Noronha, Tülin Şahin'in mahkemelik olduğu, kızı Siena'nın Portekizli yatırım danışmanı olan babası. Bir hafta önce Siena için adalet başlıklı bir Instagram sayfası açtı.
Mağdur olmuş, ülkemizde haksızlığa uğramış bir kişi olduğunu düşünerek, sosyal medyada hak arıyor Noronha. Konu kızları Siena gibi görünüyor ama paylaşımların geneli, kendisinin ne kadar kızına düşkün bir baba olduğunu, masalın "kötü kalpli cadısı"nın Tülin Şahin olduğunu vurgulamaktan öte gitmiyor. Magazinsel yani...
İki tarafın da iddiaları sarsıcı! Tülin Şahin'e göre Pedro De Noronha çocuğunun hayatına kast edecek kadar gözü dönmüş biri. Noronha'ya göre Tülin Şahin patetik bir yalancı...
Aralarındaki konu Türk adaletinin terazisinde. Yayın yasakları bile alınmış ama tarafları susturabilene aşk olsun.
Peki Portekizli Pedro De Noronha kim? Ne iş yapar? Yatırım danışmanlığı nasıl bir iş? Kime danışmanlık yapıyor? Noronha ile ilgili Türk basınına dağıtılmış ortak bir özgeçmiş var. Şöyle diyor o özgeçmişte:
1977 yılında Portekiz'de dünyaya geldi. Catolica Portuguesa Üniversitesi Ekonomi Bölümü'nden mezun oldu. Merrill Lynch isimli firmada 2000- 2003 yılları arasında görev alan Pedro De Noronha, daha sonra uluslararası finans kuruluşu JP Morgan'da dört yıl boyunca başkan vekili olarak Avrupa Özel Durumlar Portföyünü yönetti. 2007 yılından bu yana ise Noster Capital isimli şirketin sahibi olarak faaliyetini sürdürüyor.
HAVALI MI HAVALI CV
Tülin'in anlattığı Pedro CV'si ise tamamen farklı. Şahin kriminal bir vaka portresi çiziyor!
Ben tıpkı Meedo vakasında olduğu gibi söylenenin değil, gerçeğin peşine düştüm. Sıkı durun, film gibi bir hikaye geliyor....
Meğer Pedro de Noronha, şimdi Türk sosyetesinde nasıl gözdeyse, 10 yıl önce İsveç sosyetesinde de öyleşmiş. Sebebi o zamanlar İsveç Kraliyeti'nin en küçük kızı olan Prenses Madeleine ile nişanlı olan Chris O'Neill.
Pedro ve Chris, Noster Capital şirketinin iki ortağı. Buraya kadar süper ama o ne, Chris O'Neill prensesle evlenir evlenmez apar topar Pedro'nun şirketinden ayrılmış, Noronha ile ilişiğini kesmiş...
Ne oldu da böyle oldu diye araştırırken karşıma İsveç gazetesi Aftonbladet'te 2 Kasım 2012 tarihinde yayımlanan bir haber çıktı. Makale uzun uzun bizim Pedro'nun Nostar Capital isimli şirketinin, Cayman Adaları'ndaki adresinin dünyanın her yerinden vergi kaçakçılarının merkezi olduğunu iddia ediyor. Haydaaaa!
Gazeteci bu işin haritasını da çıkarmış, o tarihte milyonlarca meblağın vergi cennetlerine nasıl aktarıldığını ortaya dökmüş. Özetle şöyle diyor makalede: "Pedro De Noronha'nın ortağı olduğu Noster Capital, Amerika Birleşik Devletleri'nin kendi vergi cenneti olarak adlandırılan eyalet olan Delaware'de kayıtlı. Vergi cenneti Delaware sadece vergiden kaçmak isteyenler tarafından değil, aynı zamanda dünya çapında birçok suçlu tarafından da kullanılıyor. Ama ana şirket başka bir vergi cenneti olan Cayman Adaları'nda kayıtlı. Kayıtlı olduğu adres, Ugland House. Ugland House, dünyanın her yerinden yaklaşık 19.000 şirketin vergi kaçırmak için kullandığı iyi bilinen bir adres. ABD Başkanı Barack Obama bile beş katlı Ugland House'u 2008 seçim kampanyası sırasında 'Ya dünyanın en büyük binası ya da en büyük vergi dolandırıcılığı' diyerek anmış!" Tıpkı Meedo vakasında olduğu gibi haber kokusu gelmeye başladı bana. Adet oldu artık, habere imza atan isim Richard Aschberg isimli gazeteciye pazar sabahı mail attım. Yurdum gazetecilerine benzemiyor oradakiler, izin gününde benimle mi uğraşacak, "Sizi pazartesi arayacağım" diyerek beni elim böğrümde bıraktı.
Ama beklediğime değdi!
KONU İSVEÇ BASINININ RADARINDA
Pazartesi aradı İsveçli gazeteci Richard Aschberg. Haberin kelimesi kelimesine doğru olduğunu, yalanlama gelmediğini, prensesin eşinin Pedro de Noronha'nın şirketiyle ortaklığını bu haber yayınlandıktan bir süre sonra sona erdirdiğini, Pedro De Noronha ile ilgili bundan sonrasına dair bir bilgisi olmadığını söyledi. Ayrıca benden yaşanan gelişmelerden kendisini haberdar etmemi de rica etti. Konu İsveç basının da radarına girdi anlayacağınız.
Uluslararası magazin yapıyorum daha ne olsun!
İsveç sonrasını ben de bilmiyorum. Arada bir boşluk ve Noronha, Tülin Şahin'le hayatımıza giriyor şeklinde işliyor takvim... Pedro de Noronha belli ki bu kez de Türkiye'de danışmanlık yapmak niyetinde. Hayırlı işler.
Bana bu yabancı damatlardan, onlara meraklı ünlü kadınlardan, onların gelip ülkemizde 'iş' yapmasından, bu senaryoların dönüp dönüp yaşanmasından gına geldi. Korkarım başımız bu damatların biri yüzünden belaya girecek!