29 Ekim... Türkiye Cumhuriyeti'nin doğum günü. Bu yıl, doğum gününün en güzel hediyesi de dün açılan Atatürk Kültür Merkezi (AKM) oldu. Modern Türkiye'nin kültür sanat alanındaki en sembolik yapısı, yıllar sonra yeniden kapılarını açtı. Hem de kolektif hafızamızdaki mimari görünümüyle.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açılışını yaptığı AKM'de, bu açılış için bizzat Erdoğan'ın sipariş ettiği Sinan Operası dünya prömiyerini yaptı. Mimar Sinan'ın hayatından önemli bir kesitin anlatıldığı operada Sinan'ın, İstanbul'un simge yapılarından olan Süleymaniye Camii'nin yapımına odaklanılıyor. Dolayısıyla Taksim AKM'den Süleymaniye'ye koca bir selam gönderildi. Sinan Operası
'nın bestecisi Hasan Uçarsu ve librettosunu yazan Bertan Rona ile bu tarihi günün arefesinde bir araya geldik. AKM'nin açılışını görkemli bir şekilde anmamızı sağlayacak olan Sinan Operası
'nı konuştuk.
- Yaklaşık iki yıllık bir çalışmanın sonuna gelindi. Dün AKM, Sinan Operası ile açıldı. Nasıl bir opera ortaya çıktı?
- Bertan Rona: Ünlü mimarımız Sinan'ın hayatından bir kesit anlatılıyor Sinan Operası
'nda. Dediğiniz gibi iki yıllık bir süreç geçti. Cumhurbaşkanlığı bize bu eseri sipariş ettiğinde gerek Ankara'da Külliye'de, gerekse İstanbul'da toplantılar yapıldı. Epey bir mesai harcandı. Tabii AKM gibi çok önemli bir yapının açılışında, bizden bir mimarın hikayesinin anlatılması tercihini çok anlamlı ve isabetli buluyorum. Mimar Sinan'ın uzun süren yaşamında dramatik ayrıntı yok. Ama çalışmalarımız sırasında gerek Turan Oflazoğlu gerekse Hayati Çorbacıoğlu gibi yazarların Sinan'ın hayatını bir belgesel gibi ele almak yerine Süleymaniye Camii'nin açılışına odaklanarak Sinan'ı anlatmaya çalıştıklarını gördük. Çünkü Süleymaniye Camii'nin açılışı Sinan'ın hayatındaki en önemli dramatik çatışma. En azından bize ulaştığı kadarıyla.
- Nedir önemi?
- Bertan Rona: Kanuni Sultan Süleyman caminin yapılmasını istedikten sonra yedi yılda Süleymaniye Camii tamamlanabiliyor. Bu yedi yıl içerisinde Sinan kimi bürokratik engellemelerle karşılaşıyor, padişaha Sinan hakkında olumsuz raporlar gidiyor. Ama Sultan Süleyman da arif bir imparator olarak son ana kadar Sinan'a güveniyor. Öte yandan Sinan'ı ciddi anlamda uyarma ihtiyacı da duyuyor. Sonunda ortaya Süleyman Camii gibi muhteşem bir yapı çıkıyor. İşte bu süreci anlatıyor Sinan Operası
.
- Hasan Uçarsu ile nasıl bir iş birliği yaptınız?
- Bertan Rona: "İyi librettodan kötü bir opera yazılır ama kötü librettodan iyi opera yazılmaz" derler. Bunun için eserin omurgasının, iskeletinin çok sağlam olması gerekiyordu. En büyük amacım Hasan Bey'e omurgası sağlam bir libretto vermekti. Karşımda her bestesine hayran olduğum Hasan Bey vardı. Galiba amacımı yerine getirdim. Verimli bir iş birliği yaptığımızı düşünüyorum. Ortaya olağanüstü bir eser çıktı çünkü.
- Hasan Uçarsu: Tam da pandemi sürecine denk geldi eserin bestesini yapmak. Teorik olarak bu süreç bana zaman kazandırmış gibi görünebilir ama ruhsal olarak kazandırmadı. Ama bir şekilde dengeledim durumu. En baştan beri Bertan Bey ile birlikte çalıştık. Sinan ile ilgili epey okuma yapmıştım. Korolu sahnelerin olmasını çok istedim. Çünkü koroyu kullanmayı seviyorum. Aryalar olsun istedim. Operada arya çok önemli. İyi arya, eseri izleyicinin hafızasına kazır. Ki bu eserden üç beş tane unutulmaz arya çıkacağını öngörüyorum. Mesela Mihrimah aryasının iddialı olduğunu düşünüyorum. İşte bu tür şeyler konusunda Bertan Bey ile sürekli paslaştık.
- Yaklaşık iki yıl sürdü Sinan Operası'nın ortaya çıkması. İki yıl önce sizinle konuştuğumuz vakit, "Zaman az" diyordunuz ama içinize sinen bir eser ortaya çıktı anladığım kadarıyla...
- Hasan Uçarsu: İçime sindi. Çok yoğun çalıştık Bertan Bey ile. Ama zamanın az olduğu konusunda fikrim değişmedi. Çünkü böylesi önemli bir eseri ortaya koymak için ortalama üç yıl gerekiyor. Ama işte bu tür durumlarda insana bir güç geliyor, o güçle iki yılda ortaya bir eser çıkarabiliyorsunuz. Bu da işin bir başka yönü.
- Anladığım dünya sahnelerinde de ilgi görecek bir eser ortaya çıktı.
- Bertan Rona: En büyük hayalim, dünyanın en önemli operalarının bizim eserlerimizi, kendi dillerine çevirerek, telif ödeyerek repertuvarlarına alıp sahnelemeleri. Gerçek başarı budur. Sinan Operası da bu başarıyı yakalayabiyecek bir eser.
- Hasan Uçarsu: Dünyanın en önemli mimarlarından biri Sinan. Bu topraklarda yetişip de yolu Sinan ile kesişmeyen yok. Biz Sinan'ı anlatmayacağız da kim anlatacak. Bence Sinan Operası
, dünya arenasında da ses getirecektir. Zaten bu işi kabul ederken beni en çok heyecanlandıran şey Sinan Operası'yla bir başlangıç yapabilecek olmamız. Yeniden kendi hikayelerimizi anlatma noktasında Sinan Operası, bir kapı açan eser oldu.
- Hasan Bey AKM'nın son konserinde sizin besteniz çalınmıştı. Yıllar sonra AKM tekrar açılıyor ve ilk sizin besteniz çalınıyor.
- Hasan Uçarsu: AKM birçoğumuz gibi benim de hayatımın bir parçası olan bir kültür merkezi oldu. 2008 yılında AKM'deki son konserde Alexander Rahbari'nin yönettiği İstanbul Senfoni Orkestrası Lamento eserimi seslendirmişti. Şimdi Sinan Operası ile açılıyor. Kısmet mi diyelim, hayatın güzel bir sürprizi mi diyelim bilemiyorum.
SİNAN OPERASI'NI DÜNYA İZLEMELİ
Mustafa Kemal Atatürk'ün Özsoy Operası'nı sipariş etmesinden yıllar sonra bir ilk yaşandı. O da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Sinan Operası'nı sipariş etmesi. Önemli bir tercihti bu. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Fecir Alptekin de yaklaşık iki yıllık süreç boyunca Sinan Operası'nın ortaya çıkış sürecini koordine etti. Alptekin bu süreçte yaşananları anlattı.
- Özsoy Operası'ndan sonra ilk defa bir cumhurbaşkanı bir opera eseri siparişi veriyor. Önemli bir olay bu. Sinan Operası'nın sipariş edilmesinin önemi nedir sizce?
- AKM'nin açılışı için yepyeni bir eser üretme kararı, Sayın Cumhurbaşkanımız'ın AKM'ye verdiği değeri, önemi ve bu açılışı hakettiği gibi layıkıyla yapma arzusu ve iradesini gösterir. Bu yüzden başyapıt denilebilecek bir eserle, dünya çapında bir olayla vurgulanıyor AKM'nin açılışı...
Bizde Atatürk'ün Özsoy Operası'nı sipariş etmesinden yıllar sonra ilk defa bir cumhurbaşkanı opera eseri siparişi veriyor. Dediğiniz gibi bu önemli bir olay. Sayın Cumhurbaşkanımız, bu kararıyla aslında bu topraklardan çıkan bir değeri anlatan, dünyanın en önemli mimarlarından biri kabul edilen Sinan'la ilgili yepyeni bir sanat eserinin ortaya çıkmasını sağladı. Ulusal repertuvarımıza milli bir eser daha eklendi. Ki bunun devamı da gelecek. Sinan'dan sonra Mevlana'nın Yunus Emre'nin de hikayelerini anlatmak istiyoruz.
- Sinan Operası'nın ortaya çıkmasının yakın tanığı oldunuz. Nasıl bir süreç yaşandı?
- Bugüne kadar operayı hep izleyici olarak takip ettim. Ama birazcık işin içinde olunca gördüm ki ne sinema ne tiyatro, opera hepsinden daha zor. O kadar sözü müzikle buluşturmak, bunu tek enstrüman için değil de orkestra için yapmak çok zor bir iş. Bütün bu süreci, hayranlıkla izledim diyebilirim.
- İddialı bir eser ortaya çıktı yani.
- Uluslararası bir eser ortaya koydu hocalarımız. Bize de düşen, bu eseri dünyanın her yerine en önemli sahnelerine taşımak. Sinan Operası'nın Avrupa'nın ve dünyanın önemli yerlerinde, sahnelenmesini istiyoruz. Açıkçası dünyanın sayılı mimarlarından biri olan Mimar Sinan'ın hikayesinin anlatıldığı çağdaş bir opera eserine dünyanın kayıtsız kalması da pek olası değil.