Hadi kabul edelim ağustos demek sonbahar artık kapımızda demek. Yazın kaygısız, bazen yoran sıcaklığı yavaş yavaş şehirden uzaklaşıyor demek... Ve iki yıllık pandeminin ardından sonbaharda şehirde yeniden bir araya geleceğiz demek. Mağazalarda artık yavaş yavaş sonbahara göz kırpan koleksiyonlar da yerlerini almaya başlamışken biz de önümüzdeki altı aylık moda serüvenini masaya yatıralım istedik. 2021-2022 sonbahar-kış koleksiyonlarına şöyle bir baktığınız zaman kış koleksiyonlarında her zaman baskın olan koyu rengin geri plana itildiğini görüyorsunuz en baştan söyleyelim bunu. Fakat yaşadığımız süreç ortak bilincin farklı bir uyanışıyla tasarımcıları çok daha farklı bir rotaya yöneltti. Ertelenen defileler, seyircisiz sunumlar modanın ihtişamlı yanını bir süreliğine dondurdu. Ve kreatif direktörlerin hepimize ilham verecek pozitif bir yaratım sürecine girmesini sağladı. Evlerde oturduğumuz, yakınlarımızdan uzak kaldığımız, iş yerine bile gitmenin bir lüks olduğu, sosyal yaşamın durduğu, dünyanın en ilham verici sektörlerinden biri olan moda sektörünün bile neredeyse durma noktasına geldiği bu süreç bu sonbahar-kış sezonunda daha ihtişamlı ve daha iddialı kombinler görmemizi sağlayacak. Elsa Schiaparelli de dediği gibi zor zamanlarda moda her zaman aşırılığa kaçar. İşte size hızlandırılmış yeni sezon rehberi...
Logolar
Evet benim de aralarında bulunduğum birçok kişi "Yine mi kurtulamadık?" diye soruyordur eminim içinden... Verebileceğim cevap "Ne yazık ki bu sezon da kurtulamadık, logolu her şey çok ama çok popüler" olacak... Evlerde sakin sakin geçen dönemlerin ardından sokağa çıkarken dolabımızın ne kadar iddialı olduğunu dosta düşmana göstermek isteyeceğiz. Ve bunu yapabilmenin de en kolay yolu logo kartını kullanmak pek tabii ki... İşin bir nebze de olsa bizleri rahatlatacak olan kısmı logo ve monogramların 90'lı yılların ki rüküş tarzında sunulmuyor oluşu olacak... Tasarımcılar 70'li yılların şık ve rafine çizgilerinden ilham aldıkları kıyafetleri logolarla ve monogramlarla süsyelerek en azından son birkaç sezondur olduğu kadar gözlerimizi yormayacak diyebiliriz. Başta Fendi, Max Mara, Versace, Balmain ve Loewe gibi elegan ve feminen bir tarzı savunan markalar bu trendi takip ettiği için belki de en az yorucu logo sezonunu yaşayacağız hep beraber.
Kapitone
Prada, Givenchy, Marni, Balenciaga, Chanel ve Louis Vuitton koleksiyonları tamamen kapitone detaylı ceketlerle dolu... Aşırı büyük olanları, tamamen vücuda oturanları, panço tarzında olanları... Ve sadece siyah değil neredeyse her renk tonunda karşımıza çıkıyor kapitoneler...
Parlak ve iddialı renkler
Sonbahar ve kış sezonunda siyahlar, fümeler, griler giyeceğinizi sanıyorsanız çok yanılıyorsunuz. Öyle bir sürecin içindeyiz ki artık hiçbirimizin psikolojisi koyu ve kasvetli renkleri kaldıracak durumda değil. Tabii ki tasarımcılar için de aynı şey söz konusu. Bu sezon neredeyse ilkbahar aylarında görmeye alışık olduğumuz renkleri göreceğiz herkesin üzerinde. Morlar, çağla yeşilleri, turuncular, parlak mavi tonları... Balmain, Roksanda, Prada, Versace ve Bottega Veneta'nın koleksiyonlarına baktığınız zaman bu iddialı renklerin nasıl soğuk kış günlerinde giyilebilecek hale geldiğini net bir şekilde görebilirsiniz.
İddialı külotlu çoraplar
Geçen sene Gucci'nin monogram baskılı çoraplarının ne kadar popüler olduğunu hatırlarsınız. Bu sezon her tür logo, desen ve baskıyı göreceğimiz külotlu çoraplar çıkıyor karşımıza... Kıyafet kadar iddialı, hatta neredeyse kombinlerin en iddialı aksesuvarı olmaya soyunuyor çoraplar. Peki bu durum için ne diyebiliriz? Aman dikkatli olun... Bu tarz trendleri uygulamak ne yazık ki bir kullanım klavuzu gerektirir... Ortaya genel stilinizle uyumsuz, sizi komik duruma düşürebilecek ve hatta bir moda cinayeti işlemiş olmanıza neden olacak kadar korkunç görüntüler çıkabilir. Prabal Gurung, Vivienne Westwood ve Prada koleksiyonlarında iddialı külotlu çoraplar kullanarak bu trende yeşil ışık yakıyor.
Trikolar
Son iki yıldır trikolar kesinlikle yükselişte. Yaz aylarında bile iddialı trikoları giydiğimize göre sonbahar- kış sezonunda trikolardan uzaklaşmayı zaten beklemiyorduk. Ancak bu sonbahar-kış sezonunda trikolar nötr renklerde... Siyahlar yerine camel ve bej tonlarındaki triko etekler, elbiseler, şallar ve bluzler çok ama çok popüler. Chloe, Ports 1961 ve Fendi koleksiyonları da bu tarz trikoların en güzel örneklerinin görüldüğü koleksiyonlar arasında.
Pelerin ve pançolar
Prada, Chloe, Burberry ve JW Anderson sonbahar-kış koleksiyonlarına bakma şansınız olduysa zaten pançoların ve pelerinlerin moda dünyasına sıkı bir geri dönüş yaptığını da fark etmişsinizdir. Etnik desenlerle süslenenler, zarif bir ceketi andıranlar, kısacık ya da çok uzun olanlar, yünden ya da ipekten yapılanlar... Yani aklınıza gelebilecek her türü ve her şekli bu sezon çok ama çok popüler... Dolaplarınızda yıllardır sakladığınız panço ve pelerinler varsa bu sonbahardan itibaren onları yeniden keyifle giyebilirsiniz.
Sahte kürkler
Moda sayfalarında doğadan, çevreden bu kadar bahsediyorken tabii ki asla sizlere gerçek kürk giymenizi önermeyeceğiz. Her ne kadar kürk dünyanın en büyük endüstrileri arasında yer alsa da ve asla tamamen demode ve vahset ürünü olarak kabul edilmeyecek olsa da en azından biz kürkten uzak duralım. Moda dünyası en azından bazı modaevleri dışında koleksiyonlarında asla gerçek kürk kullanmayacaklarını açıklayarak bu konudaki hassasiyete saygı duruşunda bulunuyor. Neyse gelelim konumuza... Bu sezon sahte kürk ceketler de sahte kürklü aksesuvarlar da çok ama çok popüler... Sahte kürk, ceket evet birkaç sezondur hayatımızda. Ama bu sezon bir diva edasıyla sokaklarda arz-ı endam etmemizi sağlayacak kadar gösterişli ve iddialı sahte kürkler göreceğiz... Chanel, Burberry ve Stand Studio bu konudaki en iddialı koleksiyonları beğenimize sunmuş durumda...
Salaş jean'ler
Dapdar jean'leri unutalı çok oldu. Özellikle de eşofman altlarıyla geçen sonbahar ve kış aylardından sonra.. Her birimiz pandemi öncesine göre birkaç kilo fazlayla giriyoruz bu sezona ve sanırım isteyeceğimiz son şey de dapdar kalıplı jean'lerde yaşam savaşı vermekti. Moda dünyası dualarımızı duymuş olacak ki bu sezon hem jean pantolonlar çok ama çok popüler hem de bu jean'lerin salaş ve bol olanları inanılmaz bir yükselişte. Celine, Chanel, Peter Petrov ve Ganni bu sezon için hazırladıkları koleksiyonlarda farklı işleme, baskı, desen özellikleri bulunan iddialı ama salaş jean'lerle kesinlikle biz kadınların kalplerini fethetti.
Mikro miniler
Valentino, Dolce&Gabbana, Lanvin ve Fendi koleksiyonlarında en çok gözümüze çarpan detay kesinlikle mini hatta mikro mini diye tarif edebileceğimiz etekler... Çeşit çeşit kumaş ve detayların kullanıldığı bu etekler bizlere bir yandan da sağlıklı beslenip sağlıklı kilolarımıza geri dönmemiz gerektiğinin uyarısını veriyor gibi...
Reklam kampanyaları yarışıyor
Yeni sezonun ruhunu almak istiyorsanız tabii ki ilk bakılacak yer reklam kampanyaları... Markaların, modaevlerinin, tasarımcıların koleksiyonlarını nasıl bir ruh haliyle tasarladığını, bu kıyafetlerin nasıl bir dünyada giyilmesini hayal ettiklerini, kıyafetlerin nasıl bir saç-makyajla giyilmesini arzuladıklarını tamamen bu reklam kampanyalarıyla görmeniz mümkün. Zaten moda dergilerinin sayfalarını çevirdiğiniz zaman kabul edelim neredeyse moda çekimleri ve konular kadar hepimiz bu reklam görsellerine bakıyoruz. Neyse gelelim bu sezonun en iddialılarına... The Cut dergisi bu sezon tasarımlarıyla, mankenleriyle ve sunduğu atmosferle en iddialı reklam kampanyası görsellerini seçti geçtiğimiz günlerde... Son dönemin en iyi çıkış yapan modaevi olan Versace kesinlikle bu sezonun en iddialı çekimlerinden birine imza attı. Ünlü şarkıcının tanıttığı koleksiyonun foroğraflarını Mert&Marcus ikilisi çekti. Her zaman İtalyan ruhuna, Sicilya atmosferine gönderme yapan Dolce&Gabbana bu sezonun en iyi reklam kampanyalarından birine sahip. Hem Sicilya'nın, hem el işçiliğinin ön plana çıkarıldığı çekimdeki tekno ruh insanı şaşırtmayacak gibi değil. Dior'un renk patlaması merkezli çekimi ve Coach'un Japon manken Koki ile yaptığı çekim de yine bu sezonun en iddialıları arasında.