAYGINI GÜZELLİK BASKISI
Doç. Dr. Ebru Güzel / FB Üniversitesi Yeni Medya ve İletişim Bölüm Başkanı
"Bugün neredeyse her annenin dert yandığı akran zorbalığında bir davranışın zorbalık olarak kabul edilmesi için;
1) Kasten zarar verme niyetiyle yapılması;
2) Davranışın tekrar etmesi;
3) Zorbayla mağduru arasında bir güç dengesizliği bulunması gerekir. Kız çocuklarının erkeklere oranla daha fazla siber zorbalığa maruz kaldığını ve siber zorbalık ve mağduriyetin ortaokulda doruk noktasına ulaştığını gösteren araştırmalar oldukça yaygın. Daha çok kıskançlık, dedikodu, alay, grup dışına atılma gibi davranışlara maruz kalan çocuklar eve beş karış suratla gelip odalarına kapanıyorlar. Bizler hep siber zorbalığı okuyoruz, ama asıl en yaygını güzellik zorbalığı! Güzellik klişelerine uymayan ya da bu tip trendleri takip etmeyenler, takip edenler tarafından boy, ağırlık, ten rengi ya da giysiler gibi dış görünüşle ilgili özelliklerden dolayı aşağılanmaktalar. Güzellik zorbasının kurbanına karşı uyguladığı taktikler değişse de benzer davranış biçimleri kullanılmaktadır. İlişkisel saldırganlık, kaba davranışlar, incitmek, alay etmek, dedikodu yapmak, söylenti yaymak, isim takmak, dışlamak ya da küsmek gibi davranışlar mağdura ciddi psikolojik zararlar verebilmektedir. Zorba bir gün yakın arkadaşken, bir diğer gün selam bile vermeyecek kadar tutarsız davranabilmekte, mağduru takipten ya da gruptan çıkararak cezalandırma yoluna gidebilmektedir. Özellikle kız çocuklarında sık görülen Instagram paylaşımlarını, yorumlarını silme ya da hesaplarını kapatma gibi davranışların bir nedeninin de güzellik siber zorbalığıdır. Çocuk fenomenlere yağdırılan övgüler, zorbalığın yaygınlığını gösterir, çünkü övgü de yergi de aynı tahakküm mekanizmasının işleyişine çanak tutmaktadır.
POPÜLER KÜLTÜR TEHLİKESİ
Güzellik zorbalığı artık sadece kız çocuklarının değil yetişkinlerin de kabusu halinde. Janus: Güzelliğin Çürkin Yüzü (Kırmızı Kedi) adlı kitabımızda bu konuyu uzun uzun tartıştık. Güzellik zorbalığı yüzünden birçok kadın makyaj yapmak, saç trendlerini takip etmek, ince bir fiziğe sahip olmak ya da moda giysiler giyinmek zorunda hissetmektedir. Ayrıca düşük benlik saygısı, çirkinlik kompleksi, sosyal kaygı, depresyon, anoreksiya nervoza ve bulimiya nervoza (yeme bozuklukları) gibi pek çok psikolojik sorunlar da yasamaktadır. 2018 yılında Rimmel Kozmetik firması ve Cybersmile Vakfı güzellik siber zorbalığına uğrayan kadınlar için asistan hizmeti başlatmış. Rimmel Londra'nın, BM istatistiklerini kullanarak, 10 ülkede 16-24 yaş aralığında, 110 bin kadınla yaptığı araştırma bulgularına göre; her dört kadından biri güzellik siber zorbalığın kurbanı olduğu ve bu kadınların yüzde 65'inin kötü yorumlar aldıktan sonra psikolojik sorunlar yaşadığı raporlanmış. Ayrıca güzellik siber zorbalığından dolayı her yıl 115 milyon paylaşımın sosyal medyadan silindiğini de açıklıyor. Görünen o ki sosyal medyada güzellik hastası bir kültür yaşatıldığı sürece güzellik hastalığından kurtulmak mümkün değil.